Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
Konu | : | Tekirdağ Milletvekili Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Osmaniye Milletvekili Devlet Bahçeli, AK PARTİ Grup Başkanı Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz, AK PARTİ Grup Başkanvekili Tokat Milletvekili Özlem Zengin, AK PARTİ Grup Başkanvekili Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, AK PARTİ Grup Başkanvekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, AK PARTİ Grup Başkanvekili Çankırı Milletvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, AK PARTİ Grup Başkanvekili Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, MHP Grup Başkanvekili Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP Grup Başkanvekili Sakarya Milletvekili Muhammed Levent Bülbül, BBP Genel Başkanı Ankara Milletvekili Mustafa Destici ve 326 Milletvekilinin; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4779)(Devam) |
Dönemi | : | 27 |
Yasama Yılı | : | 6 |
Tarih | : | 24 .01.2023 |
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Çok teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli Komisyon üyelerimiz, hepinizi hürmetle selamlıyorum.
Katkı veren sivil toplum kuruluşlarımıza, buradaki değerli Bakan Yardımcımıza, Barolar Birliğine ve bütün akademi camiasına, kurumlarımızın temsilcilerine katkıları münasebetiyle de ben teşekkürlerimi sunuyorum.
İsteyen herkes kanaatlerini, görüşlerini ortaya koydular. Bu konuda kısaca şunu ifade etmek isterim: Biz 337 milletvekilimizin imzasıyla Anayasa Komisyonumuzun huzuruna getirdiğimiz ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun "Bu meseleyi kökünden çözelim." teklifi üzerine gündeme getirdiğimiz ve daha nitelikli bir kanunla, toplumsal bir uzlaşmayla toplumsal sözleşme olan Anayasa'nın iki maddesinde, başı açık ve başı örtülü bütün kadınların hak ve özgürlüklerini teminat altına almaya dönük bir teklif. İkinci olarak da toplumumuzun temeli olan ailemizin korunması ve evlilik birliğinin nasıl teşekkül edeceğinin net, sarih bir şekilde hukuki bir çerçeveye oturtulması ve çocuğun üstün yararının da gözetilmesini düzenleyen 41'inci maddeyle ilgili bir teklifte bulunuyoruz.
Bu teklifimiz samimi bir teklif, arka planda hiçbir farklılık arz etmeyen bir teklif. Biraz evvel, teklifin neler içerdiği net bir şekilde ortaya kondu, anlatıldı. Dolayısıyla, din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24'üncü maddede bugüne kadar anayasal anlamda herhangi bir düzenlemeye gerek kalmadığı ifade edilmekle beraber... Geçmişte uygulamada görülen zulümlerin tekrarlanmaması bakımından, fiilî olarak ve ilgili yönetmelik düzeyindeki düzenlemelerle, genelgelerle aşılmış, fiilî olarak da sorun olmaktan çıkarılmış bir meselenin özellikle muhalefetin, Sayın Kılıçdaroğlu'nun, aslında, âdeta yeni sorun alanları oluşturmaya dönük birtakım muhteviyatı olan bir teklifi gündeme getirmesi üzerine "Buyurun, eğer samimiyseniz biz sizin teklifiniz çerçevesinde anayasal düzenlemeyi ilanihaye bir sorun teşkil etmeyecek şekilde getiriyoruz; hep beraber bu teklife 'evet' diyelim, 400'ün üzerinde oyla kabul edelim, 400'ün üzerinde kabul edildiğinde de Sayın Cumhurbaşkanımız, yetkisi içerisinde olmakla beraber bunu referanduma götürmeyeceğini açık bir şekilde deklare etti. Dolayısıyla, herhangi bir problem kalmayacak; bundan daha tabii, doğal bir durum söz konusu değil..." Durum bu olmakla beraber, buradan siyasi rant elde etmeye ve kendi içlerindeki çelişkiyi, birtakım açmazları, kendi içerisindeki açmazları birtakım muhalefet partilerinin önceden kendi aralarında kurgulayarak "Bakın, şöyle adım atarsak ve 41'inci maddeyi kendi huzurumuzda hiç konuşturmazsak belki daha iyi bir siyasi netice elde edebiliriz." şeklindeki danışıklı dövüş içerisindeki mütalaalarının biraz evvel bir tiyatral gösteri çerçevesinde sergilendiğine şahit olduk. Dolayısıyla, burada, samimiyetsizliğin ve bu konuyu asla ve kata çözmeme iradesinin bir yansımasıydı biraz evvel muhalefetin tavrı; bunu kayda geçirmek istiyorum ve biz 24'üncü madde ile 41'inci maddede... Biraz evvel, değerli Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Anayasa Komisyonu üyemizin ifadelerinde net bir şekilde ortaya konduğu üzere, aile birliğinin, ailenin korunmasına, evlilik birliğinin nasıl teşekkül edeceğine dair, gerekçelerinde sarih olarak ifade edilen bu konuların toplumumuzun, milletimizin, devletimizin geleceği için de çok önemi haiz hususlar olduğunu ortaya koyuyoruz, aynen iştirak ediyoruz. Her iki konu da -biraz evvel sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin deklarasyonunda ortaya konduğu gibi- toplumsal bir taleptir, toplumun beklediği bir taleptir; buna hiç kimsenin bigâne kalması düşünülemez.
"Dinî inanç" ibaresi mevcut, şu andaki 24'üncü maddenin ilgili fıkralarında zaten yer almaktadır; oradan, efendim, bizim teklifimizden "dinî inanç" ibaresinin çıkartılmasını İYİ Parti ve CHP olarak teklif etmek aslında tam da bir tuzak yaklaşım olarak görülüyor. Millete, milletin inancına karşı bir kumpasın, bir kurgunun, siyasi istismarın ve bu konudaki tersine yorumlarla kendi yapmış olduklarını, efendim, bu konuda samimi adım atanların üzerine bırakarak yine bir istismar siyaseti yürütmenin bir yansıması olarak karşımıza çıkıyor.
OTURUM BAŞKANI ALİ ÖZKAYA - Teşekkür ediyorum.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Ben şunu söylüyorum: Muhalefetin bu konuda samimi ve iyi niyetli olup olmadığı ortaya çıkacaktır. Teklifimize destek verilmesi durumunda, 400'ün aşılması durumunda zaten her türlü kendi endişeleri de ortadan kalkacaktır.
OTURUM BAŞKANI ALİ ÖZKAYA - Sayın Akbaşoğlu, çok teşekkür ediyorum.
MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - O, kendi ellerindedir. Bu irade beyanlarını ortaya koymaları gerekir. Milletimiz de maşerî vicdanında bunun değerlendirmesini en güzel şekilde yapacaktır diyor, Komisyonu saygıyla selamlıyorum.