SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Öncelikle çok geç oldu ve burada Meclis emekçilerine ve burada emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. Üzgünüz bu kadar geç saatlere kadar onları burada tuttuğumuz için. O yüzden kısaca geçmeye çalışacağım.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Biraz zor olur sizin işiniz ama yine de...

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Zoru da başaracağız herhâlde.

Ben burada yapılan teknik sunumlar için teşekkür ediyorum. Teknik sunumlardan yararlandık ve bu maden faciasına...

BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, bir şey soracağım.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Buyurun.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Bu toplantıya başlamadan önce "Özel sektörü sunumunu niçin alıyoruz?" demiştiniz. Fikriniz biraz değişti mi?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ben ayrıştırıyorum Başkan. İkiye ayırdım: Teknik sunum, bir de duruş sunumu var. Duruş sunumu konusunda dengeyi size vurgulamak istedim.

BAŞKAN TANER YILDIZ - Ama iyi oldu değil mi?

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teknik sunum açısından faydalandığımız şeyler oldu. Şimdi, bu maden sahalarında tam mekanizasyona geçilmiş olması işçi katliamının, madenci katliamlarının engellenmesi, önlenmesi için önemli bir adım ama bu her iki eş maden şirketinde de madenci cinayetlerinin bittiğini göstermiyor; var. Yani bakın, İmbatta da var, her sene neredeyse bir madenci iş cinayetinde yaşamını yitirmiş; bu, benim basından ulaşabildiklerim. Polyakta da biraz önce bahsettik, hani bir "ramak kala" tartışması vardı; "ramak kala" diyebiliriz yani kaza geçirdiler, yaşıyorlar ama çok ciddi bir kaza geçirdiler. Dolayısıyla burada iş cinayetleriyle mücadele konusunda alınacak çok yol var ama burada tabii ki bir birikimle, donanımla -ki çoğu da TTK tandanslı- sunumlar oldu, aynı zamanda, Gökalp Bey'in de uzun bir deneyiminden dolayı sunduğu şeyler oldu. Bu açılardan baktığımız zaman, teknik olarak sunumlardan yararlandığımızı söyleyebilirim.

Diğer konu... Ha, bu kitap için de teşekkürler. Diğer konu, şunu bir açıklığa kavuşturmamız gerekiyor: Bir maden şirketinde, bir sendika faaliyet yapıyor ve bu sendika çalışanlarının, işte, protestoları, tepkileri, şunları bunları; beğenmeyebiliriz ama bu sendikayı, sendika çalışmasını kriminalize etmek için bu yaşadığımız şeyleri kullanmamalıyız diye düşünüyorum. Burada, biraz önceki sunumda, bir işçinin işten çıkarıldığını söylemiştik. Bu işçi için çeşitli sebepler sıralandı; araştırılabilir, bakılabilir, orada çok tartışmaya gerek yok ama o Bağımsız Maden İşçileri Sendikasının yöneticileri hakkında bazı ithamlarda bulunuldu. Burada, sanki, aynı zamanda, bir sermaye dayanışması da var çünkü Polyak kendisi için yapıldığını söylüyor ama İmbat Madencilik için basında şöyle: İmbat Madencilik yöneticileri ve ailelerini tehdit etmekten Başaran Aksu'ya soruşturma açıldığı söyleniyor. Ben de basından aldım, o yüzden teyide yani doğrulamaya ihtiyaç da var.

İMBAT MADENCİLİK ENERJİ TURİZM SANAYİ VE TİCARET AŞ GENEL KOORDİNATÖRÜ GÖKALP BÜYÜKYILDIZ - Sayın Vekilim, bir daha tekrarlayabilir misiniz.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Şöyle, İmbat Madenciliğin yöneticileri ve ailelerini tehdit etmekten Başaran Aksu'ya, bu Bağımsız Maden İşçileri Sendikasının örgütlenme uzmanına soruşturma açıldığı söyleniyor. Soruşturmayla birlikte onlar da şöyle bir açıklama yapmışlar, o açıklamayı burada ifade etmeliyiz ki bu tartışma da sonlansın. Şöyle diyorlar: "Başaran Aksu, soruşturmayla birlikte devlet, şirket ve çete iş birliği ekseninde Bağımsız MADEN-İŞ'in işçiler nezdinde kriminalize edilmeye çalışıldığı ve etkisinin kırılmaya çalışıldığı söyleniyor. Bunu söyleyen Bağımsız MADEN-İŞ'in yöneticileri, örgütlenme uzmanı ve başkanları. Bu açıklamayı sendika yapmış, bu da Duvar gazetesinde çıkan bir haber. Dolayısıyla aslında sendikayla bu firmalar arasında böyle bir mücadele var. Burada kayıtlara doğru geçmesi açısından, burada Başaran Aksu'ya olmadığı için, Bağımsız Maden İşçileri Sendikası olmadığı için benim bunu burada ifade etmem gerekiyordu.

Son olarak da şunu söyleyeyim: Yani sektör -sadece bu firmalar için söylemiyorum- özel sektör için de, kamu sektörü içinde sendikalaşma çok düşük yani yüzde 14'ler civarında sektörde sanırım, hatta bunu genişletebiliriz, daha da aşağı düşebiliyor. Dolayısıyla bu, sendikasızlaştırma politikasına bağlı olarak böyledir ve eğer biz bu sektörde işçi sağlığının, iş güvenliğinin güçlenmesini istiyorsak ve çalışanların haklarının korunmasını ve toplumsal adalet ve eşitliği önceleyeceksek o zaman bu sendikaların önünü kesmek... Hoşumuza gitmedikleri için, bizimle uzlaşmadıkları için -bizimle derken firmaları kastediyorum, firmalar öyle düşündüğü için- firmalarla, yönetimleriyle uzlaşmadıkları için, daha sert mücadele ettikleri için dışlanıyorlar. Sendikalar sert mücadele edebilirler, bütün dünyada bu böyledir. Bu, Sovyetlerden kalma antika bir fikir olarak bir milletvekilimiz tarafından ifade edildi. Hayır, yeryüzünde eşitlik, özgürlük, adalet için model ülke kalmadıysa da bu mücadeleler sürüyor, aslında zenginleşerek sürüyor çünkü sadece emek mücadelesi olarak değil, aynı zamanda ekoloji mücadelesi olarak, bütün dünyada, iklim adaleti, iklim mücadelesi olarak da... Sosyal mücadeleler çok kapsamlı bir şekilde, çok yönlü olarak şu anda yeryüzündeki bütün bu mevcut adaletsizliklerin, eşitsizliklerin çözümü yönünde ve gezegenin de geleceği yönünde... Pek çok tartışmayı halklar, toplumlar, işçiler, emekçiler, doğa savunucuları, kadınlar yapmakta. Bu bahsettiğimiz konular bunun bir parçası, hiç antika fikirler değil. Bununla tamamlamış olayım.

Teşekkür ederim.