KOMİSYON KONUŞMASI

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, hepinize kolaylıklar diliyorum. Tabii, başkanlık sistemine geçtiğimiz günden bu yana özellikle bu Parlamentoda nitelikli yasalar yapamıyoruz. Yine, bugün de gelen teklifte de nitelikli bir yasanın olmayacağı açık. Şu anda bu teklif mevcut hâliyle kanunlaşırsa birçok alanda farklı meslek gruplarında, hayatın farklı kesimlerinde yaşayan vatandaşlarda yeni mağduriyetler yaratacak; bunun başında, meslektaşlarım olan avukatların durumuna ilişkin birkaç hususu belirtmek istiyorum. Özellikle avukatlar bu yasayla birlikte büyük bir hak kaybına uğrayacaklar. Zaten iktidarınız avukatları hiçbir zaman sevmedi, önce barolarını böldü, sonra avukatlara ilişkin bu Parlamentoda çıkarılan son yasalara baktığımızda avukatların haklarının büyük bir kısmının gasbedildiğini de görüyoruz. Burada da yine avukatlarla ilgili ciddi bir sorun çıkacak ve avukatlar mağdur olacak. Hepiniz çok iyi hatırlarsınız, özellikle 8/6/2022 tarihinde yani 11/6/2022 tarihinde kanunlaşan bir yasa geçmişti burada. Avukatların, özellikle stajyer avukatların sigortalı bir işte çalışma zorunluluğunu ortadan kaldırdık. Şu anda, mevcut yasaya göre, herhangi bir stajyer herhangi bir sigortalı işte çalıştığı hâlde avukatlığını yapabiliyor, stajını yapabiliyor. Ancak bu kanun çıkmadan önceki dönemlerde yürürlükte olan 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'na göre avukatlar staj yaparken hiçbir şekilde sigortalı bir işte çalışmıyorlardı. Dolayısıyla, yasa koyucunun son iradesine baktığımızda önceki düzenlemenin de yanlış olduğu gerçeği ortaya çıkıyor. Bu durumda, özellikle 8/9/1999 tarihinden önce avukatlık stajını yapan, altı ayını mahkeme nezdinde, altı ayını avukatlık nezdinde yapan stajyer avukatlar bu EYT'den bir şekilde yararlanamayacaklar ve bu şekilde büyük bir mağduriyet yaşayacaklar. Bu hususun dikkate alınması ve bu şekilde bir yasal çalışmanın da yapılması aciliyet arz etmektedir. Yine -avukatlarla ilgili- gerçekten, avukatlar kamu mesleğini ifa ediyorlar yasa gereği. Özellikle, 1/10/2008 tarihinden önce topluluk sigortasına tabiydi, biz de o tarihlerde bu sigortaya tabiydik, 4/a kapsamında çalışmak zorunluluğumuz vardı. Bir avukatın mesleğini icra ederken başka bir şansı yoktu, kanun gereği 4/a kapsamdaydı. Daha sonra, yine, sizin iktidarınız döneminde 1/10/2008 tarihinde yeni bir yasa çıkarıldı, avukatlar 4/b kapsamına, BAĞ-KUR kapsamına alındılar. Şimdi, bu düzenleme bu şekliyle geçtiğinde, düşünün, 4/a kapsamında çalışan avukatlar 5000 gün primle emekli olacaklar; 1/10/2008 tarihinden sonra 4/b kapsamında çalışan avukatlar da 9000 prim yatırma zorunluluğuyla karşı karşıya kalacaklar. Bu, hem avukatlar arasında hem çalışma hayatında, hem çalışma barışı anlamında da ciddi bir sıkıntı yaratacaktır. Yani bu düzenleme getirilirken özel kanundaki bu düzenlemelerin de dikkate alınması gerekiyordu, bu kanuna geçici maddelerin eklenmesi gerekiyordu. Bu eksiklik Komisyonda mutlaka giderilmeli, aksi takdirde yeni mağduriyetler çıkacaktır.

Bunun dışında, Sayın Başkan, özellikle, 1999 depremi Türkiye'nin bir gerçeği. Türkiye'de 1999 depremi öncesi yani özellikle "EYT" olarak kabul ettiğimiz, 8 Eylül 1999 tarihinden önce ataması yapılıp ama daha sonra deprem nedeniyle işe başlatılamayan yaklaşık 35 bin-40 bin öğretmen var. Şimdi, bu öğretmenlerin durumu ne olacak? Bu yasa bu şekilde geçerse... Aslında devlet atama kararnamesini çıkarmış, aslında bunlar devlet memuru olmuşlar ancak ne yapamamışlar? Fiilen gidip işe başlamamışlar. Şimdi, bu öğretmenlerimizin durumu ne olacak? Bu tür istisnai durumların da göz önünde bulundurulması gerekiyordu. Yine, kanun teklifine baktığımızda, bu şekilde büyük bir mağdur kitlesinin oluşacağı kesin, bu hususların dikkate alınması gerekiyordu.

Teklifin tümü üzerinde özellikle Sayın Veli Ağbaba ve Cumhuriyet Halk Partisinin sözcüleri gerekli itirazları yaptılar, ben de tekrara girmemek adına bu iki hususu belirttim. Yasanın özellikle tüm EYT'lilere hayırlı olmasını diliyorum.

Sizlere de teşekkür ediyorum.