KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN TANER YILDIZ - TTK'den başka bu konuda söz...

Şimdi, arkadaşlar, Ünal Bey'e söz vermeden önce, soğuk zincir diye bir şey var gıdalarda, özellikle ette. Mesela, diyor ki: Bir canlı hayvanı keserken, doğrarken, taşırken, lojistiğini yaparken, markete giderken o soğuk zinciri kırmamak lazım. bunun da standardı bu değil mi? Diyor ki: "Eksi 4 derecenin altına düşmemesi lazım." Bir mezbahada -yurtdışında bir yerde karşılaştım- oraya gelen işçilerin bir kısmı demiş ki: Biz çok üşüyoruz, normalde tamam, sıfır dereceye uygun kazak giyelim ama eksi 4 derecede çok rahatsız oluyoruz. Şimdi, burada o kişilerin istekleri makul bir istek değil ve bu tabii karşılanamaz. Şimdi, bu havanın standardının azı çok zarar, çoğu az zarar; yani öyle bir nokta tespit edilmesi lazım ki bu fiili yaşayan sizler yani Nevzat Bey'in biraz önceki söylediği "Tamam iki desek çok yönlü, üç alalım daha iyi olur." ama bunun bir fizibil bir çalışma ortamı var yani bunun çok fazlası az zarar, azı çok zarar. Eğer bu 0,5; diyelim ki 0,7 olması gerekiyor veya 1 olması gerekiyorsa -bunu tamamen işletmecilerin söylemleri ışığı altında söylemek lazım diye altını çizerek söylüyorum- o soğuk zinciri ben üç saatliğine kırayım, sonra tekrar eksi 10 dereceye koyayım; bunun bir anlamı kalmıyor yani o soğuk zincirin -tabiri caizse, tırnak içerisinde- kırılmaması lazım, bir defa kırarsınız, o zincir o halkadan, zayıf halkadan kopar ve zincir olmaktan çıkar artık. Eğer bu konuda gerçekten -tekraren söylüyorum- işletmeciler de "Evet, bunun aslında 1'in altında olmaması lazım, 0,8'in altında olmaması lazım, bu daha emniyetli bir şey." diyorsalar bununla alakalı bence en önemli konacak katkılardan bir tanesi budur, eğer bunun böyle olduğuna inanıyorsak hem bilimsel olacak hem de işletmelere dönük olacak.

Şöyle -tırnak içerisinde, hiçbir hocamızı itham etmeden söylüyorum- "Ya, kitabi konuşmayın kardeşim, burada her şeye kitabi diyorsunuz ama bu, işletmede öyle olmuyor." dememek için, böyle bir hataya düşmemek için hem işletmecilerin hem de hesaplamaların buluştuğu bir orta nokta olması lazım diyorum.

Buyurun, sözü size veriyoruz.