KOMİSYON KONUŞMASI

NURAN İMİR (Şırnak) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Bütün katılımcıları selamlıyorum.

Sayın Bakan, sunumunuzda "Kültür alanında fark yarattık." dediniz, birçok alan için doğru bir söz kurduğunuza yürekten inanıyorum ama kurulan sözü hem eksik hem de ayrımcı olarak görüyoruz. Ayrımcı olmanın yegâne sebeplerinden bir tanesi, tek kelime Kürt kültürüne yönelik bir cümle kurulmadı ya da bir sunum da yapılmadı. Bu ısrarı anlamakta zorlanıyoruz, bir açıklamayı da bekliyoruz.

Kürt kültürünün dili ve kültürüyle bir kırım kıskacında olduğunu ifade etmek istiyoruz, altını özellikle çizmek istiyoruz, bihaber de olamazsınız. Kayyumlar eliyle Kürt diline, kültürüne yasakçı bir yaklaşım... 82 darbe yasasına gerçekten fark yaratabilecek bir pozisyondasınız, buna fark atmışsınız; evet, rekor kırmışsınız. Kürt dili ve kültürüyle ilgili birçok sayıda kurum ve kazanımlar gasbedildi, kayyumlar eliyle kriminalize edildi, altını özellikle de çizmek istiyoruz. İktidarınızın otoriter rejimi kendisini kurumsallaştırmak için Kürtleri basında, medyada, müzikte, tiyatroda, okullarda, akademilerde, kamusal alanda ve hatta gündelik hayata kadar Kürt dilini kullanılamaz hâle getirdi ve yasakladı. Önemli başka bir nokta Kürt yayınevlerine ait özellikle Kürt PEN onlarca Kürtçe kitap çıkardı ve bunlar yasaklandı ve raflardan kaldırıldı. Beraberinde Kürtçe yayınevleri para cezalarıyla sindirilmek istendi. Birçok yazara soruşturma açıldı, hapis cezalarına çarptırıldı. Yine, Kürtçe vaaz veren -özellikle belirtmek istiyorum- hutbe yapan, mevlit okuyan imamlar vardı, insanlar vardı, inananlar tutuklandı, aylardır rehin tutuluyor ve haklarında bir iddianame bile hâlâ açılmadı. Yani bu ülkede öyle bir şey ki Kürtçe ibadet etmek bile yasaklandı. KHK'lerle devletin kendi açtığı Kürt dili ve edebiyatı bölümünde çalışanlar dâhil Kürtçe araştırmalar yapan çok sayıda akademisyen ve öğretmen ihraç edildi, yüzlercesi cezalandırıldı. Yine kayyumların ilk icraatı olarak Kürt dili ve kültürünü geliştiren kurumları ortadan kaldırmak oldu. Kadın danışma merkezlerimizi kapattı, belediyelere ait Kürtçe internet siteleri, Kürtçe sokak, cadde isimleri, yol tabelaları kaldırıldı. Sayısızca Kürtçe faaliyet gösteren vakıf, dernek, okul, radyo, televizyon, gazete kapatıldı ve mühürlendi ve hâlâ açılmamışlar, yasaklar kaldırılmış değil. Dil, kültür anlamında özellikle halkları birleştiren en önemli etkendir. Israrla altını siz de çiziyorsunuz fakat bu ayrımcı politikayla aslında ötekileştirilen politikalarınız kendisini zaten gösteriyor. Kültürel mirasın korunması ve amacına uygun olarak hizmete açılması Bakanlığınızın asli görevleri iken Medrese Sor'a özellikle tekrar değinmek istiyorum. Geçen yıldan beri defalarca ifade ettik, Medrese Sor, 14'üncü yüzyıldan kalan, Kürtler açısından, dili ve edebiyatı açısından bir mirastır, bir değerdir ve bu değer şu an yandaşa peşkeş çektirilmek isteniliyor. Son dört yıldır restore adı altında halka kapalı ama restoresi bitmek üzereyken Hayrat Derneği diye bir derneğe devredileceği ifade ediliyor. Bunu gerçekten reddediyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son yarım dakikanız.

NURAN İMİR (Şırnak) - Bütün Cizre halkı başta olmak üzere ve Kürt dili ve kültürü üzerinde yıllarca emek veren kurum, kuruluşların özel bir talebi var. Bu talep de Medrese Sor'un Kürt dili enstitüsüne çevrilmesi ya da üniversiteye dönüştürülmesini yapacağınıza, bundan ziyade bunun bir derneğe devredilmesi kabul edilecek bir durum değil. Bu ayrımcı politikalardan vazgeçilmesini istiyoruz. Onun yerine bir heykel kuruldu. Yıllardır üstü kapalıydı, neye ait olduğu bilinmiyordu ve o heykel açılışı yapılmadan ortadan kaldırıldı.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ediyorum, süreniz dolmuştur.

NURAN İMİR (Şırnak) - Yani bu Medrese Sor'un özellikle Kürt dili ve edebiyatı, ilmi üzerine bir enstitüye dönüştürülmesini talep ediyoruz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Teşekkür ederim, ifade ettiniz o hususu zaten.

NURAN İMİR (Şırnak) - Teşekkür ediyorum.