GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu'na eklenen 3'üncü maddede yer alan kırsal mahalle ve kırsal yerleşik alan uygulamalarına ilişkin bir açıklığa ihtiyaç var. 6360 sayılı Yasa'yla daha sonra Türkiye'de büyükşehir belediye sayısı 14'ten 30'a çıkarıldı. Bunlar içinde farklı özellikler gösteren büyükşehir belediyeleri var. Şimdi, örnek verecek olursak Erzurum merkezden Tekman'ın bir köyü iki saat uzaklıkta ve kırsal bir yerleşim yeri, hayvancılıkla geçiniyor ama Muğla'nın Fethiye ilçesinin bir yerleşiminde, bir köyünde bin tane villa var, her villa 1 milyon dolara satılıyor ve biz buna da "köy statüsünde" işlemi yapıyoruz. Şimdi, bu konuyla ilgili yasa koyucunun bir açıklık getirmesine ihtiyaç var. Değerli Başkanım, bunu doğru bir biçimde düzenleyemezsek o zaman yasa 2022 yılından 2025 yılına kadar da benzer statüdeki, 6360 sayılı Yasa'yla mahalleye dönüşmüş olan bütün kırsal yerleşim yerlerinde, ister villa olsun, ister otel olsun, ister turistik işletme olsun, bunlarla ilgili bir istisna getiriyor. Peki, bunun sıkıntısını kim yaşayacak? Bunun sıkıntısını hazine yaşayacak. Niye? Gelirini elde edemeyen belediye, emlak vergilerini toplayamayan belediye vergilerini ödemeyecek, sigorta primlerini yatırmayacak. Sonuçta, gene devletin alması gereken vergiler ya da sigorta primleri tahsil edilemediği için de hazinenin üzerinde bir yük olarak ortaya çıkacak. O nedenle, burada, 30 tane büyükşehir belediyesini tanımlarken yasa koyucu, bu belediyelerin bulundukları alanda yaptıkları hizmetler ile bu belediyelerin mücavir alanlarının, köy yerleşik yerlerinin kırsal mahalleye dönüşmesi ya da yerleşik alana dönüşmesi yani buralardan imar planı geçirilmesi ve imar uygulaması görmesi durumunda oluşacak olan hizmetlerden yararlanan insanların da mutlaka yasanın kapsamı içine giriyor olmasını anlamak mümkün değil. Burada içme suyu hizmeti vereceksiniz, kanalizasyon hizmeti ya da vidanjörle atık suyu toplayacaksınız, bunlarla ilgili dörtte 1 su bedeli tahsil edeceksiniz; yol yapacaksınız asfalt yapacaksınız, bütün hizmetlerden yararlanacaklar ve en üst seviyede bir rant elde edilecek ama vergiden muaf tutulacak; yasa koyucunun öngördüğü bu değil. Burada, teklifle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının getirdiği düzenlemedeki amacın mahalle statüsüne döndüğü için nüfusu hızla azalan tarım ve hayvancılıktan, balıkçılıktan uzaklaşan köylü ve tarım kesimini korumaya dönük olması gerekir. Eğer bunu biz uygulayamazsak, özellikle sahil yörelerinde ve turistik bölgelerdeki ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci villa sahiplerini koruyacak bir hâle getirirsek yasa koyucunun amacının hasıl olmayacağını düşünüyorum.

Teşekkür ederim.