GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, değerli bürokratlar, basının değerli emekçileri, sivil toplum kuruluşlarının değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Elitaş, kapitalist bir düzende adaletten bahsedemeyiz -bunu siz de biliyorsunuz- kapitalist bir düzende kazananlar ve kaybedenler vardır. Değerli arkadaşlar, kapitalist düzende yüzde 1 kazanır, toplumun yüzde 5'i kazanır, geri kalanlar kaybeder.

(Uğultular)

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, herkes ayakta, ne oluyor ya?

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, bir sükuneti sağlayalım, hatibi...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Kapitalist düzenlerde dahi adaleti sağlamak için bir mekanizma vardır yani sosyal adaletin daha hâkim olduğu ülkelerde bir mekanizma vardır. Kazananlar ve kaybedenler arasındaki dengeyi sağlayacak mekanizma nedir Sayın Elitaş? Vergi mekanizmasıdır; çok kazanandan çok vergi alır, adaletli vergi alır, kazandığı kadar vergi alır ve sosyal politikalarla bunu yoksullara aktarır ve böylece adaleti sağlar.

Peki, Sayın Elitaş, ben size soruyorum: Siz, bu vergi affı yasasını niye getirdiniz, niçin getirdiniz? "Covid-19" deseniz, Covid-19'un üzerinden geçeli çok oldu. Başka sebepler... Bir "savaş" diyorsunuz, bilmem ne... Savaşın Türkiye'yi olumlu etkilediğine dair pek çok iddia var. Peki, ben size göstereyim, niye getirdiğinizin gerekçesi burada, bakın, bu tabloda; bu tablo neyi gösteriyor biliyor musunuz? Gayrisafi hasıladan patronların aldığı payı ve işçilerin aldığı payı gösteriyor; 2022 yılında patronların aldığı pay yüzde 40'tan yüzde 55'e yükselmiş, işçilerin aldığı pay 38'den 25'e düşmüş ve yine 2022 yılında patronların toplam servetten aldığı pay artmış Sayın Elitaş. Niye? Çünkü gayrimenkul fiyatları arttı, borsa değerleri arttı, şirket değerleri arttı, şirketler kârlarına kâr kattılar, bankalar kârını yüzde 500 artırdı, şirketler kârını yüzde 1.000 artırdı; e, siz ne diyorsunuz? "Bir dakika; ey patronlar, sen vergini ödemedin ya, vergini finansman aracı olarak kullandın ya, ben sana bir de af getireyim. Enflasyon yüzde 150, yüzde 200'ken yüzde 0'la vergi yapılandırması getiriyorum." diyorsunuz, sıfır sayılır, binde 9, peşin ödediğin takdirde binde 9. "Sıfıra yakın bir farkla gel arkadaş, vergini öde." diyorsunuz. Gelir ve servet eşitsizliğinin bu kadar yüksek olduğu bir ülkede vergi afları neye yol açar Sayın Elitaş? Bakın, OXFAM bir rapor açıkladı -okudunuz mu bilmiyorum- ne diyor biliyor musunuz? "Türkiye'de 13 kişinin serveti -13 kişi- toplumun yüzde 50'sinin servetinden daha fazla." diyor. Hadi buyur! "Toplumun yüzde 1'inin serveti yani patronların serveti geri kalan yüzde 90'ının servetinden daha fazla." diyor. Hadi buyur! Böyle bir ülkede, böyle bir ülkenin Meclisinde vicdanlı milletvekilleri varsa ne yapar? Patronların vergisini mi affeder yoksa patronlardan daha fazla vergi almaya bakıp, yoksullara, dar gelirlilere, işsizlere gelir transferi mi yapar?

Sayın Elitaş, vergi nasıl toplanır? Siz patronsunuz tabii, siz bilmezsiniz. Vergi nasıl toplanır? Ben, Gelir İdaresine soruyorum: Nasıl toplanır vergi arkadaşlar? Bir; toplumda yaratılan vergi ahlakıyla yaratılır değil mi? Vergi ahlakı. Yani Kuzey Avrupa ülkelerine gidin, bir insan vergi kaçırmayı düşünemez bile çünkü bir vergi ahlakı vardır, bu birinci esastır. Yaratılması gereken vergi ahlakıdır. Yani "Zenginden, kazanandan vergilerimizi alıyoruz, sosyal politikalara yatırıyoruz." denilerek bir şekilde vergi ahlakı oturmuştur, insanlar vergi kaçırmayı düşünmezler. Ama ikinci bir konu daha vardır: Demokratik ülkelerde, insanlar vergi idaresinden korkar bilir misiniz? Gidin; Amerika'da, Allah'tan korkmuyorsa bile bir Amerikan vatandaşı IRS'ten korkar bilir misiniz? Amerika'da inanan da vardır, inanmayan da vardır ama herkesin korktuğu bir kurum vardır; IRS, vergi mekanizması. Hiç kimse vergi kaçırmayı düşünemez çünkü IRS o vergi kaçıranı yakaladığında anasından emdiği sütü burnundan getirir. Avrupa'daki vergi mekanizmaları, insanlar o vergi mekanizmalarından korkar, sıkıysa vergi kaçırsın.

Ya, ben buradaki değerli vergi bürokratlarına, Maliye Bakanlığı bürokratlarına sorarım: Sizden korkan bir tane patron gördünüz mü ya? Bir tane patron gördünüz mü sizden korkan? Yok.

NİLGÜN ÖK (Denizli) - Niye korksunlar?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz olmasanız da hiçbir şey değişmeyecek, niye biliyor musunuz? Sayın Elitaş her yıl vergi affı getiriyor, son on yılda 8 tane vergi affı getirmiş. Vergini ödeme arkadaş, sıfır faizli bir kredi var -bankalardan kredi alamıyor millet- nerede? Sayın Elitaş sıfır faizli kredi veriyor. Ödeme vergini, enflasyon bir yılda yüzde 100, yüzde 150 olsun, bir yıl sonra getir, aynı paranı ver; e, ne güzel! Sıfır faizli kredi, yüzde 30, yüzde 40 faizle kredi almana gerek yok. Sayın Elitaş, bu mudur sağlayacağınız adalet?

Şimdi, diyorsunuz ki "Arkadaş, biz af getiriyoruz, herkese af getiriyoruz, 2 bin lira da yurttaşlarımıza af getiriyoruz." Ağızlarına bir parmak bal çalıyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Neyi affediyoruz, neyi affediyoruz?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Evet, o 2 bin lirayı yapmamız lazım, o 2 bin lirayı affetmemiz lazım ama Sayın Elitaş, öbür taraftan, siz heybedeki turpun büyüğünü anlatmıyorsunuz. Bak, yandaşlarınızın üst kurullara ödeyeceği milyarlarca liralık cezaları affettiğinizi anlatmıyorsunuz, yandaşlarınızın ödemediği milyarlarca liralık vergileri sıfır faizle ödeyeceklerini anlatmıyorsunuz.

Bakın, bu getireceğiniz vergi affı yasası neye yol açacak biliyor musunuz?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Başkanım, algı oluşturmaya çalışıyor...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Uğur Bey, size söz verdiğimde izah edersiniz, karşılıklı konuşmayalım, söz verdiğimde izah edersiniz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Zaten yok olmuş vergi ahlakını daha da fazla yok edecek, daha da fazla yok edecek vergi ahlakını.

Sayın Elitaş, bak, ne yapıyorsunuz biliyor musunuz?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Canlı yayın yapıyor ama söyledikleri, söylediği şeylerin hiçbiri doğru değil ya.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Başkanım, arkadaşlar bir beklesin.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Doğruyu söylemeye davet ediyorum sizi.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hakikatleri söyleyince rahatsız oluyorsunuz.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, sıra geldiğinde siz de görüşlerinizi ifade edin, her parti kendi görüşünü ifade ediyor.

Rica ediyorum...

Değerli arkadaşlar, sıra size geldiğinde...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Doğruyu söyle.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Yaşar Bey...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben size söyleyeyim mi? Siz bu yaptığınız uygulamalarla ne yapıyorsunuz biliyor musunuz? Dürüst olmaya çalışan mükellefleri dahi yoldan çıkarıyorsunuz, iddiayla söylüyorum. Dürüst kalmaya çalışan çok sayıda mükellef var ya, çoğunluğu da böyleydi, siz bozdunuz onların ahlakını; Sayın Vedat Demiröz bozdu, Sayın Elitaş bozdu ahlaklarını.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ne ayıp şey ya!

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Niye? Niye olduğunu söyleyeyim: Çünkü vergisini dürüst ödeyen yurttaşlarımızı keriz durumuna düşürüyorsunuz ya, keriz durumuna düşürüyorsunuz, keriz...

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, karşı olabilir insanlar bu düzenlemelere.

Rica ediyorum...

Değerli arkadaşlar, sıra geldiğinde fikrinizi ifade edin.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, sizin uygulamalarınızda her yıl bir vergi affı var, her yıl bir vergi affı var.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Herkes desteklemek zorunda değil, karşı olan olabilir.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ne oluyor biliyor musunuz, ne oluyor? Ne oluyor size söyleyeyim: Vergisini dürüst ödeyen yurttaşımıza öbür mükellef gidiyor ne diyor biliyor musunuz? "Ne ödüyorsun arkadaş ya, keriz misin sen? Nasıl olsa seçim geliyor, vergi affı çıkacak, sıfır faizli kredi var." Başka bir şey daha oluyor, ne oluyor biliyor musunuz? Diyelim ki adam -veya kadın- 100 milyon lira kazanmış, tamam mı. "Ya, sen 100 milyon lira bildirme, 1 milyon lira bildir. Niye 100 milyon lira bildireceksin ya? Keriz misin sen? Düşük bildir, kötü örnek oluyorsun." diyor. "Nasıl olsa Sayın Mustafa Elitaş seçime doğru matrah artırımı yasası getirecek. Sen 100 milyon lira kazanmışsın, bunu 1 milyon bildir. 1 milyonu 1 milyon 200 bin yaparsın ve vergiden yırtarsın." diyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sen çıraklık zamanını anlatıyorsun Sayın Paylan, şimdi öyle bir şey yok.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hadi, buyurun; hadi, buyurun. Oldu mu Sayın Elitaş? Oldu, dedikleri çıktı.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Aydemir, size söz vereceğim, o zaman cevap verirsiniz.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Dürüst yurttaşlarımızı yoldan çıkardınız ve getirdiğiniz yasayla da dürüst yurttaşlarımızı keriz durumuna düşürüp onları da yoldan çıkarıyorsunuz.

Değerli arkadaşlar, ya, şöyle bir adaleti kurt yapar mı ya: 2016'da Maliyeye 100 lira borcum var, bugünkü değeri kaç para? TÜİK'in rakamlarına göre bile 700 lira yani yurt içi ÜFE'ye göre, gecikme faizine göre değil. 2016'daki 100 lira bugün 700 lira eder. Ne diyor biliyor musun Sayın Elitaş? "103 lira ver yeter." diyor. Arkadaşlar, 2016'daki 100 lira, şimdiki 700 lira, "100 liraya 103 lira ver, yeter." diyor. Böyle bir adaleti kurt yapar mı ya? Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar?

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Öyle bir şey yok.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Böyle bir şey var, böyle bir şey var arkadaşlar.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yok öyle bir şey.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Yıllık yüzde 9." diyor, "Peşin ödersen yüzde 90'ını affedeceğim." diyor yani "Yıllık binde 9'la altı yıllık borcunu ödeyeceksin." diyor. Böyle bir adalet olur mu ya? Buna "evet" mi diyeceksiniz siz? Okumamışsınız Uğur Bey.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Kanun teklifini hazırlayanlardan birisi de benim, okumak değil hazırlayanlardan birisiyim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Evet! İyi çalışmamışsınız.

Bakın, değerli arkadaşlar -Sayın Elitaş beni dinlemiyor ama- yıllardır vergi affı yasalarını konuşuyoruz ve yıllardır her Maliye Bakanı "Bu son." dedi değil mi? Siz bu sıralarda oturmadınız mı? Sayın Unakıtan -tabii, o dönemde olan vekil yok burada- "Son vergi affı." dedi, Sayın Mehmet Şimşek her getirdiğinde "Son." dedi, Sayın Naci Ağbal her getirdiğinde "Son." dedi, şimdi de Sayın Nebati getirmiş "Bundan faydalanın, bu son." diyor.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Değerli arkadaşlar, not olarak verirsek Sayın Elitaş'a hatipleri dinlemesi bakımından.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Soruları cevaplamaya çalışıyorum.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Biliyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Size inanan bir mükellef var mı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Buyurun, toparlayın lütfen.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, Sayın Elitaş; bakın, size bir örnek daha vereceğim getirdiğiniz yasayla ilgili. Uğur Bey, siz de dinleyin. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez -ya, Sayın Elitaş- ne getirdiniz diyorum biliyor musunuz? Daha beyannamesi verilmemiş vergi dönemine af getirdiniz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Mesela?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 2022 yılının gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri verildi mi? Verilmedi.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Ona nasıl af getiriyor?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - 2022 yılıyla ilgili diyorsunuz ki: "Kasa affı getiriyorum ve stok affı getiriyorum." Bu neye yol açacak biliyor musunuz arkadaşlar? Bakın mali müşavirler burada, onların başı yanacak? Ne olacak biliyor musunuz? Ben kötü niyetli birisi olsam ne yaparım biliyor musunuz... Ben alaylı bir insanımdır, vergi ahlakı olmadığı zaman piyasada ne döndüğünü çok iyi bilirim, neler olduğunu. Ne yaparsınız biliyor musunuz: Kasanda diyelim ki paran gözükmüyor, tamam mı, yok. Kasa affına gir; efendim, istediğin gibi yaz 1 milyon, 5 milyon, 10 milyon kasana, yüzde 3'ü yaz bilançona, bir anda o paranı temize çıkardın, vergisini vermene gerek yok ki, yüzde 20, 30, 40. Başka bir şey; ne yaparsın biliyor musun: Stokunda diyelim ki 10 milyon, 20 milyon, 50 milyon liralık stok var, bunu yükle maliyetine, vergi vermeye gerek var mı? Yükle maliyetine... Değil mi, Uğur Bey iyi bilir bu işleri? "Maliyete yükle." diyecek. Niye? Çünkü mükellef gelecek Uğur Bey'e diyecek ki: "Bende stok var ya, bunu maliyete yükle, ne gerek var benim vergi vermeme." Yükleyecek, ondan sonra ne yapacak? Stok affıyla stokunu tekrar yerine koyacak. Arkadaşlar, böyle bir şey olabilir mi, daha bilançosu verilmemiş vergi dönemine af geldiği nerede görülmüş. Bilançosu verilmemiş, daha 2022 yılının kasası belli değil, Maliye bilmiyor... Maliye biliyor mu? Bilmiyor, daha beyanname yok, stoku verilmemiş. "İstediğin gibi stokta oyna, kasada oyna; vergi verme." diyorsunuz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Paylan, oyna da ne kadar vergi verdiğini gör.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz insanları Sayın Elitaş, vergi ahlaksızlığına itiyorsunuz. Böyle bir şey olabilir mi ya! Ya, bu maliye idaresi niye var? İnsanlara diyecek ki: "Matrah artırımıyla ben sana 3 kuruşluk bir artırış bildireyim." Ondan sonra da "Arkadaş, ne bildirirsen bildir, devam et yoluna." diyorsunuz.

Sayın Elitaş, memlekette iki kuyruk var farkında mısınız? Biri lüks araba kuyruğu, biri de ekmek kuyruğu. Bu sizin düzenlemeniz neyi getirir biliyor musun? Lüks araba kuyruklarını uzatır, aynı zamanda ucuz ekmek kuyruklarını da uzatır. İnsanları vergi ahlaksızlığına itiyorsunuz. Maliye idaremizi tamamen boşa çıkarıyorsunuz. Zaten maliye idaresinin hiçbir etkinliği yok, bitirdiniz. Ben bürokratları suçlamıyorum bu anlamda, sizi suçluyorum; sizin çıkardığınız yasalar yüzünden vergi ahlakı yok oldu ülkede, zaten olmayan vergi ahlakını tamamen yok ettiniz.

"Nereden buldun?" diye bir yasamız var mı arkadaşlar? Var mı "Nereden buldun?" diye bir yasamız?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yok.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Bakan Yardımcısı, size soruyorum: Var mı "Nereden buldun?" diye bir yasamız? İstediğin gibi oyna bilanço kalemlerinde Maliye ne diyor biliyor musun? "Ben seni incelemeyeceğim. Matrah artırımını yap, istersen 1 milyar, 10 milyar kazanmış ol; 10 milyon kazancını 11 milyon, 12 milyon yap; milyarlarca liralık gelirini incelemeyeceğim, servetini incelemeyeceğim." diyor.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Öyle bir şey demiyor, öyle bir şey yok.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya, tüyü bitmemiş yetimin hakkından bahsediyorsunuz, böyle bir şey olabilir mi değerli arkadaşlar, böyle bir şey olabilir mi? Bu yaptığınız uygulamalarla en çok mali müşavirleri zor durumda bırakacaksınız, iddiayla söylüyorum. Niye? Çünkü bu konuda baskıyla karşı karşıya kalacaklar, müteselsil sorumlular bir de maalesef. Çünkü onları bu baskıyla karşı karşıya bırakan mükellef değil, sizlersiniz. Bu çıkardığınız yasalar insanları kötü yola itiyor ve kötü yola iterken de mali müşavirleri de ateşin altına atıyorsunuz.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Ne baskısı olacak?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu, kabul edilemez, diyorum ya, matrah artırımı, stok affı, kasa affı. Daha bilanço verilmemiş, istendiği gibi buralarda oynanabilir. Bunlar üzerinden böyle işlemler yapılması baskısıyla, mobbingiyle karşı karşıya kalınacak.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Öyle yaparsa ne kadar vergi verecek biliyor musun?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, size söyleyeyim, "KDV'yle ilgili" diyeceksiniz.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Evet.

Vergi ne verecek?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - KDV'nin yarısını ödeyecek, ona da zaten indirilebilir KDV ekleyecek, bir şey değişmeyecek.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Tamamını ödüyor Sayın Paylan, tamamını ödüyor, yarısını değil.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, bakın, ne önerdiğimizi söyleyeyim.

BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Sayın Paylan, on beş dakika oldu, toparlarsanız sevinirim.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam.

Oturalım, bu vergi affı yasasını yeniden çalışalım, bir ara versin Başkan, çalışalım. Önerdiğimiz şu: Belli bir rakama kadar vergi affına sokalım yani küçük esnafları, KOBİ'leri koruyacak belli bir rakam, 50 bin lira olur, 100 bin lira olur, bunu tartışabiliriz, bu rakamlarda bir affa sokalım, yapılandırmasını yapalım ama büyük rakamları affa sokmayalım. Niye milyarlarca liralık cezaları affediyoruz ya? Niye servetine servet katmış patronların milyarlarca liralık vergisini affediyoruz Sayın Elitaş? Gelin, bir üst limit koyalım, diyelim ki: 100 bin liraya kadar olan vergilerde yapılandırmayı affa sokalım. Niye böyle yapıyorsunuz? Çünkü siz, patronlardan yanasınız, sizi çok iyi biliyoruz, üst kurul cezalarını niye affettiğinizi çok iyi biliyoruz, onların milyarlarca liralık cezasını affedeceksiniz.

Başka ne öneriyoruz biliyor musunuz? Gelin, vergi affı yasalarına son verecek bir mekanizma kuralım diyoruz, mekanizma kuralım. Bak, bir, ödemeyenler var -Uğur Bey, biliyorsunuz- yani kötü niyetli olarak ödemeyenler var, olduğu hâlde ödemeyenler, bir de ödeyemeyenler var.

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - "Biliyorsunuz." diyorsunuz ya, bilmiyorum, kayıtlara "Biliyorum." diye geçmesin, ben bilmiyorum.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Elitaş, bu yasa teklifinizle ödemeyenler ile ödeyemeyenleri ayırmamışsınız; gelin, ayıralım diyorum. Bunu nasıl ayırırız? Bir mekanizma kuralım, özerk bir vergi ombudsmanlığı mekanizmasını kuralım. Zor durumda olan bütün yurttaşlarımız gitsin o mekanizmaya başvursunlar, vergileri yapılandırılsın ama o mekanizma "Sen zor durumda değilsin arkadaş, senin evin var, tarlan var, hanın var, hamamın var, servetin var, yurt dışında servetin var." diyorsa onun vergisini yapılandırmasın, tam tersine çanına ot tıksın; böyle bir düzenleme yapalım. Siz, ödemeyenler ile ödeyemeyenleri ayırmıyorsunuz ama vicdanlı bir Meclisin milletvekilleri ne yapar? Ödemeyenler ile ödeyemeyenleri ayırır. Biz bunu yapalım diyoruz.

Değerli arkadaşlar, ödeyenleri "keriz" durumuna düşüren, vergi ahlakını ve vergi barışını bozan, toplumsal adaleti bozan bu düzenlemeye karşı çıkma çağrısını yapıyorum; gelin, birlikte çalışalım, adaletli bir vergi yapılandırması yapalım diyorum.

Saygılar sunarım.