İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Bakanım, sayın milletvekilleri, Değerli Bakan Yardımcıları, bürokratlar, basın mensupları; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, sunumunuzla, Türkiye'nin sanayi ve teknolojide aldığı mesafeyi, kazanımlarını ve geldiği önemli noktayı, bilimin ve bilimsel düşüncenin çıktılarının sanayiyle entegrasyonunun sonucunda elde edilen yerli ve millî katkıyı özetle anlattınız. Bunlar gurur verici gelişmelerdir ve gelinen nokta, geleceğimiz için ümit vericidir. Sunumunuz ve bu hizmetlere katkınız için size, tüm çalışanlarımıza, bilim insanlarımıza, sanayicilerimize, bu noktaya gelinmesine katkı veren aziz milletimizin her ferdine teşekkür ediyoruz.

Küresel ekonomide görülen tüm zorluklara ve olumsuz etkenlere rağmen Türkiye, salgın sürecini güçlü sağlık ve sanayi altyapısıyla uyguladığı dengeli ve yerinde politikalar sayesinde başarıyla yönetmiş, gıpta edilecek bir performans ortaya koymuştur. Türkiye 2020 yılını yüzde 1,8; 2021 yılını 11,5 büyüme oranıyla tamamlamış, büyüme eğilimini sürdürerek 2022'nin ilk yarısında da yüzde 7,5 oranında büyümeyi başarmıştır. Ekonomide uzun dönemde istikrarlı bir büyümenin sağlanması sürdürülebilir sanayi üretiminden geçmektedir. Büyüme oranlarında görülen bu başarının arkasındaki asıl itici güç de kuşkusuz sahip olduğumuz güçlü sanayi altyapımızdır. Türkiye sanayisi pandemi şoku sonrası toparlanmanın başladığı 2020 yılı üçüncü çeyreğinden bu yana güçlü büyüme performansını 2022'nin ilk yarısında da sürdürmüştür. 2020 yılında yüzde 22,1 olan sanayinin millî gelir içindeki payı 2021 yılında yüzde 25,6'ya yükselmiştir. 2021 yılında yüzde 17,2 oranında artış kaydeden sanayi hasılamız 2022 yılı birinci çeyrekte 8,2; ikinci çeyrekte yüzde 7,8 büyüme kaydetmiştir. TÜİK tarafından açıklanan eylül ayı Sanayi Üretim Endeksi verilerine göre de yıllık büyüme eğilimi devam etmektedir.

Sunumunuzda da belirttiğiniz gibi, bu yılın ilk on ayında 14.214 yeni işletme Sanayi Sicil Sistemi'ne kaydolarak üretime başlamıştır. 2021 yılında ortalama yüzde 76,6 olarak gerçekleşen imalat sanayisi kapasite kullanım oranı 2022 yılının ilk on ayında ortalama yüzde 77,4 olmuştur. 2022 yılı üçüncü çeyrek itibarıyla sanayi sektörü istihdamı toplam istihdamın yüzde 21,6'sını oluşturmaktadır. Toplam ihracat 2021 yılında yüzde 32,8 artarak 225,3 milyar dolar, imalat sanayisi ihracatı ise yüzde 33 artarak 212,8 milyar dolar olmuştur. 2020 yılında yüzde 94,3 olan imalat sanayisi ihracatının toplam ihracat içindeki payı 2021 yılında yüzde 94,5 olarak gerçekleşmiştir. 2022 yılı Ocak-Eylül döneminde imalat sanayisi ihracatı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18,3 artış göstermiştir, aynı dönemde imalat sanayisi ihracatının toplam ihracat içerisindeki payı da yüzde 94,7 olmuştur ancak Rusya-Ukrayna arasındaki savaş ortamının daha da derinleştirdiği küresel enerji krizi, girdi fiyatlarındaki yüksek seyir ve en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa'da yükselen resesyon beklentilerinin önümüzdeki dönemde ülkemiz sanayisinin dış talebini etkilemesi beklenmektedir.

On Birinci Kalkınma Planı'nda Türkiye'nin teknolojik dışa bağımlılığının azaltılması ve sanayide yapısal dönüşümün sağlanmasına yönelik sektörel önceliklendirme yaklaşımı benimsenmiştir. Bu yaklaşımla imalat sanayi sektörlerinin ticaret, üretim, katma değer, istihdam ve teknoloji düzeylerinin karşılaştırılması ve sektörler arası ileri ve geri bağlantılarının analizi sonucunda kimya, ilaç, tıbbi cihaz, makine, elektrikli teçhizat, otomotiv, elektronik ve raylı sistem araçları öncelikli sektörler olarak planda yer almıştır. Bu kapsamda sayılan sektörler öncülüğünde teknolojik yenilik, ürün kalitesi ve verimlilik sağlanarak yüksek katma değerli üretimin artırılmasına, imalat sanayimizin dışa bağımlılığının azaltılmasına ve sanayide yapısal dönüşüme katkı sağlanacaktır. Sanayi ve teknoloji alanında stratejik hedeflerimize ulaşmak için atılan adımlarla küresel piyasada adından söz ettirecek yeni Türk markaları çıkarmak için yenilikçi fikirlerin desteklenmeye devam edilmesi "Lider Ülke Türkiye" hedefinin gerçekleştirilmesi için de son derece önemli olacaktır.

Türkiye, sanayi ve teknoloji alanında güçlü bir vizyon ortaya koyarak birçok yeniliğe imza atmış, atmaya da devam etmektedir. Teknoloji odaklı sanayi hamlesi, AR-GE ve yenilik kapasitesini geliştirmeye yönelik tasarım merkezi, teknoloji geliştirme bölgelerinin sayısının artırılması, dijital dönüşüm merkezlerinin kurulması, 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi hedefleri doğrultusunda uluslararası iş birliklerinin güçlendirilmesi, birçok stratejik sektör projesine kaynak tahsis edilmesi, organize sanayi bölge sayısının artırılması, yerli patent başvurularının yükselmesi, çevre dostu üretim, ortak kaynak kullanımı ve iş birlikleri noktasında kritik öneme sahip sanayi ekosistemini güçlendirecek faaliyetlerin birçok alanda sürdürülmesi bunlardan bazılarıdır. "Yapamazsınız, başaramazsınız, üretemezsiniz; yerli otomobil üretmek intihardır." diyenlere rağmen Türkiye'nin ilk yerli ve millî elektrikli otomobili olan Togg'u üretmeyi başarması da bu kapsamdadır. Fikrî ve sınai mülkiyet hakları Türkiye'ye ait olan millî ve yerli bir otomobil markasına sahip olmamız ve böylece Türkiye'nin elektrikli araçlar ve batarya teknolojilerinde bir üretim üssü hâline gelecek olması bizleri ziyadesiyle memnun etmektedir.

Ülkemiz için gerek güvenlik gerekse ekonomik açıdan büyük öneme sahip olan savunma sanayisinin gösterdiği performans hepimiz için gurur kaynağıdır. Bugün millî ve yerli silah sanayimiz imrenilecek bir seviyeye ulaşmıştır. Türkiye 170 ülkeye savunma sanayisi ürünleri ihraç eden bir konuma gelmiştir. Bunun diğer sanayilerle entegre olan bir yapıya kavuşturulması da önemli bir kazanım olacaktır. Bu doğrultuda, yatırım için uygun ve yeterli yeni alanlar oluşturulması da gerekmektedir. Özellikle İstanbul, Marmara Bölgesi ve büyük kentlerdekiler olmak üzere organize sanayi ve endüstri bölgelerinin kapasite genişleme taleplerini dikkate alan, altyapılı, yeni uygun endüstri ve teknoloji bölgelerinin oluşturulması Türkiye'nin büyüme ve kalkınma hedefleriyle doğru orantılı olacaktır. Bilgi ve teknolojiye dayanan yüksek katma değerli mal ve hizmet üretimiyle ileri ve öncü teknolojileri esas alan bir sanayileşme stratejisinin oluşturulması, sanayi yatırımlarına ucuz ve uzun vadeli kaynak sağlayacak yatırım bankacılığının desteklenmesi bu sektörlerde ülkemizin önemli bölgesel ve küresel üretim merkezi olmasına destek olacaktır. BDDK verilerine göre Temmuz 2022 itibarıyla bankacılık sisteminden imalat sanayisine yönelik verilen kredilerin, toplam nakdî krediler içerisindeki payı Ağustos 2021'de yüzde 20,2'yken Ağustos 2022'de yüzde 22,7 olmuştur. Kredi Garanti Fonu, nefes kredisi, KOBİ değer kredisi gibi özel destek programlarıyla da işletmelerimize ayrıca destek olunmuştur.

Sayın milletvekilleri, bilim ve teknoloji politikamızın esasını bilime, bilim insanına, bilimsel düşünceye, yenilikçiliğe, teknoloji üretimine ve teknolojinin üretimde kullanımına önem verilmesi, üretim yöntemlerinin rekabetçi düzeye ulaştırılarak sanayileşmenin desteklenmesi ve bilgi toplumuna geçişin sağlanması oluşturmaktadır. Türkiye'nin küresel bir güç hâline gelmesinin yolu bilim ve teknolojiyle barışık, millî yenilik sistemini kurmuş, bilim ve teknoloji üretmekte yetkinleşmiş, bilim ve teknolojiyi hızla ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürme becerisini kazanmış, dünya bilim ve teknolojisine katkıda bulunan ülkeler arasında saygınlığa sahip bir ülke konumuna gelmesinden geçmektedir. Bu kapsamda, bilim ve teknoloji üretme yeteneği ve kapasitesinin daha artırılarak kalkınmaya ve sosyal refaha dönüşmesi sağlanmalıdır. Kuşkusuz, Türkiye, nitelikli adımlarla bu alanda önemli bir aşama kaydetmiştir. Türk sanayisi ve teknolojisinde atılan tarihî adımlar ve alınan mesafe dikkate alındığında Türkiye'nin önü açık, geleceği aydınlıktır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak milletimizin ve ülkemizin çıkarlarının yanındayız. Türkiye'nin gelişmesi, güçlenmesi, kalkınması maksadıyla yapılan her girişimin, gösterilen her çabanın destekçisiyiz. Bu düşüncelerle Bakanlığınız ve diğer kurum bütçelerinin hayırlı olmasını diliyorum.