BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, öncelikle bütçenizin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum, başarılar diliyorum.

Kim ne söylerse söylesin Gençlik Spor Bakanlığı, bu yıl özellikle Kredi Yurtlarla ilgili yapmış olduğu çalışmalarda çok başarılı olmuştur. Geçtiğimiz yıl öğrenci velilerimizden, öğrencilerimizden milletvekili olarak bizlere 100 tane "yurda yerleşemedim" talebi geliyorsa bu yıl bu sayı 5'lere, 10'lara düşmüştür. Ben burada emeği geçen Bakanlığımızın her bir personeline, yurt olmayan yerlerde gerek yurt kiralama yöntemiyle, otel kiralama yöntemiyle veya misafirhaneler aracılığıyla öğrencilerimizin özellikle kayıt döneminde sorunlarını çözen ve öğrencilerimizin yurtlara yerleştirilmesini sağlayan Bakanlığımızın her bir personeline, sayın valilerimize, belediye başkanlarımıza ben teşekkür ediyorum. Ayrıca, yine, öğrencilerimiz adına kullanılan öğrenim kredisiyle ilgili faizlerin silinmesi de öğrencilerimiz ve velilerimiz adına olumlu olmuştur.

Sayın Bakanım, tabii, ben kendi seçim bölgem Mersin'le alakalı olarak çok sayıda öğrenci yurdu burada milletimizin hizmetine, öğrencilerimizin hizmetine sunuldu. Tarsus, kendi adına üniversite olan Türkiye'de nadir ilçelerden bir tanesi. Burada genelde kiralama yoluyla yurtlar açıldı, bu yıl da talebi karşılıyoruz ama Tarsus'ta vatandaşlarımızın beklentisi mutlaka kampüsün içerisine en az 2 tane kız ve erkek öğrenci yurtları dâhil olmak üzere mutlaka yeni yurtların yapılması ve kiralama sisteminden zaman içerisinde kurtulunması tabii.

Bir de gençlerimizle alakalı olarak -tabii, her yıl bütçe görüşmeleri sırasında burada tartışıyoruz, konuşuyoruz ama- ilkokuldan başlamak üzere mutlaka öğrencilerimize düzenli spor alışkanlığı kazandıracak hamleyi artık yapmanın zamanının geldiğini düşünüyorum ben. Yani haftada bir saat, iki saat beden eğitimi dersiyle gençlerimize düzenli spor yapma alışkanlığı kazandırma şansımız yok. Bununla ilgili haftada en az üç gün, dört gün olacak şekilde, her gün ilkokuldan başlamak üzere lise bitimine kadar çocuklara mecburi beden eğitimi dersinin konulması, sporda yetenekleri olanların o alanlara yönlendirilmesi, sağlıklı bir nesil yetiştirilmesi ve gençliğimizin de özellikle kötü alışkanlıklardan kurtarılması için bir seferberlik ilan edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Uyuşturucuyla ilgili gerçekten bir seferberlik ilan edilmeli, Gençlik Spor Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, televizyon kanalları, basın ve üzerine düşen herkes, aileler, gerçekten bu işe el atmalılar. Sadece geçtiğimiz hafta içerisinde iki tane aile beni arayarak bu metanfetamin denilen, ateş buz denilen, kristal buz ya da met ismiyle kullanılan uyuşturucudan dolayı kendi ailelerinde bunu kullananlar olduğunu, bunların tedavi edilmesiyle ilgili bizden destek istediler. Ailelerin ısrarı üzerine biz de bunları Emniyetimize, adli mercilere söyleyerek bunların tedavisine yardımcı olmaya çalıştık. Gerçekten toplumda bu noktada ciddi bir sıkıntı var. Ben uyuşturucuyla mücadelede Emniyetimizin yaptığı operasyonları son derece başarılı buluyorum. Türkiye gerçekten bu konuda çok büyük mücadele veriyor. Ben emeği geçen herkese teşekkür ediyorum ama sadece Emniyetin çalışmasıyla sonuç almamız mümkün değil. Burada özellikle televizyon kanallarına çok büyük görev düşüyor. Bununla ilgili mutlaka gerekirse yasal zorunluluk çıkartılmalı, her gün eğitici olarak televizyonlarda uyuşturucunun kötülüğüyle ilgili çocukları, gençleri, aileleri bilinçlendirecek, bu ortamlardan uzaklaştıracak hamleler mutlaka yapılmalıdır ve basında verilen haberler de mutlaka farklı bir şekilde... Yani, belki bunu da şimdi yine bazı arkadaşlarımız "Yine sansür mü istiyorsunuz?" gibi veya farklı noktalara çekmek isteyecekler ama her haberin televizyonda bir haber olarak yayınlanması bence doğru değil. Yani kötü olan bir şeyin topluma örnek olması; intihar gibi, uyuşturucu gibi bunların televizyonlarda haber olarak yayınlanmasının ben topluma da kötü örnek olduğu düşüncesindeyim ve bunların televizyonlarda ve basında gerekirse haber olarak da yayınlanmasının mutlaka önüne geçilmelidir.

Yine, Tarsus, Türkiye'nin 350 bin nüfuslu en büyük müstakil ilçesi. Tarsus Şehir Stadı'nın mutlaka -kapalı spor salonu da dâhil- yıkılıp tribünleri dâhil yeniden yapılması, 350 bin nüfuslu kente yakışan bir stadyumun yapılması, Gençlik ve Spor Bakanlığının mutlaka 2023-2024 yılı hedefleri arasına konulmalıdır. Tarsus Stadı, yetmiş yıllık bir stadyumdur ve bugün ihtiyacı karşılayamamaktadır. Tarsus İdman Yurdu da 2.Lig'de mücadele eden, cumhuriyetle yaşıt yüz yıllık bir kulüptür, Türkiye'nin nadide kulüplerinden bir tanesidir.

Yine Silifke Şehir Stadı'mız da -Silifke de Mersin'in tarihî ilçelerinden bir tanesidir- bugün talepleri karşılayamamaktadır. Bu 2 stadyumun, Silifke ve Tarsus şehir stadyumlarının mutlaka yıkılarak yerine yenilerinin yapılması...

OTURUM BAŞKANI ABDULLAH NEJAT KOÇER - Sayın Şimşek, lütfen toparlar mısınız?

BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Buralar tamiratla, bakımla, restorasyonla düzeltilebilecek durumda değildir çünkü tribün artık teknik ömrünü doldurmuştur ve mutlaka sıfırdan buraya -yeri de çok uygundur- yeni bir stadyum yapılmalıdır.

Ben, bütçenin hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Başarılar diliyor, saygılarımı, sevgilerimi sunuyorum.