KOMİSYON KONUŞMASI

KANİ BEKO (İzmir) - Sayın Başkan, teşekkür ederim.

Sayın Başkan, sevgili milletvekilleri; Türkiye, işçi hakları açısından dünyada en kötü 10 ülke arasında yer almaktadır. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonunun (ITUC) 148 ülkeyi kapsayan Küresel Haklar Endeksi'ne göre, Türkiye, 2022 yılında çalışanlar için en kötü 10 ülke arasına, maalesef, girmiştir. Rapora göre, Türkiye'nin en kötü 10 ülke arasında yer almasının sebebi grev yasakları, sendikacıların tutuklanması ve sistematik sendika düşmanlığıdır. Küresel Haklar Endeksi'nde, çalışanlar için en kötü 10 ülke 2022 yılındaki istatistiklere göre şöyledir: Bangladeş, Belarus, Brezilya, Kolombiya, Mısır, Esvatini, Guatemala, Myanmar, Filipinler ve maalesef, Türkiye. Raporun Türkiye'yle ilgili bölümünde grev yasakları, sendikacıların tutuklanması ve sistematik sendika düşmanlığına dikkat çekilmektedir. Bir kez daha bu konuyla ilgili sizleri düşünmeye davet ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu maddeyle, yine, işçiler, çalışanlar aleyhine bir düzenleme yapılması söz konusudur. Bu madde, petrol araştırma, arama ve üretim alanında işçinin kazanılmış haklarını ortadan kaldırmayı ve işverenlere daha fazla esneklik sağlamayı hedefleyen bir düzenlemedir. İşçi değil sermaye yandaşı bir düzenleme. Sizin de bildiğiniz üzere, değişik dönemlerde kabul edilmiş temel insan hakları belgeleri, herkesin sağlıklı ve güvenli bir işte çalışma hakkını uluslararası bir norm olarak tescil etmiştir. Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından 1919 ile 2018 yılları arasında kabul edilen 189 sözleşme ve 202 tavsiye kararının yarısından fazlası işçi sağlığı ve güvenliği konularıyla doğrudan ya da dolaylı biçimde ilgilidir. "İş sağlığı, hangi işi yaparlarsa yapsınlar bütün çalışanların fiziksel, zihinsel ve sosyal refahlarının mümkün olan en yüksek düzeye çıkarılmasını ve burada tutulmasını; çalışma koşullarından kaynaklanan sağlık sorunlarının önlenmesini; işçilerin işleriyle ilgili olup sağlığa zararlı risklerden korunmalarını; işçilerin fiziksel ve biyolojik kapasitelerine uygun mesleki ortamlarda çalıştırılmalarını; özetle işin insana, insanın da işine uygun hâle getirilmesini hedefler." demektedir ancak iktidarınız boyunca daima tersine maddeler getirdiniz, bugün de aynısını yapıyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KANİ BEKO (İzmir) - Toparlıyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Kani Bey, kaç sayfanız var, ona göre söz vereyim?

KANİ BEKO (İzmir) - İki sayfa var, bitiriyorum.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Üç dakika daha süre veriyorum.

Buyurun.

KANİ BEKO (İzmir) - Teşekkür ederim, sağ olun.

Sizin getirdiğiniz bu maddeyle çalışma süreleri uzatılmakta, petrol arama, araştırma ve üretim faaliyetleri gibi iş kazalarının en çok yaşandığı tehlikeli bir sektörde işçiler daha fazla çalıştırılmak istenmektedir, bu da çok işçinin ölümü, daha çok işçinin meslek hastalığına yakalanması demektir. İktidarınızın bu son günlerinde, maalesef, yine sermayeden, işverenden yana işlem yapıyorsunuz.

4857 sayılı Yasa yapılırken demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların, odaların, Çalışma Bakanlığının, milletvekillerinin, uzmanların, hukukçuların katkısıyla yapılmıştır. Vardiya sistemiyse 07.00-15.00, 15.00-23.00, 23.00-07.00 olarak uygulanmıştır. Sabah çıkan işçileri kendi rızası olsa bile çalıştıramazsınız, bu durum iş kazasına yol açar. Madenlerde olduğu gibi, petrol sektöründe araştırma faaliyetlerinde bulunan işçilerin de cinayetlerde ölmesine neden olursunuz. Ben genç yaşlarımda tekstil fabrikalarında çalıştım. Başta kadınlarda olmak üzere, iş kazaları sabaha karşı fabrikalarda yaşanmıştı. Yedi buçuk saat çalışan işçiler mutlaka sekiz saat uyumalı, sekiz saat de sosyal bir yaşamı mutlaka olmalıdır. Dengeli beslenmeyen, yeterli derecede uykusunu alamayan çalışanların iş kazası çok daha fazla olmuştur. Oysaki, petrol arama, araştırma ve üretim faaliyetleri sektöründe çalışan sayıları artırılarak işin yapılması sağlanabilir, 3'lü vardiya sistemi uygulanabilir, makineleşme konusunda daha fazla kaynak ayrılması sağlanabilir. Bu durumda, işçilerin gece çalışmasında yedi buçuk saatten fazla çalışmasına gerek kalmayacaktır, daha az işçiyle çok iş yapabilirsiniz. Madde teklifi kesinlikle bana göre çıkarılmalıdır. Bu konuyu bir de işçilerin kendi sendikalarıyla görüşerek, konuşarak bana göre bu konuyu kendi aranızda da çözebilirsiniz.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Kani Bey, teşekkür ederim.

KANİ BEKO (İzmir) - Sayın Başkan, konuşmalar olurken ben herkesten rica ediyorum, birbirimizi dinleyelim ya.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Kesinlikle katılıyorum.

KANİ BEKO (İzmir) - Ben konuşurken beni hiç kimsenin dinlediğini sanmıyorum.

ALİ KENANOĞLU (İstanbul) - Biz dinledik Hocam.

KANİ BEKO (İzmir) - Her yerden sesler geliyor.

BAŞKAN ZİYA ALTUNYALDIZ - Hocam, üstat, öyle bir kanaate gelemem. Mesela, şimdi arkadaşın birine sorsak "Kani Bey ne dedi?" desek kesin özetler, hiç canını sıkma.

KANİ BEKO (İzmir) - Hiç de sanmıyorum.