GAYE USLUER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Bakan, değerli üyeler, sayın basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, sağlık bir haktır. Hakkın olduğu yerde özelden bahsettiğimizde orada hakkın eşit dağıtılamadığından, dağıtılmadığından rahatlıkla bahsedebiliriz ve hak, hak olmaktan çıkar. On iki yıllık, on üç yıllık iktidar döneminizde sağlığı özelleştirdiniz. Sağlıkta özelleşme demek hastanın müşterileşmesi, hastanelerin ise birer işletmeye çevrilmesi anlamına geliyor. Biraz önce Komisyon üyelerinden bir arkadaş konuştu; gayet pembe bir tablo çizdi ve özel hastanelerden, artık herkesin özel hastanelere gidebildiğinden bahsetti. Bir an düşündüm "Hekim olabilir mi bu arkadaş" diye, gerçekten tanımıyorum ama dedim "Hekim olsa böyle bir konuşma yapmazdı." Acaba hasta olabilir mi, hastalandı bu hizmetlerden yararlandı mı diye düşündüm, hasta olsa da özelleştirilen hastanelerden ya da özel hastanelerden yararlanabilmesi için mutlaka parasının olması gerekiyor.

Bakın değerli arkadaşlar, açlık sınırının 1.450 lira olduğu, yoksulluk sınırının 4 bin liraya yaklaştığı Türkiye'de asgari ücret 1.300 lira ise özel hastanelerden herkesin yararlandığını söylemek bir ütopya, doğru olmayan bir söylemdir çünkü özel hastane demek paranız kadar sağlık demek, özel hastane demek paranız varsa gelebilirsiniz, paranız varsa yararlanabilirsiniz demek. Bakın, milletvekillerinden halk en çok ne talep ediyor? Oğluma, kızıma, torunuma iş; birincisi bu. İkincisi ne? Özellikle hekim milletvekillerinden "Hastane ücretlerini ödeyemedik, ücretleri azaltır mısınız?" Biraz önce bir hasta talebi geldi, bir özel hastanede -adını da vereyim, Memorial- 8 bin lira hesabı 4 bin liraya indirebilir miyiz talebiyle geldiler; demek ki özel hastaneden yararlanabilmenin birinci koşulu cebimizde paramızın olması.

Şimdi bu noktada birkaç soru sormak istiyorum Sayın Bakana ve sorudan önce de şunu söylemek istiyorum: Keşke burada Sağlık Bakanlığı dışında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da olsaydı. Politikaların Sağlık Bakanlığı tarafından belirlendiği, ücretlendirmenin ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapıldığı yani sağlığın finansmanının başka bir bakanlık tarafından yapıldığı bir sistem doğru bir sistem değildir.

Ben enfeksiyon hastalıkları uzmanıyım, bir üniversite hastanesinde öğretim üyesi olarak yıllarca çalıştım. Kronik hepatitler bizim bilgi ve ilgi alanlarımızda ve Türkiye'de 3 milyon hepatit B hastası var, Türkiye'de 1 milyon hepatit C hastası var. Biz hastalarımızı bilimsel olarak, sağlıkta bilimsel yollarla nasıl tedavi edeceğimizi elbette ki biliyoruz ancak tedavi edeceğimiz hastaları bir tarafımıza da sosyal güvenlik uygulama talimatını alarak tedavi etmek zorunda kalıyorduk. Neden? Geri ödeme sisteminden yararlanabilsinler diye. Çok sayıda arkadaşım dile getirdi hepatit C'de bugün tüm dünyada en etkin ve gerçekten sıfır tolerans olarak bilinen "Sofosbuvir" olarak bilinen ilaç ruhsatlandırıldığı hâlde 1 milyon hepatit C hastasının bu ilaçtan yararlanması neden ertelenmektedir Sayın Bakan? Bu konuda sizin bir hekim duyarlılığında olduğunuzu elbette ki biliyorum ama finansı sağlayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bu durumu, bu gerçekleri anlatacak uzmanlarımızı gönderemiyor muyuz veya onlara kendimizi dinletemiyor muyuz bunu sormak istiyorum.

Yine üniversite hastaneleri üçüncü basamak hastanelerdir. Buraya gelen hastalar sorun hastalardır, tedavileri güçlük arz eder. Üniversite hastanelerinde lütfen Sosyal Güvenlik Kurumunun paket ödeme sisteminden vazgeçelim. Sağlıkta paket olmaz. Sağlıkta ne gerekiyorsa o yapılır. Ne demek paket uygulama? "Şunları şunları yapabilirsin, şunları yaparsan hastaneye geri ödemem." diyor. Böyle bir şey olmaz ve doğru sağlık sistemi değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Usluer...

GAYE USLUER (Eskişehir) - Bitiriyorum, az kaldı Başkan.

Hastanelerde kadro yetersizliği nedeniyle taşeron sistem yerleşmiştir. Bakın, bir üniversite hastanesinde taşeron olarak alınan niteliksiz kişiler bugün beyin cerrahisi yoğun bakımında çalıştırılmakta, yarın anestezi bölümünde çalıştırılmaktadır. Hanginiz istersiniz annenize anestezi sırasında bir taşeron işçinin o alanda çalışmasını? Beyin cerrahi yoğun bakımında sağlık hizmetinin taşeron sistem tarafından verilmesini ister misiniz bunu sormak istiyorum ve son olarak Sayın Bakanım, Eskişehir'de 1 Kasım seçimleri öncesinde 1 Ekim 2015 tarihinde şehir hastanesinin temelini attınız Bakanımız Sayın Nabi Avcı'yla birlikte ve 1 Ekimden bugüne kadar aylar, günler geçti.

Bu noktada sizlere sormak istiyorum, şehir hastanesi Eskişehir'de bir seçim öncesi yatırımı olarak o arada hızla açıldı, bugün bu hizmetin karşılığında şehir hastanesi yapımı hangi aşamaya gelmiştir?

Çok teşekkür ediyorum.