NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, değerli bürokratlar, bakan yardımcıları ve değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Aslında, tabii arkadaşlarımız bir taraftan -işte iktidar da bütçeyle ilgili görüşlerini dile getirirken, muhalefet de özellikle altını çizdi- olumsuzlukları ve giderek geleceğin daha kabus olduğunu aktarmaya çalıştılar. Ben de burada, önümüzdeki dönemle ilgili, bütçe çalışmalarıyla ilgili nelerin hedeflendiğini, nelerin olması gerektiği konusunda konuşacağım fakat öncelikle şunu söylemek istiyorum: Bu Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'yla ilgili, özellikle basında -daha geçen hafta dezenformasyon yasasıyla ilgili bir düzenleme yapıldı- TRT başta olmak üzere birçok haber "Evinde silah yakalandı, mermi yakalandı." gibi... Silah yok, artı -babası asker, dedesi asker- 2008'de babası yaşamını yitirince kendisi silahları ve mermileri gidip teslim ediyor, sadece unuttuğu bir paket mermi. İkisi de babası ve dedesi ordu mensubu. Bunun düzeltilmesi lazım. Yargı devam ediyor, umarım en kısa sürede aklanır.

Şimdi, 2023 yılı bütçesiyle ilgili konuştuğumuzda... Ya, 2023 yılı bütçesinden önce aslında 2022'yi biz konuştuğumuzda daha ortaya gelmeden bir ek bütçe yaşadık burada ve ek bütçeyi Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı siz sunmadınız, Maliye Bakanı geldi ve yaklaşık yarı oranda bir bütçe artırıldı. Ya, bir kere sistemde problem var. Sistemde kimi zaman Strateji Daire Başkanlığı kimi zaman sizler, kimi zaman Bakanlık... Bu bir keyfiyete dönüşüyor ve bu sistemin en büyük problemlerinden biri zaten oturtamamanız. Az önce arkadaşlar tekrar dile getirdiler, Merkez Bankasıdır, çeşitli kurullardır bize, Plan Bütçe Komisyonuna sunum yapması gerekirken yapılmıyor. Daha geçtiğimiz hafta Merkez Bankasına bir soru sorulduğunda, bilgi istendiğinde, özellikle kur korumalı mevduatla ilgili "Ben bu bilgiyi vermiyorum." dedi ve muhalefet terk etti. Şimdi, böyle olduğunda -sabah da konuştuğumuzda- o zaman hiç bunları tartışmaya gerek yok ama tartışacaksak... Aslında muhalefeti dinlemek lazım. "2023" dediğimiz sadece seçim yılı değil, önümüzde bir sürece giriliyorsa 2023'te, yeni bir döneme giriliyorsa Türkiye'nin bunca yıl çözemediği veya problemleri olan sorunları nasıl çözülebilir? Bunları da hedeflemesi lazım.

Baktığımızda "büyüme, büyüme" dediğinizde aslında büyüme, sadece bir kesim için büyüme varsa patolojik bir büyümedir, eşit oranda olması lazım. Türkiye'de "büyüme" dediğiniz; belli bir kesim zenginleşiyor, belli bir kesim az vergi veriyor, vergiden muaf oluyor, büyük çoğunluk yoksullaşıyor, büyük çoğunluk tekrar daha fazla vergi veriyor. Bunlarla ilgili bir düzenleme yok.

Şimdi, seçim sürecine girdik, kesenin ağzı açılacak ve ne olacak? Kısa dönemli bir balayı gibi görünse bile ondan sonraki süreçte enflasyon artışı, dövizde hareketlilik ve bir yığın problemi çıkacak. Peki, nedir? Aslında baktığımızda, 2023 bütçesinin büyük çoğunluğu ki her seferinde iktidar özellikle faize karşı olduğunu söylüyor ama para faize gidiyor. 2022 yılında sadece faize ayrılan para 330 milyarken şu anda 566 milyar faize gidiyor yani birçok kurumun, birçok bakanlığın harcamasından daha fazla bir para faize gidiyor. Peki, bu faizi kim ödüyor? Kur korumalı mevduattan başlasak birçoğuna kadar tekrar yoksullar, işçiler, emekçiler, onlar ödüyor. Bunlarla ilgili bir düzenleme var mı? Yok ve giderek bu haksızlık kartopu gibi büyümekte, işçinin aleyhine gelişmekte.

Asgari ücrette bir artış yapıldı, nisan, mayısta hemen kesiliyor, üçüncü dilime girmeden 2.500 liradan fazla bir para maaşlarından kesilmeye ve vergilerinden kesilmeye başlayacak neredeyse. Bunlarla ilgili bir düzenleme var mı? Yok. Yani bir taraftan yaparken... Hayatın kendisi markete gittiğinde, sokağa gittiğinde gerçekle bağdaşmıyor. "Yapılandırma" dediğimiz şey öteden beri biraz faizi düzeltme, faizi erteleme ama birileri için tümüyle bir affetme süreciyle karşı karşıyayız.

Neydi? 2023 için şu deniliyordu daha önce, Sayın Cumhurbaşkanı çıktığında diyordu ki...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son yarım dakikanız.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Ek süre vermeyecek misiniz Sayın Başkanım?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yok, düşünmüyorum.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - "2023 için hedef 25 bin." diyordu, şu anda 9 bin dolara geliyor; böyle bir gidişle hiç olmaz.

Son olarak da şunu söylemem lazım, aslında Sayın Başkan, bunu da özellikle biz, buradan bir de...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Siz eski üyemiz olarak bir dakika kullanın.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bir taraftan da -biz konuşurken, siz sunumuzda da- Sayıştay raporlarının da dikkate alınması ki Türkiye'de Sayıştay raporları bütçede dikkate alınmıyor ve şu anda hazırlanan Sayıştay raporlarında kimi kurumlar 10 kez uyarılmış, Merkez Bankası uyarılmış, TMSF uyarılmış... Hep aynı şeyi yapıyorlar, Sayıştay yol gösterici olması gerekirken Sayıştay dikkate alınmıyor. Bu dikkate alınmamakla beraber yol gösterici kurum kenara itilip yolsuzluk giderek artıyor. Yani burada Sağlık Bakanlığından, Ticaret Bakanlığından, Karayollarından, birçok yerden tutsak her yerde yolsuzluk almış başını gidiyor. Yani bunu hiç bizim söylememize gerek yok. Ya, İstanbul'da şehir hastanesinde tüp bebek merkezi var, garanti sözleşmesinde yok, laboratuvar ödemesi yapılıyor. Burada şehir hastanesi var, Ankara'da, ipotek kaldırılmıyor, ipoteği kaldıran yabancı firma. Karayolları yani kendi... Karayollarından vazgeçeyim, Merkez Bankası hâlâ... Burada geçen sefer biz çıkardık, Plan Bütçede dedik ki "Bundan sonraki bütçe programlama olsun." Onu yapmıyor, parçalı yapıyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir dakikayı da aştı Necdet Bey.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Yani bütün bunların dikkate alınması lazım, bunlar alınmadığı sürece bu yolsuzluk ve şey devam ediyor.

Teşekkür ediyorum.