KOMİSYON KONUŞMASI

SALİH CORA (Trabzon) - Usul hakkında konuşacağım.

Değerli Başkanım, şöyle bir sorun var yani bir defa, cuma günü bir başka bakanlığın bütçesi görüşüldü, konuşuldu, müzakere edildi; artısıyla eksisiyle dosya kapandı; ondan sonrasının kararını milletimiz verecektir.

Bugün bir başka bir bakanlık için bir araya geldik ve toplantı yapacağız ve bir an önce de bu Komisyonun gündemine geçmemiz gerekiyor. Yani dünkü yağmura bugün şemsiye tutuluyor. Bu şekilde sorunlara çözüm üretebilmek mümkün değildir.

SÜLEYMAN GİRGİN (Muğla) - Tabii, bugünkü Bakan da hakaret etsin, gene kapatalım!

SALİH CORA (Trabzon) - Bir diğer ricamız şudur Değerli Başkanım: Diğer siyasi partilerin hatipleri, iktidar partisi milletvekillerine veya bu sıralara dönerek, konuşmalarını soru sorarak yapıyorlar; soru sorulduğunda ve biz cevap verdiğimizde bu "sataşma" olarak adlandırılıp bize hakaret ediliyor. Az önce gerçekleşen odur. Bülent Kuşoğlu Vekilimiz ve o sıralarda bulunan birçok milletvekilimiz saygıdeğer insanlardır, kendileriyle zaman zaman fikir teatisinde bulunuyoruz, konuşuyoruz, dinliyoruz ama kendisi yine güzel bir üslupla bir soru sorarak bizden bir cevap vermemizi bekledi. Ben ona cevap verirken bu sefer bana karşı ağza alınmayacak bir ifade kullanıldı. Şimdi, Sayın Başkanım, size düşen, bu tutanakların çıkarılarak o söylenen sözün geri alınmasını istiyoruz.

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Yapma ya! Genel Başkana söylediğiniz lafı geri alın! Genel Başkana hakaret edildi bu Komisyonda!

SALİH CORA (Trabzon) - Eğer hakkaniyet varsa bu Komisyonda ve Divanda bunun gereğini yapmanız gerekiyor. Daha önce benzerini bu sıralardaki bir arkadaşımıza yaptırdınız, aynısını sizin şu anda bu sözler için yaptırtmanızı bekliyoruz Değerli Başkanım.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Peki, tutanağı isteyelim.

SALİH CORA (Trabzon) - Usul tartışması olduğu için diğer konulara hiç girmiyorum çünkü zaten onunla ilgili olarak değerli arkadaşlarımız gereken şeyleri ifade ettiler.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Çok teşekkür ediyorum.

SALİH CORA (Trabzon) - En ağır tahrikleri, gördüğüm en ağır hakaretleri gördük, meşru müdafaa kapsamında gerekli cevaplar yapılmıştır.