| Komisyon Adı | : | (10 / 6598, 6599, 6600, 6601, 6602, 6603, 6604, 6605) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | ENERJİ BİR-SEN, ESM Sendikası ve TÜRK ENERJİ-SEN temsilcilerinin yaptıkları sunumlara ilişkin görüşme |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 01 .02.2023 |
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Sayın Başkan, şimdi, burada ısrarla "Ocaklarla ilgili bir bilirkişi görüşü alalım." diyorum, sanki böyle bir şey hiç söylenmemiş gibi, tekrar dönüyorsunuz, bir sürü açıklama yapıyorsunuz ve TTK'den bazı belgeleri bize vermesini, bazı değerlendirmeler istiyorsunuz. Bakın, bu ülkede iş cinayetleri -ki biz ona "katliam" diyoruz- yaşanıyor, yıllardır yaşanıyor ve her gün en az 6 işçi de iş cinayetinde yaşamını yitiriyor. Öyle değil mi? Şimdi, burada bir yaklaşım sorunu, temelde bir yaklaşım yanlışlığı olduğu için bu iş cinayetleri yaşanıyor. Siz, burada cümlelerin başına "İslami" ve "bilimsel" diyerek, yaklaşarak sorunu çözmüş olmuyorsunuz; İslami olmayan ülkeler, gelişmiş ülkeler bu sorunu çözmüşler ama burada, başına ne koyarsak koyalım, cümleleri nasıl inşa edersek, nasıl kurarsak kuralım, temeline inmezsek eğer, temelini sorgulamazsak bu işin önünü alamayız, bu Komisyon hiçbir işe yaramaz. Bu Komisyondan kime bahsetsem şunu söylüyor: "Geçin onu, komisyonla bu iş olmaz." Neden? Çünkü burada gerçek bir sorgulama yapmıyoruz. Sorgulamamız gereken şey sistemin ta kendisi. Bakın, Soma katliamında, Soma davasına bakan hâkim karar duruşmasına on sekiz gün kala davadan çekildi ve orada bazı değişiklikler oldu, değil mi? Hâkimler değiştirildi ya. Yani Soma katliamının failleri ceza almasın, daha az ceza alsın diye burada hukuka müdahale edildi. Şimdi, biz burada bazı şeylere böylesine derinlemesine girmeye çalıştığımızda neden çok konuştuğumuz iddia ediliyor? Neden gereksiz ithamlarda bulunduğumuz yönünde hem vücut diliyle hem de cümleler kuruluyor bizim konuşmalarımızdan sonra, buraya yönelik bunu değersizleştirmeye yönelik, bu "Daha derine inelim." çağrısını hafifletici şeyler söyleniyor?
Şimdi, az konuşalım, kısa konuşalım diyoruz ama bir uyum da sağlanmıyor burada.
Otuz yılda meydana gelen büyük maden kazaları var. Bakın, sadece AKP dönemini de saymıyorum, öncesi de var yani Zonguldak Armutçuk'tan başlıyor, geliyor bu tarafa doğru. Hangisinde temeline inilmiş bu iş cinayetlerinin, maden cinayetlerinin ve hangisinde gerçek failler, sorumlular bulunmuş? Ne Enerji Bakanlığı ne Çalışma Bakanlığı ne siyasetin buradaki rolü, izlediği yol ne cezasızlık politikası sorgulandı. Öyle değil mi yani biz burada boşuna mı konuşuyoruz? Çok eski şeyler ama bakın, Türkiye-Çin-ABD kıyaslaması var, taş kömürü maden kazaları kıyaslaması var elimde. Mesela, milyon ton taş kömürü üretimi başına düşen ölüm sayısı, 2000 yılında Türkiye'de 7, Çin'de 4, Amerika Birleşik Devletleri'nde 0,03 -hepsini saymayayım, en sondaki rakama geleyim- 2008'de Türkiye'de 7,22, Çin'de 1,27, Amerika Birleşik Devletleri'nde 0,02. Ya, bu hiç mi inmez, hiçbir katliamdan da mı ders çıkarılmıyor? Çıkarmıyoruz işte, burada da çıkarmıyoruz, bunu söylemek istiyorum. Yani neden burada yaptığım öneri sanki hiç yapılmamış gibi herkes sessizliğe bürünüyor, sanki bir çeşit mobbingle karşılaşıyorum. Söylediğim şey basit değil mi? Basit. Diyorum ki: Bu madene, ocağa inip inmeyeceğimiz bir bağımsız bilirkişi heyetine soralım. Onlar ne gerekiyorsa alırlar. Benim önüme bu rakamlar gelse de benim gidip soracağım kişiler uzmanlar, işte, bugün buraya gelen bazı sendikacılara ya da maden mühendisleri odasından bilirkişilere ya da başka hocalarımıza gideceğim, onlardan öğreneceğim yani burada herkesin buna hâkim olması da mümkün değil. Lütfen, önerilerimize dair dönüp dönüp TTK'den bilgi istemeyelim. Bu arkadaşlarımız için de çok üzücü, ben üzülüyorum onlar adına da çünkü benim TTK'ye yönelik görüşlerim, bu bilirkişi ön raporundan farklı değil ama onlar bana açıklama yaptığında ister istemez itham etmek zorunda kalıyorum, ister istemez eleştirmek zorunda kalıyorum ve böyle bir diyalog da çok üzücü oluyor, yıpratıcı oluyor.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, buradaki uzmanlar birçok tavsiyeyle, birçok partinin ortak tavsiyesiyle beraber seçildi. O hocalarımızla görüşmeyi hiç denediniz mi?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ne bakımdan soruyorsunuz bunu?
BAŞKAN TANER YILDIZ - Şu anda bilirkişiyle alakalı dediğiniz sorunuza cevaben söylüyorum. Burada profesörler var...
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Benim görüşmem değil, bu heyetin oradan bilgi almasını istiyorum...
BAŞKAN TANER YILDIZ - Biz uzmanlarımıza söyleyelim...
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - ...çünkü ben görüştüğümde o da başka türlü değerlendirilecek burada.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Yok.
Şimdi, mesela, biz yeri geldi, yıllarını, kırk yılını vermiş Nevzat Bey'e "Bu böyle midir?" diye sorduk, profesör hocalarımıza sorduk, akademisyenlerimize sorduk.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Buraya çağırıp soralım.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Buradalar zaten, buradalar.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ben isim önereyim, buraya çağırıp soralım.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Şöyle, her zaman soralım.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Bir saniye...
BAŞKAN TANER YILDIZ - Şimdi, Serpil Hanım, ben şöyle bir havayı doğru bulmuyorum: "Siz bir şeyi açığa çıkarmak istiyorsunuz, buradaki bazı kişiler de onu kapatmaya çalışıyor." Bu itham, bu bir zan.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Hayır, ben böyle soyut bir şeyi söylemedim, somut bir şey söyledim.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Ha, tamam o zaman, pardon, yanlış anladım.
O zaman şöyle...
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - TTK'ye sormamalıyız dedim çünkü TTK ön bilirkişi raporuna göre birçok konudan aslında sorumlu tutulan bir kurumdur.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Tamam, çok güzel, çok güzel, bu anladığım doğru değilse işimiz çok kolay, şöyle çok kolay...
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Tabii ki ama bir dakika, özür dilerim...
Şimdi, bir şeyleri de birbirine karıştırmayalım. Başından beri sunumlarımızı yaparken biz sizin bu Komisyonun başında olmanızın getirdiği sakıncalardan bahsettik. TTK Genel Müdürünün daha önceden maden katliamlarına bulaşmış bir kişiden atanmış olmasını eleştirdik, bütün bunlara dair görüşlerimiz baki tabii ki, bu ayrı bir konu.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Tamam yani biz saygıyla karşılıyoruz dedik.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - İşleyişe dair söylüyorsunuz...
BAŞKAN TANER YILDIZ - Siz bunu anlattınız, biz saygıyla karşılıyoruz dedik ama bir yandan işimize bakacağız.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Tamam.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Şimdi, biz uzmanlarla önümüzdeki hafta toplantı yapacağız, bizim buradaki 21 uzmanımızla; içinde hukukçu var, teknik var, akademisyen var, farklı konularda tavsiyeyle beraber seçilmiş arkadaşlar var. Bütün bunların hepsini orada tekrar gündeme getirelim, konuşalım, tatmin olmadığımız bir şey varsa gidelim "Ha, bir dakika, bunu kimden öğreniriz? Ahmet Bey'den, Ayşe Hanım'dan öğreniriz." Onu da soralım.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Peki.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Yani burada ben kendimi sevdirmek için uğraşmıyorum da siz Başkanı değiştirmek istiyorsunuz, saygıyla karşılıyorum dedim. Meclis tarafından böyle bir tasarruf kullanılmış, seçildi. Siz şimdiye kadar size davranışlarımda veya bir başka AK PARTİ'li, MHP'li arkadaşıma davranışımda size yanlı bir şey gördünüz mü? Otuz beş dakika, kırk dakika söz isteyen arkadaşımız oldu, sözünü aldı. Bir başka arkadaşım beş dakika istedi o da aldı. Yani şunu söylemek istiyorum: Siz, herhangi bir şeyi anlatırken "Bir dakika, o kısmını anlatmayın ya, o kısmı çok 'top secret' çok gizli bir şey..."
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ya, zaten onu yapamazsınız Başkan çünkü biz burada iradeyiz, biz burada sizin...
BAŞKAN TANER YILDIZ - E, tamam yani ne güzel, ne güzel.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ama biz gerekli yerlerde eleştirilerimizi yapıyoruz. Şu anda benim yaptığım şey de buna yönelik, buna yönelik.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Serpil Hanım, hangi cümlede geri kaldınız?
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - E, tamam, biz size "Bizi konuşturmuyorsunuz, kendimizi ifade edemiyoruz." demiyoruz.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Tamam, çok güzel.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Biz her koşulda kendimizi ifade ediyoruz.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Çok güzel.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ama siz önerilerimizi değerlendirmediniz yani benim şu önerimi değerlendirmediniz, onu söyledim.
BAŞKAN TANER YILDIZ - Ama bakın, söyledim işte. Siz hemen yanımızda bulunan bununla alakalı 21 uzmanı, kendisiyle alakalı seçilmiş uzmanları, Hacettepeden, ODTÜ'den, farklı üniversitelerden, Konya'dan farklı uzmanlarımız burada var.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Ben bir şey söyleyebilir miyim?
BAŞKAN TANER YILDIZ - Biz önümüzdeki hafta çarşamba günü bir toplantı ihdas edelim, bunları hem uzmanların hazırlayacağı raporla alakalı, Komisyon raporumuzla alakalı görüşlerimizi belirtelim hem de bu soruları soralım. Ondan sonra diyelim ki: "Bir dakika, şu 5 sorunun 2'sinin cevabını almadık, onları da şöyle bir şeyden alalım."
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Tamam.
Bu raporda yer almayacak, bu Komisyonla böyle uzun çalışması olmayan bir iş müfettişi davet edebilir miyim buraya? Uzman...
BAŞKAN TANER YILDIZ - Yani iş müfettişiyle alakalı, burada iş müfettişleri var, var işte. Onlardan cevap alamazsak onu davet ederiz.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Peki.
Teşekkürler.