BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Öncelikle şunu ifade etmek isterim: Biz demokratik bir ülkeyiz, aynı görüşte olsak zaten bir tane parti olurdu, farklı partiler var, her birinin de kendi hassasiyetleri var, kendi fikirleri var, adaletle ilgili kendi anlayışları var, tercihleri var ve bunların hepsi de saygın, hiçbirine de ben yorum yapmak istemem. Milletimiz ifade edilen görüşlerle ilgili bakar, kararını verir, belli bir dönemle ilgili bir hükûmete görev verir.

Şimdi, burada, sabahtan beri herkes görüşünü rahat bir şekilde, özgür bir şekilde ifade etti; zaman zaman benim kişisel olarak hiç de uygun görmediğim, son derece aşırı ifadeler de kullanıldı ama sabırla dinledi; Sayın Bakanımız da dinledi, bu tarafta oturan arkadaşlarımız da dinledi. En sonunda, Sayın Bakanımıza ben söz verdim sorulara, yorumlara cevap versin diye. O da kendi görüşlerini ifade etmeye çalıştı ama sürekli bir şekilde... Bakın, olabilir, siyasette o da vardır; arada bir laf atılır, biraz hararet yükselir, bu da siyasetin bir parçası ama sürekli bir şekilde ve Sayın Bakanı konuşturmayacak bir anlayış içinde, defalarca uyardığım hâlde sürekli bir şekilde müdahaleler yapıldı; bu doğru bir yaklaşım değil. Burası, oturup meseleleri derinlemesine konuşacağımız, sonuçlandıracağımız bir platform değil, Plan ve Bütçe Komisyonu platformu; burada konuşuyoruz, biraz sonra bir bütçeyi oylayacağız. Sayın Bakanla özel olarak, bir konuyu derinlemesine görüşmek istiyorsanız randevu istersiniz, gidersiniz, saatlerce oturursunuz, konuşursunuz; böyle bir ortam değil burası. Hararetin yükselmesiyle birlikte belki Sayın Bakan da kullanmak istemeyeceği birtakım kelimeler kullandı ama bir taraftan da -belki görmüyorsunuz siz- buradan bir milletvekili kalkıp Sayın Bakana doğru yürüdü. Bu doğru bir yaklaşım değil. Ben her ikisini de doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sayın Başkan, tek bir şey söyleyeceğim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Bir saniye...

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ben yürümeden önce "ahlaksız" kelimesini kullandı. (Gürültüler)

ORHAN YEGİN (Ankara) - Hayır, hayır, böyle bir şey yok

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sonra, sonra; sonra söylendi. Siz kalktınız, bağırdınız. Lütfen...

Tabii ki bu kelimeler de kullanılmasın, burada tabii ki hiçbirimiz birbirimize bu kelimeleri kullanmayalım ama sizin de yerinizden kalkıp harekete girmeniz çok yanlış, çok yanlış.

ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ya, bir Adalet Bakanı hakaret eder mi!

SALİH CORA (Trabzon) - Ya, bir otur yerine ya.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Yalan söylüyor, öyle bir şey olmadı. (Gürültüler)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, kifayetimüzakere diyorum. Herkesin gözü önünde cereyan etti olaylar. Gerekirse sonradan tutanakları isteriz; kimin önce ne dediğini, kimin sonra ne yaptığını tutanaklardan görürüz.

Şimdi müsaadenizle ülkemizin bütçesini tartışıyoruz ve sonuçlandırmak durumundayız.