KOMİSYON KONUŞMASI

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Özellikle dünyada yaşanan Covid sürecinden sonra e-ticaret çok daha önemli hâle geldi ve e-ticarette yapılan ticaret sirkülasyonunun da çok daha fazla, hızlı bir şekilde artış yaptığını hep beraber gözlemliyoruz. Aynı zamanda da şu anda ülkemizde 500 bine yakın işletme e-ticaret üzerinden de ticaret yapmakta. Başta Amerika ve Avrupa Birliği olmak üzere pazar yerlerinin de aralarında bulunduğu platformlarda kamusal düzenlemelerin hayata geçirilmesine yönelik yoğun çalışmalar varken ülkemizde de benzer çalışmaların yapılmasını son derece sağlıklı da buluyoruz ve bu düzenlemelerin yapılması gerektiği hususuna da katılıyoruz. Ancak taslakta yer alan bilgiler doğrultusunda tabii ki bu düzenlemelerle ilgili de sıkıntılarımızı parti olarak da ifade etmek isteriz.

Öncelikle, ülke olarak sahip olduğumuz bu fırsatı değerlendirmemizi güçleştirme riskini taşıdığını görüyoruz bu taslağın. Taslakta yer alan şekliyle bir yasanın çıkması hâlinde ülkemizde doğrudan yatırım yapan firmaların ve e-pazar yerlerinden menfaat sağlayan KOBİ, esnaf ve tüketicilerin çok ciddi ve telafisi imkânsız zararlar verebileceğini düşünmekteyiz. Buna karşın, özellikle sektörü düzenleyici bizlerin aşırı müdahaleci bir yaklaşımla hazırladığı ve ciddi faaliyet yasakları içeren taslak doğrudan piyasalardaki oyuncu sayısını ve rekabeti azaltabilir, nihai olarak da tüketiciye, sonuç olarak zarara dönebilir diye tereddütlerimiz var. Dünyadaki örneklere bakıldığında e-ticaret şirketlerinin vereceği hizmetler için ülkelerin düzenleyici otoritesinden e-para ve ödeme lisansı alındığı görülmekte. Dijital banka kurmasının ve yapılan işlemlerin de düzenleyici otoritenin kurallarına tabi olmasını önerirken Türkiye'de bunun tamamen yasaklanmasında Anayasa'ya göre de garip bir durum söz konusu. Bir yandan e-ticaretin geliştirilmesi gerektiğini belirtirken diğer yandan e-ticaretin vazgeçilmez bir unsuru olan ödeme süreçlerinin e-ticaret şirketlerinin faaliyetlerinin ayrıştırılması, tüketicilerin ve pazar yeri üzerinden faaliyet gösteren binlerce satıcının ciddi sıkıntılarla karşılaşmasına sebep olabileceğini düşünüyoruz.

Bir yandan, baktığımızda öngörülen ek vergiler ve para cezalarıyla ilgili kısımda satış gelirlerinin yüzde 7,5'inin dijital hizmet vergisi olarak alındığı görülmekte, ayrıca dijital ticaretin üzerindeki bir diğer önemli yük olarak dijital reklam harcamalarının yüzde 15'i oranında ödenen reklam stopajını görüyoruz. Uluslararası anlaşmalar uyarınca 2023'te kaldırılacağı açıklanan dijital hizmet vergisini dünyadaki en yüksek oranla uygulayan ülke Türkiye. Yine ülkemiz dijital hizmet vergisiyle birlikte dijital reklam stopajı tahsil eden nadir ülkeler arasında yer almakta.

Teklifte e-ticaret pazar yerlerinde gerçekleşen ticaret hacmi üzerinden yeni bir vergi tahsili söz konusu. E-ticarete getirilecek bu ilave yük, ilave vergiler esnaf ve KOBİ'leri dijitalleştiren ve milyonlarca kişinin hayatını kolaylaştıran pazar yerlerinin işlem maliyetlerini artıracak ve bu maliyetlerin nihai olarak yine tüketiciye yansıyacağını yani bu vergi yükünü de -her ne kadar firmadan alınsa da- firmanın maliyet olarak tüketiciye yansıtacağını düşünmekteyiz.

Bunun dışında, baktığımızda, sektöre aşırı müdahaleci olup ciddi faaliyet yasakları ihtiva ettiğini gördüğümüz kısımda serbest ticaret hakkına aykırı bir sürü düzenleme olduğunu ve açıkça "Siz daha fazla büyümeyin." gibi bir ortamla karşı karşıya kalındığını, hatta yüzde 128'e varan bir vergi konusunu görüyoruz. Avrupa'da olan bazı konuları söylemek istiyorum. Örneğin, dolandırıcılık gibi bir durumda polisle ve savcılıkla uğraşmadan paranın hesabının dondurulması, hemen bildirilmesi gibi bir şikâyet hattı kurulması düşünülemez mi? Yine, satılan ürünün açıklamasının bağlayıcı olması gibi durumları düşünemez miyiz?

Biz buna benzer düzenlemelerin böyle apar topar yapılması... Ama akabinde eminim ki önümüzdeki yasama dönemi hemen başladığında yine e-ticaret kanununda değişiklikler içeren yeni kanun teklifini görüşmek üzere herhâlde bir daha toplanacağımızı görüyorum. Çünkü bu şekilde apar topar yapılan yasada illa ki aksayan, unutulan veya uygulama esnasında göz önüne çarpan yeni sorunlar ortaya çıkacaktır. Bunun biraz daha böyle ciddi, daha böyle çalışılarak gelinmesi ve sektörün paydaşlarıyla da bu konunun tartışılarak bizim önümüze... En azından bizim de kanun maddelerini daha detaylı inceleyebileceğimiz bir zaman da olsaydı iyi olurdu diye düşünüyoruz. Ama gördüğümüz kadarıyla "Meclis kapanıyor." diye böyle alelacele getirildiğini de... Evet, önemli, mutlaka da yapılması gerekiyor ama bu kadar da hızlı, bu kadar da apar topar... Çünkü bizler, ne bileyim yani, evliya değiliz, bir konuyu alıp da bir bakışta bütün, her konuya hâkim olabilecek bir durumumuz yok. Yani bugün e-ticaretçi, pazarlamacı, yarın başka bir konunun uzmanı, öbür gün başka bir konunun uzmanı gibi olma durumumuz yok. Milletvekili olabiliriz ama biz de insanız sonuçta, bunların bu kadar detaylı bilgilerini sektör paydaşlarıyla en azından istişare yapabilecek bir zamanımız olsa çok daha iyi olurdu.

Teşekkür ederim.