EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, Sayın Elitaş biraz önce konuşmanızda şöyle dediniz: En düşük emekli maaşının ilk defa 2019 yılında düzenlemesi yapılmıştı, o zaman da asgari ücretin altındaydı, işte, 2020'de de altındaydı; bu örnekleri verdiniz. Uzun süredir zaten en düşük emekli aylığının asgari ücretin altında ve çok düşük olduğunu biz, her ortamda, her torba kanun görüşmesinde, her bütçe görüşmesinde ifade ettik ve bunlarla ilgili önergeler verdik, bu maaşların yükseltilmesini istedik, zaman zaman da bazı düzeltmeler yapıldı; yani öncelikle bunun bir kayıtlara geçmesini istiyorum.

"Ne yapalım?" dediniz. "En düşük memur maaşının üstüne mi çıksın en düşük emekli maaşı?" dediniz. Zaten, en düşük memur maaşının bile -şu an işte 7 bin küsur- asgari ücretin altında olmuş olması şu anda zaten vahim bir durum, bu maaş da zaten yükselecek. Yani burada ben gerçekten anlayamıyorum. Hadi 5.500 lirayı kabul ettik, verdik, altı ay gelmeden, bir iki ay içerisinde -zaten enflasyonist bir ortamdayız-enflasyonun artmasıyla bu maaş, emeklinin alım gücü daha da fazla düşecek. Yani neresinden tutsam tutulmuyor Sayın Elitaş, bu 5.500 elimizde kalıyor yani ne yapsak elimizde kalıyor. Hadi bütün oranları, yılları hepsini bir kenara bırakalım, şu gerçekle karşı karşıyayız şu anda, gerçek şu: Bugün insanların, vatandaşlarımızın yaşam kalitesini, refah düzeyini tamamen yerle bir etmiş durumdayız, yerle bir etmiş durumdasınız. Şimdi, 5.500 TL zaten gıda enflasyonunun, piyasa enflasyonunun, halkın yaşadığı enflasyonun altında kalmış bir oran; açlık sınırının altında kalmış bir oran, asgari ücretin altında kalmış bir oran; her şeyin, bütün oranların, bütün verilerin altında kalmış, ezilmiş. Bugün en düşük emekli maaşı alacak olan emeklilerimize "Siz yaşamayın, siz kirada oturmayın, siz yemeyin, içmeyin." demektir bu. Aslında evet uzun süredir bu sorun var sizin söylediğiniz gibi ve biz hep düzeltilmesini istemiştik ama bugün, bu sorun daha da fazla derinleşmiştir. Neden? Çünkü alım gücü ciddi anlamda düşmüştür ve fiyatlar durmuyor, sürekli yükseliyor. Her ne kadar Ticaret Bakanı bugün marketleri fiyatları durdurma noktasında baskılamış olsa da fiyatlar bir süre sabitlenmiş olsa da bunun da yan etkileri, farklı etkileri olacak yani yarın öbür gün bunları konuşacağız zaten. Yani ne olursa olsun bu ücret yeterli değildir. Yine bir takım ücret pazarlıkları yapılıyor, yok 6 bin olsun...

Biz önergemizin arkasındayız, -en düşük emekli maaşının bugün- insanca yaşayabilmesi için emeklilerimizin asgari ücret seviyesine çıkarılması gerekmektedir. Bunu da sağlayacak olan irade Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Önergemize onayınızı ve "evet" oyunuzu bekliyoruz.

Teşekkür ediyorum.