AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkür ederim.

Şimdi, denetlemelerin rolü bilirkişi raporunda belirtilmiş. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından -az önce aslında bahsettiğiniz- sizin denetiminizde hangi hususlar incelenmiş? Bilirkişi raporunda da var, siz de bahsettiniz ama bu denetimlerle ilgili birkaç yorum, soru ve eksiklik tespitlerim var.

Şimdi, siz su tahliye sistemlerini, kuyuları, merkezî gaz izleme sistemini, havalandırmayı, solunabilir ve patlayabilir toz ölçümlerini, kontrol sondajını, OFK değişim istasyonunu, tahlisiye ekiplerini, kesonlama, patlayıcı madde deposu, acil durum, acil durum müdahale, tatbikatlar ve tahliye yöntemleri ile MAPEG'in tespitleri ve işveren tarafından düzenlenen belgeleri incelemişsiniz; doğru mu? Ama havalandırma, gaz izleme merkezinden alınan verilerle değerlendirilmiş -öyle yazıyor- on günlük periyotlarla hava ölçümlerinin yapıldığı bilgisi de alınmış. Geçmişe dönük havalandırma ya da sensör verileri değerlendirilmemiş gibi duruyor; öyle mi? Öyleyse neden? Daha önemlisi, maden içine girerek sensörlerin yerlerinin uygun olup olmadığına, yeterli sayıda sensör olup olmadığına ilişkin de herhangi bir değerlendirmesi yok denetimlerinizin; neden yok? Varsa paylaşın lütfen.

Yine, solunabilir ve patlayabilir toz ölçümlerine ilişkin kayıtlar üzerinden bir değerlendirme yapılmış, taş tozu ihalelerine ilişkin herhangi bir denetim yapılmamış gibi duruyor; neden yapılmadı? Kontrol sondajları yine ilgili kayıtlar üzerinden görülmüş yani kontrol sondajlarıyla ilgili kayıtlar görülmüş. Burada da kayıtlar üzerinden bir değerlendirme yapılmış gibi duruyor ama kayıtların gerçek duruma uygun olup olmadığı, madende ne şekilde ilerleme yapıldığı, yeni yapılan sondajlar, yeni açılan galeriler filan bunlar denetlenmemiş; neden denetlenmedi?

Yine, raporda tahlisiye ekibi bulunduğu belirtilmiş ama katliam sonrasında alınan ifadelerden de tahlisiye ekibinin sürekli hazır olarak çalışan bir ekip olmadığı, bir olay olduğunda evlerinden çağrıldığı ve hatta tahlisiye ekiplerinin kuşanacağı ekipmanların 700-800 metre uzaklıktaki idari binada olduğu anlaşılmış. Denetimde bu durumu saptayacak herhangi bir inceleme yapılmadı mı? Yapılmamış gibi. Neden yapılmadı? Yani ezcümle aslında tüm bu denetimlerdeki temel sorun madenin gerçekten denetlenmemesi ya da denetimlerin sadece evrak üzerinde kalması. Madenin fiilî durumu ne? Yani haritalardan başka elimizde bunu gösteren bir şey var mı? Özellikle, sensörlerin yerlerinin neresi olduğuna yani madenin gerçekte aslında haritalara uygun olup olmadığına ilişkin havalandırmanın fiilen ne durumda olduğuna ilişkin durgun "zone" oluşup oluşmadığı, madendeki bu başyukarı sürülen yolların, projeksiyon şeklindeki planlarda olmayan diğer yolların havalandırmaya etkisi gibi durumların fiilen kontrol edildiğini söyleyebilir misiniz bana? Yani fiilen kontrol edilmemesi aslında denetimleri etkisiz hâle getirmektedir diyebilir miyiz?

Teşekkürler.