KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, Bakanlık ve kurumlarımızın değerli temsilcileri, sayın basın mensupları; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Gaziantep Karkamış ilçemizin sivil yerleşim yerlerine ve bir okula yapılan roketli terör saldırısında 1 öğretmen, 1 çocuk ve 1 vatandaşımız şehit olmuş, 10 vatandaşımız yaralanmıştır. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. Masum vatandaşlarımızı katleden, öğretmen katili, çocuk katili, bebek katili terör örgütü PKK-PYD/YPG'yi, destekçilerini ve onlarla iş tutanları şiddetle lanetliyorum, Allah'ın gazabı üzerlerine olsun.

Önceki gün, gece yarısı başlatılan Pençe-Kılıç Hava Harekâtı'yla Irak ve Suriye'nin kuzeyinde 89 hedef imha edilmiştir, elbette arkası gelecek. Vakit hesap vaktidir, vakit iblisinin çocuklarından hesap sorma vaktidir. Terörle mücadele kararlılıkla sürdürülecek, dökülen kanlar yerde bırakılmayacaktır. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizle gurur duyuyoruz, gazaları mübarek olsun.

Sayın Bakanım, yaptığınız kapsamlı sunum için teşekkür ediyorum. Ulaştırma sektörü, ulaşım ve iletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmelerle birlikte önemi giderek artan stratejik bir sektör olarak ülkelerin gündeminde yer almaya devam etmektedir. Üretim maliyetlerini ve rekabet gücünü doğrudan etkileyen, bu yönüyle halkın refah düzeyine yansıyan ulaştırmanın zaman ve maliyet avantajı sağlaması büyük önem arz etmektedir. Malın hasarsız, mümkün olan en kısa sürede ve ucuz bir şekilde üretim noktasından tüketim noktasına veya başka üretim sürecine taşınması söz konusu malın kalitesi ve fiyatı kadar önemli bir unsur hâline gelmiş olup rekabet gücünün önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Taşımacılık, depolama, paketleme, gümrükleme ve nihai tüketiciye erişimi de kapsayan lojistik faaliyetlerin ekonomik kalkınma ve büyümede önemi artmaktadır. Son yıllarda hızlı bir gelişme gösteren lojistik, yalnızca mal, hizmet veri ve bilgi kümesinin hareketliliğiyle sınırlı kalmayıp verimliliğin ve esnekliğin artırılması, girdi ve üretim maliyetlerinin azaltılması ve böylece küresel ölçekte daha etkin rekabet gücü elde edilmesine imkân sağlaması açısından tedarik zinciri içerisinde oldukça önemli bir konumdadır. Lojistik üsler, ulusal, bölgesel ve küresel bazda, ülkeye başta ekonomik olmak üzere, siyasi, kültürel, sosyal ve benzeri alanlarda büyük katma değerler sağlamaktadır. Türkiye, sahip olduğu kıtalar arası geçiş noktasındaki konumuyla lojistikte bölgesel bir üs olma potansiyeline sahiptir. Aynı zamanda, Çin'den Avrupa'ya uzanan yeni ve modern İpek Yolu üzerinde bulunan Türkiye, batı ile doğu arasındaki kavşak konumuyla zaman ve maliyet açısından önemli bir avantaja sahiptir. Bu durum, tarihte olduğu gibi, yeniden ülkemize büyük fırsatlar sunmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak, lojistik ve ulaştırma altyapısı geliştirilerek ülkemizin bölgesel lojistik üs hâline getirilmesine, ulaşım yolları üzerinde büyük ticaret limanları ve bunlara bağlı lojistik ve stratejik sanayi kümeleri oluşturulmasına büyük önem veriyoruz.

Cumhurbaşkanlığı yıllık programında yer alan verilere göre, 2020 yılı itibarıyla ülkemizde yurt içi yük taşımalarında demir yolunun payı yüzde 6,7 iken AB 27 ortalaması yüzde 16,8; yine, yurt içi demir yolu yolcu taşımalarında ülkemizin yüzde 0,5 olan payı, AB 27'de yüzde 5,1 düzeyindedir. Ülkemizde dengeli bimodal dağılım için uzun dönemli planlamalar yapılmasına rağmen, tarihsel olarak ulaştırma sisteminin kara yolu odaklı büyümesi, demir yolu ve deniz yolu altyapısının zamanında oluşturulamaması, yük ve yolcu taşımacılığının ağırlıklı olarak en esnek ulaştırma türü olan kara yolu ağına yüklenmesine yol açmış ve verimli olmayan bir yapı ortaya koymuştur.

Ülkemizde son yıllarda demir yolu ve deniz yolu taşıma paylarının artırılması yönünde önemli çalışmalar ve büyük yatırımlar yapılmaktadır. Ulaşım maliyetleri, erişilebilirlik ve trafik güvenliği gibi unsurları temel alan ve türler arasında dengeli ve birbirini tamamlayıcı bir ulaştırma sisteminin oluşturulması amacıyla mevcut ulaştırma ana planı, lojistik sektör de dâhil edilmek suretiyle ve bütüncül bir bakış açısıyla güncellenerek hazırlanan 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı, 5 Nisan 2022 tarihinde Sayın Bakanımız tarafından açıklanmıştır. 2053 yılına kadar bölünmüş yol ağının 38.060 kilometreye, demir yolu hat uzunluğunun 28.590 kilometreye, havalimanı sayısının 61'e, lojistik merkez sayısının 26'ya çıkarılması, lojistik performans endeksi sıralamasında ilk 10 ülke arasında yer alınması, orta koridorda lojistik bir üs hâline gelinmesi Plan'ın hedefleri arasında yer almaktadır.

Güvenli, verimli, süratli ve kolay erişilebilir bir ulaştırma sistemi lojistik hizmetlerin etkin sunumu için kritik önemdedir. Lojistik sistemin doğru işlemesinde ve gelişiminde altyapı çok önemlidir. Öncelikle limanların, demir yollarının ve kara yollarının altyapılarının gelişmişliğiyle lojistik hizmetler etkinleşebilmektedir. Lojistik sektörünün dijital teknolojilerdeki gelişimine uyumlu olarak dönüşümünün sağlanması, Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın getireceği değişikliklerin dikkate alınması, e-ticaretin geliştirilmesine önem verilmesi, temassız taşımacılık, proje taşımacılığı, deniz, hava, kara, demir yolları taşımacılıklarının eş zamanlı ve stratejik biçimde entegrasyonunun sağlanarak lojistik ekosisteminin geliştirilmesi ve sürecin hızlı, kaliteli, verimli ve sürdürülebilir yönetilmesi Türkiye'nin geleceği açısından çok önemlidir. Dağınık yapıdaki lojistik mevzuatının bütünleşik bir yapıya getirilmesi, kombine taşımacılık mevzuatının hazırlanması, lojistikle ilgili etkin bir koordinasyonun sağlanması, ayrıca lojistik sektörüne yönelik standartlar ve istatistiki altyapının oluşturulması gerekli görülmektedir. Yüksek kapasiteli kara, deniz, demir ve hava yolu bağlantıları bulunan organize lojistik bölgeleri inşa edilmeli, bu bölgeler aracılığıyla sanayi, enerji ve tarımsal üretim havzalarının iç piyasaya ve uluslararası piyasalara erişimi sağlanmalıdır. Ulaştırma sistemindeki liman altyapıları, terminal imkânları ve ana ulaşım arter bağlantıları iyileştirilmeli, iç bölge bağlantıları geliştirilerek limanlar kombine taşımacılık yapabilen lojistik merkezler hâline getirilmelidir. Lojistik faaliyetlerinde esneklik, hız, öngörülebilirlik, güvenlik, kalite, ölçek ekonomisi ve yenilikçilik gibi hizmet düzeyi parametreleri iyileştirilmelidir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye, son yıllarda ulaştırma ve altyapıya ilişkin olarak bölünmüş yollar, otoyollar, köprüler, viyadükler, tüneller, tren yolları, havalimanları gibi dünya çapında devasa projeleri de kapsayan çok önemli yatırımları gerçekleştirmiştir. 18 Mart 2022'de hizmete açılan ve bir yatırım şaheseri olan 1915 Çanakkale Köprüsü milletimize büyük bir gurur yaşatmıştır. Temeli 18 Mart 2017'de atılan bu dev eser, çok yoğun çalışmalar neticesinde bir yıl erken bitirilmiş, bunun yanında Malkara'dan Çanakkale'ye uzanan 103 kilometrelik otoyol da hizmete girmiştir. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün açılmasıyla 9 ilimiz kesintisiz birbirine bağlanmış, aynı zamanda Marmara otoyol ringi tamamlanmıştır. 1915 Çanakkale Köprüsü'nün yapımında emeği geçen başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere Ulaştırma ve Altyapı Bakanımıza, yüklenici firmalarımıza, işçilerimize ve mühendislerimize bir kez daha teşekkür ediyoruz. Ulaştırma altyapısının güçlenmesi ve yaygınlaşması sayesinde Türkiye'nin bölgesel ve küresel ticaretteki değeri, stratejik önemi daha da artacak, doğu-batı aksanında herhangi bir kopukluk olmayacaktır.

Bölünmüş yol ağımız 28.816 kilometreye ulaşmıştır. Ülkemizin demir yolu ağı 1.460 kilometresi hızlı tren hattı olmak üzere toplam 13.128 kilometreye erişmiştir. 2022 yılında yurt içi demir yolu yük taşımacılığında yüzde 17,3; yurt dışı yük taşımacılığında ise yüzde 27,2 düzeyinde artış gerçekleşmesi beklenmektedir. Modlar arası taşımacılığın yaygınlaştırılması ve sanayinin rekabet gücünün artırılmasını teminen, sanayi tesisleri ile liman, organize sanayi bölgesi ve maden sahaları başta olmak üzere önemli yük merkezlerine hizmet edecek iltisak hatları ve lojistik merkezler tamamlanmalı, yük taşımacılığında demir yolunun payı daha da artırılmalıdır. Raylı sistem araçları güvenli ve konforlu bir yolculuk imkânı sağlaması ve yük taşımacılığında ekonomik, verimli ve çevre odaklı fırsatlar sunması nedeniyle hem kent içi hem de şehirler arası ulaşımda yaygın olarak tercih edilmektedir. Ülkemizde demir yolu ve kent içi ulaşım sektörlerinde artan kamu yatırımlarına paralel olarak, önemli ölçüde, çeken ve çekilen araç ihtiyacı ortaya çıkmıştır. TÜBİTAK ve Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları ortaklığında kurulan Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsünde demir yolu araçları, motor tahrik sistemleri ve alt sistemler, yerli sinyalizasyon sistemleri ile kestirimci bakımlar için gerekli akıllı sistemler yerli üreticilerimizle birlikte geliştirilmeye devam edilmekte ve test faaliyetleri gerçekleştirilebilmektedir. Ülkemizde yerli raylı sistem aracı sanayisinin gelişimi ve üretilen araçların ihracatıyla ülke ekonomisine katkı sağlanması amacıyla, tüm raylı sistem araçlarının tasarımı, üretimi, bakım ve onarımının yapılması, ayrıca kritik alt bileşenlerin yerleştirilmesi ve yerlilik oranlarının artırılması yönünde yapılan çalışmaları destekliyoruz.

Ülkemizde sivil trafiğe açık hava meydanı sayısı 57'ye ulaşmıştır. Tokat'a yapılan yeni havalimanı 25 Mart 2022, Türkiye'nin deniz üzerine inşa edilen 2'nci havalimanı olma özelliğini taşıyan Rize-Artvin Havalimanı 14 Mayıs 2022 tarihinde hizmete açılmıştır. Ülkemizde yolcu ve kargo taşımacılığı yapan 10 hava yolu şirketi bulunmaktadır. Hava yolu şirketlerinin uçak sayısı 2021 yılı sonu itibarıyla 558'e yükselmiştir. Pandemi döneminde kapanma ve karantina süreçlerinin etkisiyle dünya genelinde havalimanları ve havacılık sektörü çok zor bir dönem geçirmiştir. Uluslararası Havalimanları Konseyi verilerine göre Türk havacılık sektörünün pandemideki performans ve dayanıklılığı Avrupa'dan çok daha iyi durumdadır. İstanbul Havalimanı 2021 yılında Avrupa yolcu trafiği sıralamasında 1'inci olmuştur, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı 6'ncı, Antalya Havalimanı 9'uncu sıradadır. 2022 yılının üçüncü çeyreğinde de İstanbul Havalimanı Avrupa havalimanları arasında 1'inci olurken Londra Paris ve Amsterdam Havalimanlarını geride bırakmıştır. Antalya Havalimanı ise Avrupa'nın en yoğun 7'nci havalimanı olmuştur. İstanbul Havalimanı bugüne kadar "5 Yıldızlı Havalimanı", "Dünyanın En Aile Dostu Havalimanı", "Dünyanın En İyi Alışveriş Deneyimi Sunan Havalimanı", "Güney Avrupa'nın En İyi Havalimanı" uluslararası ödüllerini kazanarak Türk havacılığını zirveye taşımıştır. Türk Hava Yolları da uyguladığı akılcı politikalarla, pandemi sürecinden güçlenerek çıkmayı başarmış, operasyonel ve finansal sonuçlarıyla rakiplerinden olumlu ayrışarak tüm olumsuzlukları ve belirsizlikleri daha iyi yönetmiştir. İngiltere merkezli bir araştırma şirketinin Eylül 2021 ile Ağustos 2022 arasında 100'den fazla ülkede 14 milyondan fazla müşteriyle gerçekleştirdiği anket sonucunda, dünyanın mevcut hava yolu şirketleri arasında Türk Hava Yolları 7'nci sırada yer almış, Avrupa'nın en iyi hava yolu şirketi seçilmiştir. Uluslararası hava trafiğinde ülkemiz önemli bir merkez hâline gelmiştir. 2021 yılında havalimanlarındaki yolcu trafiği bir önceki yıla göre dış hatlarda yüzde 87,3; iç hatlarda yüzde 37,6; toplamda ise yüzde 57 artmıştır; 2022 yılında toplam yolcu sayısının pandemi öncesi dönemi aşması beklenmektedir.

Denizcilik, uluslararası ticari taşımacılıkta en büyük paya sahip olan sektör olarak dış ticaretimizin geliştirilmesi, ekonomimizin dışa açılarak dünya ekonomisiyle bütünleşmesi ve diğer ekonomik hedeflerimizin gerçekleştirilmesi açısından son derece önemli fonksiyona sahiptir. Deniz yolu, taşımacılığın birim başına en düşük maliyetle gerçekleştirildiği ulaştırma modudur ve kara yolu taşımacılığına göre ortalama 6,5 kat, demir yolu taşımacılığına göre ise 3,5 kat daha ekonomiktir. Etkili deniz taşımacılığı politikaları yalnızca ticari değil, kültürel zenginliğin de önünü açmakta, turizme de katkıda bulunmaktadır.

Ülkemizdeki liman yatırımlarının bütüncül bir bakış açısıyla değerlendirilmesi, fiziki altyapının geliştirilerek deniz yolu taşıma paylarının artırılması önem arz etmektedir. Deniz yolu taşımacılığının güçlü liman altyapıları ve liman geri sahalarının da lojistik kümelerle desteklenmesi gerekli görülmektedir. Transit yük taşımacılığı açısından uygun olan limanların kapasitesi artırılmalıdır. Limanların coğrafi tekel konumu dikkate alınarak etkin bir düzenleme ve denetim sistemi oluşturulmalıdır. Yeşil liman uygulamaları desteklenmelidir.

Lojistik Performans Endeksi'nde iç su yolu taşımacılığını en ileri seviyede kullanan ülkeler ilk sıralarda yer almaktadır. Kanal İstanbul Projesi kapsamında liman ve geri sahasında oluşturulacak lojistik merkez İstanbul Havalimanı, demir yolu projeleri ve kara yolu projeleriyle birlikte en önemli lojistik hat noktası olabilecektir. Tamamlandığında denizcilik, ulaşım ve uluslararası ilişkiler tarihini değiştirecek olan Kanal İstanbul Projesi, gemi trafiğini rahatlatmanın yanı sıra Türkiye'nin elini güçlendirecek, jeostratejik imkân ve kabiliyetini perçinleyecektir.

Posta sektörünün haberleşmedeki rolü giderek azalırken posta hizmetleri önemli bir ticaret altyapısı hâline dönüşmektedir. Kurye, kargo ve lojistik sektörleri arasındaki sınırlar giderek belirsizleşirken e-ticaretteki artış sektörün büyümesine önemli katkı sağlamaktadır; pandemiyle birlikte güçlenen bu eğilimin önümüzdeki dönemde de devam etmesi beklenmektedir. Posta hizmetlerinde bilgi ve iletişim teknolojilerinin yaygın kullanımıyla geliştirilen yeni iş modelleri ve tüketici odaklı çözümlerle hizmet kalitesinin artırılması ise e-ticaret alanında firmaların rekabet gücünü destekleyici rol oynamaktadır.

Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün gelişimi, gayrisafi yurt içi hasılaya yapacağı doğrudan katkının yanı sıra diğer sektörlerin gelişimi için de kritik önemdedir. Yaygın fiber ve geniş bant altyapısı başta olmak üzere, bilgi ve iletişim teknolojileri alanında teknoloji kapasitesinin yüksek bir altyapıya kavuşturulmasına yönelik çalışmalar etkin bir şekilde sürdürülmelidir. Türkiye'nin küresel uydu haberleşme pazarlarındaki ağırlığının artırılması adına uydu haberleşme hizmetleri alanındaki bilimsel ve teknolojik gelişmeleri yakından takip eden TÜRKSAT'ın, bu alanda ülkemizde yapılan çalışmalara öncülük eden kurumlar arasında yer alması gurur vericidir. Uydu ve uzay teknolojileri alanında yürütülen çalışmalarda dışa bağımlılığın azaltılması ve sahip olunan imkân ve kabiliyetlerin geliştirilmesi, ülke kaynaklarının verimli bir şekilde koordine edilmesine katkı sağlayacaktır.

Sayın Bakanım, konuşmamın bu bölümünde Konya projelerini dile getireceğim. Konya'nın önemli ve prestijli projelerinden olan Kayacık Lojistik Merkezi ve Selçuklu Yüksek Hızlı Tren Garı önceki yıl ve Konya-Karaman Hızlı Tren Hattı 8 Ocak 2022 tarihinde hizmete açılmıştır. Konya-Alanya arasını iki saat on beş dakikaya indirecek olan bölünmüş yol projesi kapsamında yapımı tamamlanan ve Türkiye'nin en yüksek ayaklı viyadüğü olan 1.372 metrelik Eğiste Viyadüğü'nün de yakında hizmete açılması beklenmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Ulaştırma ve Altyapı Bakanımıza ve bu projelerde emeği geçen herkese Konya adına çok teşekkür ediyorum.

Konya merkezinde şehir içi ulaşımın rahatlatılması ve Konya'nın çağdaş ulaşım sistemlerine kavuşması için metro, banliyö ve çevre yolu projeleri büyük önem arz etmektedir. 122 kilometrelik Konya Çevre Yolu'nun 22 kilometrelik birinci kısmı hizmete açılmış, 46 kilometrelik ikinci kısmında çalışmalar devam etmektedir. Uzun yıllardır yapımı beklenen Konya Çevre Yolu Projesi yavaş ilerlemektedir. Konya Çevre Yolu tümüyle ne zaman tamamlanacaktır?

Yine, uzun yıllardır özlemle beklediğimiz Konya Metrosu konusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın müjde vermesinin ardından 2 Ekim 2019 günü ilk etabının ihalesi yapılmış olup ihale bedeli 1,2 milyar avrodur. Projeyle ilgili kredi sözleşmesinin yapılarak temelinin atılması beklenmekle birlikte, iki yıldır bir gelişme olmamıştır. Konya'nın en büyük yatırım niteliğini taşıyan Konya Metrosu Projesi'yle ilgili son durum nedir, temeli ne zaman atılabilecektir?

Bakanlık ve kurumlarımızın 2023 yılı bütçelerinin hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum.