ALPAY ANTMEN (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli bürokratlar, değerli milletvekilleri; öncelikle, İstanbul'da meydana gelen hain ve alçak terör saldırısını nefretle kınıyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum, acil şifalar diliyorum.

Sayın Bakanın konuşmasını dikkatle dinledim. Sayın Bakan konuşmasında, 2022'de yaptıklarını ve 2023'te yapacaklarını anlatmaktan çok son yirmi yılını anlattı iktidarlarının, ben de bunu saygıyla karşılayarak bir veda mektubu olarak alıyorum. İnşallah, gelecek yıl, Allah nasip ederse burada Millet İttifakı'nın bütçesini görüşeceğiz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Millet İttifakının bütçesi değil, Türkiye'nin bütçesi; kendinize mi para harcayacaksınız?

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Deminki hatip arkadaşlarımız dediler ki: "Eleştiriyorsunuz, devamlı eleştiri yapıyorsunuz; önerileriniz neler?"

Ben, Mersin'le ilgili Sayın Bakandan üç önemli istekte bulunmak istiyorum: Sayın Bakanım, Erdemli, Mersin'e 30 kilometre mesafeli bir ilçemiz ama burada bir ağır ceza mahkemesi yok fakat iş yükü ve iş cetvellerine bakarsanız burada -yereldeki başsavcıları dinlemeyin, bir müfettiş göndererek baktırın, Baroya sorun- Erdemli'ye bir ağır ceza mahkemesi gerekiyor.

Keza, Anamur, Mersin merkeze yaklaşık 300 kilometre mesafede, Silifke ilçesine, 150-200 kilometreye gidip ağır cezada duruşmalara giriyor avukat arkadaşlar, vatandaşlar. Ağır ceza mahkemesinin Anamur'da da Anamur ilçesinde de kurulması gerekiyor ve bu arada Anamur'a mutlaka ve mutlaka yeni bir adliye lazım.

Mut ilçemizin de artık ihtiyacı karşılayamayan adliyesinin yenilenmesi gerekiyor.

Ben bu konuda önerilerimi ilettim, giderayak bunları yaparsanız Mersin tarihine yazılırsınız.

Sayın Bakan, değerli milletvekilleri; Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri ekonomik sorunlar, yoksulluk kadar yargı bağımsızlığı ve yargıç tarafsızlığı. Maalesef, güzel ülkemizde hâkimler -talimat alıyor demek istemiyorum, baro başkanlığı yapmış bir hukukçu olarak bundan esef duyuyorum ama- belli bir şekilde karar vermekten ya da kararlarını verirken belli bir yere bakmaktan imtina edemiyorlar. Örneğin, bu konuda Soma davasına bakan Yargıtay Ceza Dairesinin tashihikararda üyelerinin değiştirilmesini; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanını yargılayan mahkeme hâkiminin teamüllere aykırı olarak Samsun'a gönderilmesini; kişisel olarak da tanıdığım, Mersin'de hâkimlik yapan, Kaşıkçı cinayetine bakan ağır ceza mahkemesinde muhalefet şerhi veren ağır ceza reisinin teamüllere aykırı olarak Maraş'a gönderilmesini; yine, Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman hakkında 3 tane lehine bilirkişi raporu varken hâlâ yargılamaya ısrarla devam edilip göreve iade edilmemesini; Osman Kavala davasını, Selahattin Demirtaş davasını ve en son meslektaşım Selçuk Kozağaçlı ve Çağdaş Hukukçulara verilen cezaları; bu arada Gezi olayları nedeniyle olmayan suçtan yargılanıp ceza alan 7 aktivisti, burada, Türkiye'de olmayan yargı bağımsızlığına ve olmayan yargıç tarafsızlığına örnek vermek istiyorum.

Ve Sayın Bakan, bir öneriyle, önerilerimle devam etmek istiyorum. Bakın, 2016 hain ve alçak darbe girişiminden sonra FETÖ'cü 4.500 hâkim ve savcı meslekten atıldı, çoğu da ceza aldı, hak yerini buldu bu anlamda ama maalesef, yerlerine alınan hâkim ve savcılar hâlâ, bunca zamandır tecrübesizlikten, liyakatsizlikten, AKP'nin üyesi, il, ilçe başkanı, milletvekili adayı olmalarından doğan belki de şımarıklıkla -bunu da söylemek istemiyorum ama- duruşma yapamıyorlar, karar veremiyorlar, karar verseler karar yazamıyorlar. Ben bir hukukçu olarak, otuz yıllık bir avukat olarak, bir milletvekili olarak, Adalet Komisyonu üyesi olarak sizden rica ediyorum, bu iş bilmez hâkimleri lütfen tekrar eğitime alın ve adalet camiasına katın.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum.

ALPAY ANTMEN (Mersin) - Son sözümü de şöyle bağlayayım Sayın Başkan: Adalet çökerse devlet çöker, hepimiz de altında kalırız diyorum.

Bütün heyetimizi, sayın milletvekillerimizi, Sayın Bakanı, bürokratları saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim.