KOMİSYON KONUŞMASI

KANİ BEKO (İzmir) - Şimdi, tabii, iş cinayetlerinden konuşuyoruz ama yani bunda yer altı, yer üstü diye bir şey yok. Örnek olsun diye ben söyleyeyim: Mesela, ben Siirt Şirvan maden kazasına gittim yani gittim ama çok üzüldüm. Siz orada mıydınız bilmiyorum, ben üç gün kaldım orada, Siirt Şirvan'da. Şimdi, yanı başıma bir yaşlı amca geldi, oturdu "Kani, evladım, hoş geldin." dedi. Duymuş tabii, işte "DİSK Genel Başkanı Kani geldi." falan diye, oradan öğrenmiş herhâlde ismimi. Şimdiki milletvekili Orhan arkadaşımız da oradaydı. Şöyle bir durdu, dedim ki: "Amca, çok derinden bir nefes aldın, hayrola, yakınların falan mı var?" Dedi ki bana: "Benim şu madenlerin altında torunum var." Sonra ilave etti, isimlerini saydı birkaçının yani kendi köylerinden madencilerin orada çalıştığını ifade etmeye çalıştı. Durdu durdu, ellerini şöyle geriye doğru attı "Ya, oğlum, bizim köyün çobanı var." dedi, "Evet amca." dedim. "Bizim köyün çobanı şu görmüş olduğun yarığı görse koyunları oradan geçirmez." dedi, "Nasıl yani amca?" dedim. "Bak, şuraya bak." dedi. Hakikaten baktığında da gözüküyor yani Siirt Şirvan açık madenlere gittiyseniz siz de görmüşsünüzdür. Şimdi, temmuz, ağustos ayında bir heyelan olmuş orada yani yarıklar ortaya çıkmış. Şimdi, bu yarıklar olmasına rağmen burada maden çalışmaları devam etmiş. Tabii, baretli yetkililer var orada. Amca döndü: "Şunlara bak -ben onun diliyle konuşuyorum- koca koca okulları bitirmişler, kafalarında koca koca şapkaları var; şunlara bak. Bizim köyün çobanı bunlardan akıllı." dedi, o amcanın söylediğini söylüyorum yani. Şimdi ne anlatmak istedim? Ya, ben hayatım boyunca o kadar çok iş cinayeti, o kadar çok iş kazası gördüm ki... Bizde biraz umursamazlık var. İşte, gine söylüyorum, orada hatırladığım kadarıyla 20 madenci arkadaşım değil mi Bakanım? Sizin döneminizde de oldu.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Yok, benden sonraydı o.

KANİ BEKO (İzmir) - Sizden sonra mı oldu? Hiç fark etmiyor yine.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Fark etmez ya, fark etmez.

KANİ BEKO (İzmir) - 20'ye yakın arkadaşım... Şimdi, açık maden... Ya, nasıl olur yani? Ama bizde oluyor maalesef. Bir şey var bizde böyle, umursamazlık var.