| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/529) ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/297) ve Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 29 .01.2016 |
LALE KARABIYIK (Bursa) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli basın mensupları; ben şimdi, bir öğretim üyesi olarak, üniversite öğrencilerinin sorunlarını yakından gören birisi olarak konuşacağım, aynı zamanda yıllarca da idarecilik yaptım.
Şimdi, tabii, yurt sorunuyla başlayacağım. Yurtlar yapılıyor, sayıları artıyor ama yetersiz, özellikle ilçelerde bu sorun yaşanıyor çünkü biliyorsunuz ki, ilçelerde 300 kişinin altında olduğu zaman yurt binası yapılmıyor ve had safhada yurt ihtiyacı var ilçelerde. Zaten ildeki de yetmiyor. Şu anda 172 ilçede ver, sizin de verileriniz içerisinde var, sadece 172 ilçede yurdunuz var ama 172 değil sadece şu anda üniversite öğrencisinin olduğu ilçeler.
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen sessizlik.
LALE KARABIYIK (Bursa) - Tabii, bu yurt sayısı yetersiz olunca öğrenciler açıkta kalıyor, maddi durumları da yeterli olmadığı için bu defa "öğrenci evleri" diye bir kavram gelişiyor ve bunu da yakinen görüyoruz ki biraz siyaseten oluyor bu öğrenci evleri ve daha kayıtların olduğu günlerde yurt çıkmamış öğrencileri ben gerçekten görüyordum, gelip işte "Siz şurada kalabilirsiniz." şeklinde bu evlere topluyorlardı. Biz bunu bizzat yıllardır gördük, özellikle üniversitemizin olduğu yerde. Benim idarecilik ve öğretim üyeliği yaptığım üniversitenin 55 bin öğrencisi var, ilçeler dâhil, 36 bin sadece merkezde öğrencisi var ki, yani bir şehir demek bu aynı zamanda. Şimdi, bakın, bu sayıyı verdim, bu kadar öğrencisi olan bir üniversitenin 3 bin kişilik yurt kapasitesi var.
Şimdi, yurtlarda, sizin verilerinizde de var, Kredi Yurtlar Kurumu günlük 9 lira parasal beslenme desteği veriyor, sabah kahvaltısı veriyor bir de. Öğrenciler, sadece yurtta kalan öğrenciler değil, örneğin Uludağ Üniversitesinden bahsediyorum ama benim bu konuda çalışmalarım var, 7 üniversitede daha araştırma yaptım çünkü bu konularla özellikle ilgilendim. Sadece Uludağ Üniversitesi günde 5 bin öğrenciye yemek fişi veriyor ancak bu yemeğin parası olarak öğrenciden 2 lira alıyor ama yemek firmasına 7 lira ödüyor yani 5 lira kendisinden katıyor. Diğer üniversitelerin durumları da böyle. Demek istediğim şu: Aslında yurtlar bu yemeği verebilse üniversitelerin bu yükü belki azalır yani yurtlar aslında bu yemek hizmetini veya yemek bedelini artırarak verirse ya da üniversitelere bu konuda bir destek sağlanırsa üniversitelerin burada yükü azalmış olur. Tekrar söylüyorum: 2 lira alınıyor öğrenciden ama 7 lira yemek firmasına verilerek bir öğünlük yemek karşılanıyor.
Şimdi, bir diğer nokta, ilçenin ismini de vereyim: İnegöl, en son yaşadığımız örnek, başka ilçelerde de var, yeni kurulan kampüslerde iki blok yurt varsa ya ikisi de kız öğrenci ya ikisi de erkek öğrenci yurdu yapılıyor. Mesela İnegöl'de erkek öğrenci yurdu var diye orayı tercih etmişler, bir geliyorlar yurdun ikisi de kız öğrenci olarak açılıyor yeni dönemde, inşaatı da yeni bitmiş, öğrenciler açıkta kalıyor, işte, ilçelerde öyle birdenbire yapılacak şeyler de yok yani ev veya özel yurtlar da çok fazla yok ama belki ilçelerdeki yurt ihtiyacı kiralama yöntemiyle belki sağlanabilir. Bir de yani iki kampüs içerisinde, çok araştırdık, "İhtiyaç böyle." denildi ama erkek öğrenci yurduna da ihtiyaç var, kız öğrenci yurduna da ihtiyaç var. Bu konuda bir bilgi alabilir miyiz veya siz inceler misiniz?
Bakın, ben sürekli lisansüstü yöneticiliği yaptım, lisansüstü öğrencilere yurt imkânı çok yetersiz, yani enstitü müdürlüğü yaptığım bütün dönemlerde en çok şikâyet aldığımız nokta buydu, lisansüstü öğrenciler, yüksek lisans, doktora seviyesindeki öğrenciler, yabancı konuk öğrencilerden vazgeçtim, bizimkiler bile geldikleri zaman asla yurtlarda yer bulamıyorlar. Böyle bir sıkıntı var, bunu da dile getirmek istiyorum.
Yine, kampüsler içerisinde yurt ile fakülte binaları arasında güvenlik problemleri var, ışıklandırma olsun, güvenlik olsun ve çok olaylar yaşandı, geçen biliyorsunuz, Gemlikli bir ailenin kızı öldürüldü, yani boğazı kesildi ışıklandırma sebebiyle, Bursa'da yaşanmadı, Bolu'da öğrenci olarak okuyordu hem de ilk başladığı dönemde o çocuğun başına o iş geldi. Yani bu çok önemli bir sorun. Bütün üniversitelerde yaşanıyor, ben çoğu üniversiteyi gezdiğimde de görüyorum ve şikâyetler de alıyoruz, bize çok mailler geliyor, şu anda benim alanımla da ilgili olarak. Bu güvenliğin sağlanması lazım, ışıklandırmasıyla, işte, güvenlik, gece nöbetçileriyle çünkü ikinci eğitim dersleri var, öğrenciler 10.30'dan önce çıkmıyorlar, o aradaki mesafenin ışıklandırılması ve güvenliğinin temin edilmesi gerekiyor.
Yine, engelli öğrenciler için kapasite eksikliği var ve engelli öğrenciler için olan yurtlarda ihtiyaçlar karşılanmıyor. Mesela sesli uyarı sistemi. Bakın, özel üniversitelerde var, yurtlarda, işte, "kapı açılıyor", "kapı kapanıyor"; ben bunu geçenlerde Mecliste de gündeme getirdim, hatta yerel çalışma, yani belediyelerle de böyle bir çalışma yapılabilir. Bakın, sadece bu değil, otobüs durağında nerede bineceğini, nerede ineceğini ya da kırmızı ışıktan geçerken görmüyor ve duymuyor yani yanlış yerde biniyor, yanlış yerde iniyor, ışığı görmüyor. Yurtlarda da aynı şekilde, o asansörlerde veya... Yani o sesli sinyalizasyon sistemine çok ihtiyaç var. Bir de tabii, engelliler için diğer farklı ihtiyaçların da buralarda yapılması lazım. Oralarda eksik var benim tespitlerime göre.
Yine -demin de bahsedildi- madde bağımlılığı artık yaş olarak çok alt seviyelere indi. Üniversitelerde artık bir psikolog desteği olması lazım ya da yani bir -nasıl diyeyim- o güvenliği sağlayacak, belki bir sivil polis, sivil güvenlik, öğrencilerin arasına dağılmış. Bu sorun çok had safhada. Bakın özel üniversitelerde bunu görüyorum, öğrencilerin arasına dağılmış, hiç fark edilmeden takip eden kişiler var. Yani hem psikolojik destekle sağlanması lazım hem de güvenliğin sağlanması açısından böyle bir ihtiyaç var diye düşünüyorum.
BAŞKAN - Arkadaşlar çok uğultu var, lütfen biraz sessiz.
LALE KARABIYIK (Bursa) - Bir başka nokta, ambulans hizmetleri. Yani yurtlarda ambulans hizmetleri çoğunda yok. Üniversiten ambulans geliyor mu? Şu anda yeni sisteme göre üniversiteler de ambulansı dışarıdan kiralama usulüyle kullanıyorlar. Üniversite hastanesinin içinde bile ambulans yok, o da başka yerden çağırıyor ve geliyor. Bu bir sıkıntı. Öğrenci bayılır -biz çok görürüz derslerde- sara nöbeti geçirir, artık müdahaleyi de öğrendik yani ben yirmi yedi yıllık akademisyenim. Yurtları, bırakın yurtları fakülteye ambulans gelmez. Bu nedenle, bunlar Türkiye'nin her yerinde ihtiyaçtır diye düşünüyorum.
Yine amatör spor kulüpleri konusuna geleceğim. Bu kulüpler yetersiz, bunların artması lazım. Bir de, özellikle uyuşturucu bağımlısı olup rehabilite edilmiş, iyileştirilmiş öğrenciler için bu spor kompleksleri çok önemli. Sadece onlara hitap eden çalışmaların bile yapılması gerektiğini düşünüyorum.
Bir başka konu, bana maillerden çok geldi bu hafta, hatta Facebook'a mesajlar filan da geldi, tam olarak neyin binde 8'idir bilemiyorum ama ben söyleyince herhâlde siz onu bileceksiniz, şöyle deniyor: "Amatör spor kulüplerine verilen destek binde 8'den binde 16'ya çıkabilir mi?" diye mesajlar geliyor bana. O neyin binde 8'i ben net bilmiyorum açıkçası.
Son bir şey söyleyeceğim: Bu sunumunuzun 30'uncu sayfasında "Başarısızlığı nedeniyle bursu kesilen öğrencilerin bursunun kesildiği tarihten itibaren öğrenim kredisiyle desteklenmesi..." diyor. Bu konuda biraz ayrıntı verebilir misiniz? Onu merak ediyorum.
GENÇLİK VE SPOR BAKANI AKİF ÇAĞATAY KILIÇ (Samsun) - Burs, kredi oluyor.
LALE KARABIYIK (Bursa) - Miktar?
GENÇLİK VE SPOR BAKANI AKİF ÇAĞATAY KILIÇ (Samsun) - Aynı, miktarı değişmiyor.
AHMET YILDIRIM (Muş) - Burs mu kredi oluyor, yoksa kredi mi burs oluyor?
GENÇLİK VE SPOR BAKANI AKİF ÇAĞATAY KILIÇ (Samsun) - Hayır, bursu almaya hak kazanmış olan öğrenci kriterden dışarı çıktığında bursu kredi olarak devam ediyor. Yani miktar aynı.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Karabıyık.
LALE KARABIYIK (Bursa) - Ben teşekkür ederim.