KOMİSYON KONUŞMASI

ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım, çok uzatmadan birkaç cümle kurmak istiyorum.

Burada, teklifte bu konuyla ilgili bir madde var. Bunun üzerine gelip bir şeyler söylemek isteyenler olabilir. Bu maddeyi iz tutarak, buradan iz alarak başka başka, biraz daha sorunlarla ilgili bir çerçeve, bir pencere açmak isteyenler veya duygu ve düşüncelerini ifade etmek isteyenler olabilir; son derece anlaşılırdır, son derece saygındır. Ama burada birileri duygularını ifade ederken, bizi sanki bu ülkede toplumsal bir kesimin, bir mezhebin yahut da başka bir grubun neyse, bizi herhangi bir çerçevenin içerisine sokarak düşmanca tavır alıyormuşuz, zihnimizin arka planında başka bir şey varmış gibi iddia etmek, ifade etmek, itham etmek, bu, ancak kendi zihniyetlerinin, kendi kafalarının arka planında tuttukları şeyin bir yansımasıdır. Bizim asla böyle bir şeyimiz olamaz ve bu manada kurulan her cümle bizim hüznümüze, bizim öfkemize, bizim onların niyetiyle ilgili sorgulamamıza sebeptir. Bizim hiç kimsenin mezhebiyle, inancıyla, inancını yaşama biçimiyle, yaşam tarzıyla... Beş vakit namazı kılan da bu ülkenin vatandaşıdır, binamaz olan da bu ülkenin vatandaşıdır. "Ben başımı örteceğim kardeşim, buna kimse mani olmamalı." diyenin de konuşma hakkı vardır, "Ben de başımı örtmek istemiyorum kardeşim, beni zorlamayın." demek de herkesin hakkıdır. Dolayısıyla, burada birilerinin, yok, burada Alevisiz Alevilik yapılmaya çalışıyor, yok, işte, bilmem kimin marifetiyle efendi-köle ilişkisi, düzeni içerisinde Alevilerin görüşleri alındı, güya bir şeyler yapıldı, yok, bu bir kayyum atama yasasıdır; böyle bir şey yok. Biz, işin özüne, işin kültürel, tarihsel tartışmasına ilişkin bir şey koymuyoruz ortaya, teklif sahibinin maddesinde böyle bir şey yok. Sadece bir alanda, bir toplumsal kesimde bir talebe ilişkin, taleplere ilişkin mevzuatla yapılması gereken bir şeyi...

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - Yargı kararının da beklentisini karşılıyor.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - AİHM kararı Hocam.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, Orhan Bey'e söz verdim.

Abdullah Bey, sonunda yaparsınız bu yorumları.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı "Cemevleri ibadethanedir." diyor.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - O ayrı bir şey.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Abdullah Bey, sonunda size söz vereceğim.

Şimdi Orhan Bey tamamlasın.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Başkanım, burada kanunen yapılması zorunlu olan bir şey yapılıyor. Dolayısıyla, bu desteklerin yapılabilmesi için bunun kanunda olması gerekiyor. Bu destekleri zaten yapmaya niyetli olan ve bir süredir yapan iradelere burada yasal bir dayanak oluşturuluyor. Mevzu, resmî olarak bu kadar açık ve net ve çerçevesi belli ama ruh olarak da elbette toplumsal kardeşliğe, toplumsal barışa dönük o büyük hayalin, arzunun ve gayretin bir parçasıdır, bu kadar.

Teşekkür ediyorum.