KOMİSYON KONUŞMASI

NEVİN TAŞLIÇAY (Ankara) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, Sayın Başkan, kıymetli milletvekillerimiz, değerli bürokratlarımız, basınımızın kıymetli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Küreselleşmeyle standardize edilen dünyada milletlerin ayakta kalmaları ve geleceğe ulaşmaları, yalnızca kültürel emperyalizm karşısında çözünmeden kalabilmelerine bağlıdır. Bu nedenle, günümüzde pek çok toplumda kültür dünyasının ilk üretimleri olan mitolojiler üzerine bilimsel çalışmalar yapılmaktadır. Kültürel antropoloji ve halkbilim çalışmalarının bulgu ve kavramsallaştırmalarıyla mitlerin insan ve toplum tarafından sahip olunan ve gündelik yaşam pratiklerimizin dahi kaynaklarını oluşturan anlam ve değerler olduğu ortaya koyulmuştur. Dünyanın en kadim uygarlıklarından biri olan Türk milletinin mitolojik kültür varlığının henüz yeteri biçimde ortaya koyulmamış olması; Türklerin evren telakkisinde, dünyayı anlamlandırma biçiminde ve toplumsal hayatı şekillendirme yöntemlerinde büyük bir boşluğa sebep olmakta ve ne yazık ki bu boşluk ithal kültürlerle doldurulmaktadır.

Duygu ve düşüncelerimizin, yaşam pratiklerimizin, evren ve doğayla aramızdaki bağın ifadesi ithal kültürlerin anlatımlarına mahkûm edilemez. Kendi duygularını başkalarının kavramlarıyla açıklayan milletler medeniyet olma iddiasında bulunamazlar. Aşkı Eros'la, gücü Herkül'le, güzelliği Afrodit'le ifadelendirmek, doğaya saygıyı ithal kavramlarla somutlamak; umudu, sevgiyi, inancı yabancı kültür anlatılarıyla aktarmak; kadim bir kültürü ithal kültüre ezdirmenin, kendine yabancılaşmanın göstergesidir. Kendine yabancılaşan toplumlar için toplumsal sorunları çözmede acze düşmek kaçınılmazdır. Bu gerçekliğin farkında olan Azerbaycan Türkü bilim insanı Kamal Abdulla, mukayeseli destan çalışmasında Oedipus kompleksi ve Dede Korkut'tan Boğaç Han'ı birlikte inceler. Yunan mitolojisi anlatımında Oedipus babasını öldürür. Oysa Dede Korkut'ta Boğaç Han'la babası arasına fitne girer, babası oğlunu oklar, Boğaç Han'ın annesi dağ çiçekleri ve evladını emzirdiği sütüyle bir merhem hazırlar, oğlanın yarasına sürer, oğlu iyileşir, hikâyenin sonunda babasıyla arasını düzeltirler. Bu noktada, Kamal Abdulla der ki "Batı'da bu işler çatışmayla çözülür, bizde şifayla aşılır." Mit ve kültürel birikimin özü budur, toplumun kökündeki cevheri sembolik anlatımla ortaya koyar, bir toplumun beyni ve kalbinin tomografisini aynı anda çeker, birleştirir.

Bu sebeple gelecek iddiamızın temellerinin sağlam olması için, Bakanlığımız tarafından mitlerimizin kültürel değeri üzerine çalışmalar artırılmalı, çocuklarımızın kültürel kaynaklardan beslenerek yetişmeleri için gayret gösterilmelidir.

Çocuklarımızın evren telakkisinin oluşmasında, doğayla ilişkilerinin biçimlenmesinde, kendilerini ve diğer toplumları tanımlamalarında öz hazinelerinden yön tayini yapmaları sağlanmalıdır. Açık hava müzesi konseptiyle destanlarımızın 5 duyuyla tecrübe edildiği, doğayla bütünleşen atalarımızın ruhları ve yaşam pratiklerinin çocuklarımıza aktarılabildiği bir ortam hayata geçirilmelidir. Yapılacak çalışmayla fiziksel ve manevi dünyamızı şekillendiren kam bilgeliğinden mitolojik öğretilere, inanç ritüellerimizden doğaya ve hastalıklara karşı gelişen geleneksel Türk tıbbına, sözlü destan geleneğimizin modern dönem yazılı ve sözlü kültür aktarımı biçimlerimize etkisine dek kültür birikimimizin bütün unsurları somutlaştırılmalı, daha yaşanabilir ve aktarılabilir hâle getirilmelidir.

Binlerce yıllık kadim kültürü somutlaştırma ihtiyacımızın yanı sıra, milattan önce 4 binli yıllara kadar uzanan, Türklerin sanatsal biçimde duygu ve gelenek aktarımını yakın tarihimizde üstlenen saz şairlerimiz, âşıklarımız, abdallarımız Kültür Bakanlığımız tarafından maddi ve manevi yönden desteklenmelidir. Türk kültür ve geleneklerinin gelecek yüzyıllara mümkün olan ölçülerde en az kayıpla aktarılması için Dede Korkut'a, destanlarımıza, mitsel ögelerimize göstereceğimiz hassasiyet Neşet Ertaş'ımıza, Muharrem Ertaş'ımıza, Çekiç Ali'mize de gösterilmelidir; Horasan'dan üflenen abdallık nefesinin kesintiye uğramadan geleceğe aktarılması konusunda çaba harcanmalıdır. Geleceğin yolu kadim medeniyetimizin taşlarıyla döşendiği vakit temeli daha sağlam, iradesi ve ifadesi kuvvetli bir Türkiye Cumhuriyeti'nin sübut bulması kaçınılmazdır.

Bu duygu ve düşüncelerle bütün hazıruna tekrar saygılarımı sunuyor, bütçenin vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.

Teşekkür ederim.