| Komisyon Adı | : | DIŞİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Tunus Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kültür Merkezlerinin Kuruluşu, İşleyişi ve Faaliyetleri Hakkında Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı(1/397) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 28 .01.2016 |
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Sayın Başkan, yanlış duymadıysam Sayın Burhan "40'a yakın merkez var şu anda." dedi yani bunlar fiilî olarak işleyen merkezler. Bir bilgi notu olarak, hangi ülkelerde var bu merkezler?
İkincisi de, bu merkezlerin farklı büyüklüklerde olduğunu anlıyoruz, bazen büyükelçiliklerin içinde, bazen üniversitelerde, bazen ayrı bir bina olarak. En küçük biriminde dahi faaliyet alanı olarak ne yapılıyor, onu bir öğrenmek istiyorum. Yani, dil kursu mu ya da işte, başka bir faaliyet mi, kütüphane mi? Diyelim ki çok kısıtlı bir alanımız var, bu kısıtlı alanda mutlaka olması gereken faaliyetler Yunus Emre Kültür Merkezi, Türk merkezi adı altında nedir? Bir de onu öğrenmek istiyorum.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI BÜYÜKELÇİ LEVENT MURAT BURHAN - 35 ülke, 43 şehirde yapılıyor. Bazı ülkelerde birden fazla şehirde olabiliyor. Mesela, Almanya'da Berlin, Köln gibi.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Anlaşmalarda da var zaten.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI BÜYÜKELÇİ LEVENT MURAT BURHAN - Anlaşmaların içinde de var.
Şimdi, Pakistan gelecek, orada da mesela, Lahor ve Karaçi'de var, iki ayrı şehirde var. Bazıları da işte... Bu anlaşmalar olduğu takdirde tüzel kişilikleri oluyor ve orada çalışanların statüleri belli oluyor, yasal açıdan daha güçlü bir konumda oluyorlar ama bu anlaşmalar yapılana kadar da sonuçlanana kadar da aynen mesela Gürcistan'da olduğu gibi, büyükelçilik bünyesinde de tanıtılıp o şekilde faaliyete de geçiyorlar ve en önemli şeyleri bir kere Türk dili kursu mutlaka açılıyor ve bu kurslara gerçekten de birçok ülkede çok büyük ilgi oluyor açıkçası ama onun dışında çeşitli kültürel faaliyetler de düzenleniyor. Mesela, yuvarlak masa toplantıları, ufak çalıştaylar olabiliyor bunlar ya da Türkiye'den mesela bir üniversiteyle iş birliği yapılarak çeşitli el sanatları, kaligrafi, ebru sanatı gibi bu tür şeyler gelip orada tanıtılıyor, gösterisi yapılıyor ve halkın da katılımıyla şey yapılıyor. Hatta, bunları bazen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonlarına denk getiriyoruz, oralarda da bu tür faaliyetleri icra ettiriyoruz.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Peki, bunların Fransızların Fransız Kültüründen, İspanyolların Cervantes'ten bir farkı var mı yoksa aynı konseptte yapılanmalar mı?
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI MÜSTEŞAR YARDIMCISI BÜYÜKELÇİ LEVENT MURAT BURHAN - Aynı konseptte fakat biz mesela, onların da böyle altyapısı her zaman olmuyor, hukuki altyapısı olmuyor. Mesela, araştırdık, Tiflis'te kurmadan önce bizimkini, diğerleri ne yapmış diye. Hiçbirinin imzalanmış bir anlaşması yoktu ama o zaman işte, birtakım sıkıntılar çıkıyor, vergi iadesi, bilmem ne gibi, orada çalışanlara ödenecek paralar, ondan vergi alınacak mı alınmayacak mı? Bu tür anlaşmalar onların çok daha düzgün işlemesini sağlıyor.
OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Evet, teşekkür ederim.