MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Peki, efendim.

3'üncü maddesinde kanunun yayınlandığı tarih itibarıyla dava açma süresi geçmemiş olan veya dava açılmış olup henüz karar verilmemiş bulunan ya da verilen kararlar istinaf, itiraz veya temyiz aşamasında ya da karar düzeltme safhasında olan ikmalen, resen veya idarece tarh edilen vergi ve kesilen vergi cezaları, gümrük vergisi tahakkukları ile gümrük yükümlülüğüyle ilgili idari para cezası, vergi dairelerince takip edilen idari para cezaları ile ecrimisiller, alacakların ne şekilde yapılanacağı düzenleniyor. Maddede alacağa ilişkin ihtilafın bulunduğu safha ele alınarak indirimli ödemeler öngörülüyor. İhtilaf vergi mahkemesinde henüz karara bağlanılmamış ise alacak aslının yüzde 50'si ödenecek, yüzde 50'si silinecek. Yani bir tutanak tutulmuş, vergi mahkemesine gidilmiş, herhangi bir karar ortaya çıkmamış, vergi idaresi de kazanabilir mükellef de kazanabilir. "Gel, davaya devam etmeyelim, yüzde 50'sini öde, ben de yüzde 50'den vazgeçeyim, barışalım." diyor. Gecikme faizi yerine yurt içi ÜFE oranı yapılıyor. Biliyorsunuz, 1 Kasım 2016 öncesi TÜİK'in açıkladığı, 1 Kasım 2016 sonrası da 0,75 oranla değerlendirilecek, yapılacak kısım.

Vergi aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarının tamamının tahsilinden vazgeçiliyor bu çerçevede. İhtilaf Danıştay veya bölge idare mahkemesinde ise verilen en son karara bakılacak. Eğer mahkeme en son kararda mükellefi haklı bulduysa, mahkeme kararında mükellef haklı bulduysa bunun bir üst aşaması var. Vergi idaresi diyor ki: "Bir üst aşamaya gitmemek için bunun, yazdığım aslın yüzde 10'unu öde, yüzde 90'ından vazgeçeyim."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Mükellef "Tamam, ben bunun yüzde 10'unu ödüyorum, bundan sonraki kısımları takip etmiyorum." derse o zaman yüzde 90'ından vazgeçilmiş olacak, vazgeçmediği takdirde dava sonuçlarına katlanmış olacak.

"Tasdik edilen en son karar mükellef aleyhine ise tasdik kararıyla birlikte tasdik edilen alacak aslının tamamının yani birinci derece mahkemesi vergi idaresinin yaptığı incelemeyi ve sonuçlarını, tahakkuklarını onadığı takdirde vergi alacağının aslının tamamını, terkin edilen kısmın da yüzde 10'unu ödemek kaydıyla bu işlemden vazgeçiliyor." diyor.

Usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları ile iştirak fiili nedeniyle kesilen cezaların yargı aşamaları da dikkate alınarak yüzde 10 ila yüzde 50'nin ödenmesi öngörülüyor. En son kararın bozma kararı olması hâlinde ise vergi mahkemesinde görüşülmekte olan vergiler için öngörülmüş kurallar geçerli olacak, vergi aslının yüzde 50'si ödenecek.

Gümrük vergileri için de aynı kurallar geçerli olacak. Tahsili öngörülen tutarın azami hattı yüzde 30 olarak belirlenmiş durumda. İdari para cezaları ve ecrimisiller vergilerde olduğu gibi, ihtilafın bulunduğu safhaya göre alacak asıllarının yüzde 10'u ile yüzde 100'ü, feri alacakları yerine güncelleme yurt içi ÜFE oranı esas alınarak hesaplanacak tutarın ödenmesi şartıyla kalan alacak aslının ve bu alacağa ilişkin feri alacakların tahsilinden vazgeçilecek.

Bir de yeni bir müessese, pişmanlık talebi veya izaha davet kapsamında ya da kendiliğinden verilen beyannameler üzerine kesilen cezalardan dava açma süresi geçmemiş olanlar bu madde kapsamına girmektedir.

Etki analiziyle ilgili kısımda da dava sayısı vergi daireleri için 215.511, ihtilaf konusu vergi ve ceza tutarı 181,2 milyar lira civarındadır. Yapılandırma kapsamına giren borçlara yönelik başvuru süreci tamamlanmadan tahsil edilecek ve vazgeçilen alacak tutarına yönelik tahmin yapılamamaktadır.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.