KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; özellikle -uzun yıllardır iktidar olamadığınız için- 2018 yılından itibaren Anayasa değişikliği ve sistem değişikliğiyle yani Cumhurbaşkanlığı sistemiyle birlikte artık cumhurbaşkanları sadece bütçe kanunu teklifi verebilir. Ondan başka, bütün kanun teklifleri milletvekilleri tarafından verilir.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya, Mustafa Bey, yapma ya! Teknik konuşuyorsun, çok teknik, çok!

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Ne alakası var ya!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - İnanarak söylüyorum -şu anda konuştuğumuz bu kanun teklifi 57, 58, 59 madde- bu konuyla ilgili, işte, Sayın Kalaycı, Sayın Aksu, diğer milletvekili arkadaşlarımız ve teklif sahibi arkadaşımız Orhan Bey olmak üzere, her bir virgülünü sorgulamışlardır bürokratlarla; "Bu kanun ne getiriyor? Artısı eksisi nedir, etki analizi nedir?" diye bakmışlardır.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kime, neyi sorguladılar?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Siz gelip... "Ya, biz böyle böyle bir şey yaptık, şununla ilgili milletvekili arkadaşımı imtina ediyorum, onlara da hakaret etmek istemem ama..." gibi bir ifadeyi milletvekiline, Parlamentoya yapılan haksızlık olarak görüyorum.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Hazır kanunların getirilmesi haksızlık.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Değerli arkadaşlar, bu kanunların her biri süzgecimizden geçiyor. Grup Başkan Vekilleri olarak bizler tabii ki icra organıyla değerlendireceğiz. İcra organıyla değerlendirmeden bir kanun teklifini yaparsanız zaten ölü doğar demektir o iş. Bununla ilgili yapılan her şey yanlış olabilir, eksik olabilir; "Ya, 3600 değil de 4600 yapalım. Bin lira değil de 10 bin lira yapalım." diyebilirsiniz ama...

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Ama kararı siz verin.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Kararı biz veriyoruz; niye? İcra organıyla görüşerek bunu yapıyoruz. Biz sorumluluk sahibi milletvekilleriyiz çünkü icra organının temsil ettiği siyasi partinin adayı, Genel Başkanı Cumhurbaşkanı olduğu için onunla istişare ediyoruz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hani erkler ayrılığı vardı Sayın Başkan?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Siz, Sayın Kılıçdaroğlu'ndan veya Sayın Akşener'den farklı bir şeyi burada konuşabiliyor musunuz, farklı oy kullanabiliyor musunuz?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kullanabiliyoruz.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ne zaman?

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Gerektiğinde.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Nerede kullanıyorsunuz? "Dışarı çıkın." diyor, çıkıyorsunuz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bu problem sistemden kaynaklı, sistemden.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Aşağıda niye Sayıştay üyelerine oy kullanmadınız?

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hem Cumhurbaşkanı hem Genel Başkan olunca böyle oluyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Parti Grup Başkan Vekilleriniz "Çıkın dışarı." dedi ve Genel Kurulu terk ettiniz.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hem Cumhurbaşkanı hem Genel Başkan olduğu için böyle.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bakın, daha yarım saat önce İYİ Parti hariç iki siyasi parti Genel Kurulu terk etti. Niye terk ettiniz Genel Kurulu? Grup Başkan Vekilleriniz öyle söyledi diye, Genel Başkanınız öyle talimat verdi diye.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Cumhurbaşkanından Genel Başkan olunca böyle.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bakın, değerli arkadaşlar, Sayın Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanıdır, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanıdır.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hah, onu söyle!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Başka ne söylüyoruz ki zaten?

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Söylüyoruz zaten!

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Onu söyle!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sen bilmiyor musun Anayasa'da böyle olduğunu?

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Göğsünüzü gere gere bunu söyleyin!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Arkadaşlar...

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Anayasa'da böyle olduğunu bilmiyor musun?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Yanlış, yanlış!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Anayasa'da böyle olduğunu bilmiyor musun? Yazıklar olsun, Anayasa'yı bilmeyen bir milletvekili!

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - O Anayasa'da tarafsızlık hükmü de var, biliyorsun değil mi?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Turan Aydoğan, böyle bir usulümüz yok.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - O Anayasa'da tarafsızlığa yemin de var biliyorsun değil mi?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Turan Aydoğan, böyle bir usulümüz yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Kardeşim, Cumhurbaşkanım...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Maddede nasıl yemin ettiğini bir okuyabilir misiniz? Okuyayım mı size yemini?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Plan ve Bütçe Komisyonunda böyle bir usulümüz yok.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkanım...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Okuyayım mı size o yemini?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Parlamento üyeleri...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Turan Aydoğan, böyle bir usulümüz yok, rica ediyorum...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Okuyayım mı size Sayın Cumhurbaşkanının yeminini?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Parlamento üyeleri kendi itibarlarını korumakla mükellef olan kişilerdir.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bize hukuk öğretiyorsunuz ya!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ama maalesef, burada bakıyorum... Ya Allah aşkına, yaptığımız bir icrayı, Anayasal düzen içerisinde icra ettiğimiz faaliyetleri bizi yok sayarak, bizi hiç diye ortaya koyarak, parlamenterler birbirlerini eleştirerek hiçbir yere varamazsınız.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ucube rejiminize dayanak aramayın burada; bırakın, işimizi yapalım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Turan Bey, rica ediyorum...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bitmiş rejimi anlatıyorsunuz burada.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Genellikle darbe dönemlerinde Parlamento itibarsızlaştırılmış ve arkasından darbe gelmiştir. Siz onlara kıyakçılık mı yapıyorsunuz?

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bitmiş rejimi anlatıyorsunuz burada, bitmiş; dört senede milleti iflas ettirdiniz!

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Turan Bey, böyle bir hakkınız yok, rica ediyorum...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Dinleyelim Beyefendiyi, tamam.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bugün yapılan darbelerin tamamında Parlamento itibarsızlaştırılmıştır.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Biz de Parlamento itibar kazansın diyoruz...

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Bize bitmiş rejimi anlatıyorsun Başkan!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Allah aşkına, dinleme yeteneğiniz yok mu sizin?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Böyle bağırarak konuşarak mı itibar kazandıracağız Parlamentoya, bu üslupla mı kazandıracağız?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yapmayın! Arkadaşlarımız dinliyor, itiraz ettiği zaman "Niye bağırıyor?" diyorsunuz ve sözlerini kesiyorsunuz ama ben burada bir parlamenter olarak, AK PARTİ Grup Başkan Vekili değil, bu Parlamentoda Parlamentonun hukukunu, milletin iradesini temsil eden biri olarak diyorum ki: Siz milletin iradesini hafife alamazsınız, itibarsızlaştıramazsınız.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Hukuk mu bıraktınız ya!

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Hafife alınmasın diyoruz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ama onu yapmıyorsunuz. Anayasa bu kardeşim; gelirsiniz, Anayasa'yı değiştirirsiniz, neyse, eyvallah.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Mustafa Bey, bu yaptığınız demagoji, demagoji!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ama burada kalkıp da bize -o milletvekili arkadaşımızı imtina edeni tenzih ederim ama- "Bilmeden getirmiş, ne olduğunu bilmiyor, yazık..." Öyle bir şey değil. Bu arkadaşlarımız, siz orada "Kaçıncı madde?" diye sorun, hepsini bilir, teker teker bilir. Bürokrasiyle çalıştı, diğer arkadaşlarımız hepsini aynı çalıştı. Plan Bütçe Komisyonunun değerli üyeleriyle birlikte biz bu kanunu bir buçuk aydır çalışıyoruz. Bir buçuk aydır bu kanunun hangi maddesinde ne var, onu biliyoruz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Şimdi soru soracağım tek tek hepsine, bakalım doğru mu dediğin?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ama kusura bakmayın değerli arkadaşlar... Ha, diyorsunuz ki "Aniden geldi." Bu aniden gelmesinin...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Şimdi, Sayın Elitaş, bir şey söyleyebilir miyim burada? Bu noktada, gerçekten arkadaşlarımız, belki, sizin, iktidar partisinin mutfağını görmedikleri için farklı bir algı oluşturuyor olabilirler.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, Başkan, öyle bir mutfak mı var?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ya, kendi mutfaklarını bizim mutfağımız zannediyorlar, öyle oluyor.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Mustafa Bey, çok fazla ileri gidiyorsun.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Kanunu getirenler mutfaktan mı geldiler?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Ama geçmişle mukayese ederseniz, geçmiş Parlamento deneyimiyle, şu anda çok farklı bir uygulama var.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bakın, Sayın Başkanım "Acele geldi." diyorlar, doğru...

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Biz yemeği gördük, pişmemiş.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - ...saat on birde davet ettiniz. Ama değerli arkadaşlar, siyasi parti Grup Başkan Vekilleriyle yaptığımız istişare sonucunda biz bunu getirdik; saat 13.00'te görüşelim dedik.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Tamam, sorun yok, bir şey demedik, haşlamayın milleti!

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne istiyoruz sizden? Bilgi istiyoruz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Şimdi, sevgili arkadaşlar, bakın, buralar, makamlar gelip geçicidir ama Parlamento kalıcıdır.

CAVİT ARI (Antalya) - Biz de onu savunuyoruz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Milletin seçtiği milletvekilleri bu Parlamentoda kalıcıdır. Biz milletvekillerinin itibarını...

CAVİT ARI (Antalya) - Yasamanın üstünlüğünü savunuyoruz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ben hata yapmış olabilirim, birileri hata yapmış olabilir ama Parlamentonun itibarını ne olur, Allah aşkına, lütfen, itibarını zedelemeyelim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya, bunu kendinize söyleyin.

CAVİT ARI (Antalya) - Başkanım, biz de onu söylüyoruz zaten size.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Bir milletvekilinin veya bir grubun yaptığı bir hatayı Parlamentonun bir şeyi hâline getirip koymayalım. Onun için...

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Buna imza atan arkadaşlarımız özen göstersin diyoruz işte.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - İmza atan arkadaşımız burada, özen gösteriyor, hepsi burada. Yapmayın ya, siz o kadar konuşuyorsunuz, imza atan arkadaşlarımızı niye rencide etmeye çalışıyorsunuz? Etmeyin. Genel Kurulda yapılan görüşmelerde...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Evet, toparlayabilirsek Sayın Elitaş, çok memnun olurum. Toparlayabilir misiniz acaba?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, ben burada, uzun yıllardır... Şu anda gördüğüm kadarıyla en eski milletvekili benim.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kaçta oldun, kaçta? Dur bakalım.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sen benden öncesin herhâlde. Sen herhâlde teneşire kadar gideceksin gibi geliyor, öyle anlaşılıyor.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Seni unutmuşlar orada.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Şimdi, bakın, değerli arkadaşlar, elimden geldiği kadar, Parlamentonun itibarını zedeleyecek bir konuşma yapmamaya gayret ettim çünkü bizim demokrasimizin tek çatısı Parlamentodur. Hatalar her yerde olabilir ama Parlamentoyu bizim hatalarımızla özdeşleştirerek bu sistemi ve özellikle Parlamentoyu rencide edici, itibarsızlaştırıcı konuşmalar içerisinde bulunmayalım. Sistem bu kardeşim. İnşallah, keşke, mümkün olsa, sizi de mutfağımıza alsak, konuşsak. Nitekim, bazı arkadaşlarımızla bazı şeyleri çok müzakere ediyoruz, tartışıyoruz. Biraz önce CHP Grup Başkan Vekili Sayın Özgür Özel 55'inci maddeyle ilgili bir önerge getirdi "Tartışalım, bakalım, olabilir." dedik. Biraz önce bir konuyla ilgili Sayın Kuşoğlu geldi, müzakere ettik "Olur." veya "Olmaz." dedik. Yapmayın arkadaşlar. Hakikaten bazı şeyleri istişare ediyoruz ama bizim siyasi irade olarak böyle böyle yapmamız gerektiği konusunda da zaten "Biz böyleyiz. Siz buna siyasi parti olarak itiraz edebilirsiniz." diyoruz.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ediyoruz, yaptığımız o zaten.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Eyvallah, onu yapın.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Başka bir şey yok ki zaten.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Ama rencide edici, kırıcı...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Niye rencide oluyorsun ya? Yok öyle bir şey, abarttınız, kimse kimseyi rencide etmiyor ya.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Bekaroğlu, siz zamanında iktidarda bulundunuz mu bilmiyorum ama hep muhalefet ağzıyla konuşuyorsunuz, bakıyorsunuz. Ben, özellikle istirham ediyorum, ya, bu Plan ve Bütçe Komisyonu, Türkiye Büyük Millet Meclisinin minisidir, en önemli Komisyondur.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Aynı şeyi söylüyoruz biz de.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Burada her şeyin kuralları, esasları, sistemi yürütme esasları vardır. O çerçevede, hem Başkan hem diğer arkadaşlarımız bu nezaketi, nezaheti hep birlikte gösterirler. Özellikle istirham ediyorum.

Ben teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.