KANİ BEKO (İzmir) - Ben tekrar detaylara girmeyeceğim.

Ya, bizim Komisyondaki vekil arkadaşlarımızın odalarında mutlaka birer çanta deliller vardır.

Bu ilk toplantı olduğu için kısa ve öz bir şekilde bir şeyler söylemeye çalıştık. Şimdi, ben tekrar Brüksel'den bir şeyi aktarmak istiyorum. Avrupa'da beni Belçika Brüksel'de meydana götürdüler; çok büyük bir meydan, müthiş bir meydan, belki siz de gitmişsinizdir. Sonra arkadaşlar dedi ki: "Şu binaya bakar mısın?" Baktım; "muhteşem bir bina, harika bir bina; hangi mimar, mühendis bunu yaptıysa ben teşekkür ederim dedim. Sonra "Bir dakika dur Başkan." dedi. "Bunun özelliği ne biliyor musun?" dedi. Ne var dedim. "Bak, iyi bak." dedi. "1 santim sağa kaymış bu bina." dedi. Nereden anladın dedim. Dedi ki: "Bu binayı yapan mimar, mühendis, eksantrik olarak ölçümlerini yapmış. Bir santim sağa kaydığı için o binanın tepesine çıkmış ve intihar etmiş." Yani Belçika'nın en iyi mimar ve mühendislerinden... Be kardeşim, yani şimdi, bizde Soma'da ölümler var, Ermenek'te ölümler var, Siirt Şirvan'da ölümler var, Bartın Amasra'da ölümler var yani bu yöneticilerde hiç mi suç yok arkadaş ya? Detaylara gene girmiyorum.

Son bir şey daha söyleyeyim. Şimdi, bakın, siz meslek hastalıklarından bahsettiniz; bu benim alanım yani ben İzmir'de aynı zamanda İşçi Sağlığı İş Güvenliği Derneği kurucularındanım. Bizim Başkanımız -belki hekim arkadaşlarım bilebilirler- Profesör Doktor Veli Lök'tü. Şimdi, Türkiye'de her yıl 1 milyona yakın meslek hastası olan arkadaşlarımız hastanelere başvuruyorlar. Ama Türkiye'de sadece 1 Zonguldak'ta, 1 Keçiören'de; Türkiye'de başka meslek hastalıkları hastanesi yok. Yani bu insanları hastanelerde Gripin'le, Aspirin'le tedavi ediyorlar ve bu insanlar ölüyor. Ya, bu istatistiklerde de var. İstanbul gibi yerde, 15 milyon insanın yaşadığı İstanbul'daki meslek hastalıkları hastanesi uzman yetersizliğinden Süreyyapaşa Hastanesine bağlandı. Ben soru önergesi verdim, bana söyledikleri şey şu, dediler ki: "Yeterli bütçe, yeterli hekim olmadığından dolayı biz maalesef bunları kapattık." Bir gün yine Türkiye Büyük Millet Meclisinde bu konuyu -çok önemli bir konu bu- konuşurken Meclis Başkanım Binali Yıldırım beni dinlemiş, sonra beni çağırdı "Ya, bu konuyu bir daha konuşalım." dedi, konuşalım dedim, anlattım. Sonunda İzmir'de yapmış olduğumuz bir sempozyumda orada hep beraber karar aldık, dedik ki: "En azından biz İzmir Vekilleri olarak İzmir'de bir meslek hastalıkları hastanesi kurulabilmesi için burada hamle yapalım, beraber olalım, birlikte olalım." Yani bunun biraz evvel siz de söylediniz. Ya, A parti, B parti, C... Hayır, böyle bir şey yok ama gerçekleri konuşmak lazım, hakikatleri konuşmak lazım. Ve İzmir'de bir meslek hastalıkları hastanesi inşası başladı, yüzde 70 oranına kadar geldi.

Yani şunu anlatmaya çalışıyorum: 78 ilde meslek hastalıkları hastanemiz bile yok. En azından... Kaç bölgemiz var bizim? 7 bölgemiz var değil mi? Yani 7 bölgede, her bölgede bir meslek hastalıkları hastanesi bana göre olması gerekir diye düşünüyorum.

Biraz uzattım, kusura bakmayın ama hakikatleri ve gerçekleri konuşmakta fayda var diye düşünüyorum.