| Komisyon Adı | : | (10 / 6598, 6599, 6600, 6601, 6602, 6603, 6604, 6605) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | KESK ESM Sendikası Genel Başkanı Cemalettin Sağtekin?in ve ESM Sendikası Madencilik Komisyonu Başkanı Mehmet Torun?un yaptıkları sunumlara ilişkin görüşme |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 01 .02.2023 |
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Sayın Başkanım, çok değerli sendika başkanları; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tutanaklara geçsin diye söylemek istiyorum, 11'inci toplantıyı yapıyoruz ve işin başında amacımız şu... 42 şehidimiz var, elbette ki buradaki maden kazasıyla ilgili -Türkiye Cumhuriyeti devleti, hukuk devleti-hukuk bunun kararını verecek ama bizim amacımız -iktidarı muhalefeti hiç fark etmez, öncelikle bize atfen söylendiği için söylüyorum- iktidar partisi milletvekillerinin de düşüncesi şu: Bu kazaların tekrarlanmaması ve bu kazalara sebep olanların da hukuk önünde cezası neyse hesap vermesi. Bu, bizim hem insani hem İslami görevimizdir. Allah'a hesap vereceğiz. 42 şehit var, ailelerini ziyaret ettik, yavruları var, yetimleri var, biz bunları görmezden gelemeyiz. Kaldı ki hiçbir şeyin saklı kalmaması için de burada söylüyorum: Bütün davetlerimizi insanların siyasi görüş yapılarına göre değil -bunu da yapabilirdik ama- konusunda uzman hocalarımızın, profesörlerimizin, akademisyenlerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın... Birbirimizi kandırmaya gerek yok, herkes bulunduğu konumu biliyor, herkes herkesin siyasi görüşünü biliyor. Ama biz bunları hiç ayrım yapmadan, ötekileştirmeden buraya davet ettik ve burada da biz bu başkanların, sivil toplum kuruluşlarının da... Bu kaza dili... Objektif değerlendirmelerini isteriz.
Özgürlükten bahsetti Sayın Başkan. Bu çatı altına gelebilmek için, millet iradesini temsil eden milletvekillerinin burada konuşmak için nerelerden geçtiğini herkes biliyor. Ama biz sivil toplum kuruluşlarımıza değer vererek bu kutsal çatı altında, bu Gazi Mecliste onları dinliyoruz, onlara değer verdiğimizi gösteriyoruz. Orada nasıl eleştiriler yapıldığını biz anlıyoruz, onları anlayacak güçteyiz. Bazen ideolojik düşüncelerini -sözümün başında da söyledim- yansıtıyorlar; bunlar da var. Ama eleştiri yaparken, liyakatle ilgili değerlendirmelerimizi yaparken kendimize de kendi öz eleştirilerimizi yapmak zorundayız. Burada sunum yapanlarla aynı okul mezunlarıyız, birisi Sayın Genel Başkan benim okul arkadaşımdır. Bu mücadeleyi verirken, çalışırken, işçi haklarını, memur haklarını söylerken herkesin de taşın altına elini değil, gövdesini koyması lazım, gövdesini. Yani biz burada bunların hepsini dinledik, bütün herkesi dinledik. Ama şunda değiliz biz: Yani illa birilerinin iddiasına da katılmak zorunda da değiliz, herkes kendine göre düşüncelerini söyler, çalışır, iddialarını ortaya koyar ama sonuçta da mahkeme karar verecek. Biz mahkeme değiliz; biz Türkiye Büyük Millet Meclisi araştırma komisyonuyuz, buradan aldığımız bütün değerlendirmelerden sonra raporumuzu yazar, Türkiye Büyük Millet Meclisine, yüce makama arz ederiz, ondan sonraki çalışmalara da yine millet adına devam ederiz. Yani şunu söylemek isterim: Ayrım yapmadığımızı, bu konunun açıkça, açık yüreklilikle aydınlatılmasında gerekli olan ne varsa açık ve şeffaf şekilde ortaya koyduğumuzu, sendikalara da -bize yakın olanlara teşekkür- diğerlerini zora sokacak sorular da sormadığımızı, sunumlarını beğenmediklerimizi de açıkça burada, bu çatı altında eleştirdiğimizi de buradan ifade etmek isterim.
Evet, ben tekrar, sunum yapan Sayın Başkanlara teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, size de teşekkür ediyorum söz verdiğiniz için.