| Komisyon Adı | : | ÇEVRE KOMİSYONU |
| Konu | : | Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker ve Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz ile 203 Milletvekilinin Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4972) (Tali Komisyon) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 07 .03.2023 |
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Evet, teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Değerli arkadaşlar, kıymetli milletvekili arkadaşlarımız, kurumlarımızın değerli bürokratları; Selahattin Bey ve diğer milletvekili arkadaşlarımızla birlikte vermiş olduğunuz kanun teklifi hakkında genel bir bilgi aktarmak istiyorum.
Öncelikle, kanun teklifi tarımla ilgili maddeler içeriyor ve aynı zamanda ormanla ilgili maddeler içeriyor. Tarımla ilgili konuları Selahattin Bey ağırlıklı olarak o ifade edecekler, ben ormanla ilgili olan konuları sizlerle paylaşmak istiyorum. Neler getiriyor, değişikliklerde neler var?
Tabii, burada, özellikle arazide karşılaşılan, bölgelerimizde karşılaşılan birçok problemli, sıkıntılı konular vardı. Onların düzeltilmesi ve günün şartlarına uygun hâle getirilmesine yönelik genel olarak düzenlemeler var. Bunlardan özellikle mesela orman alanlarına dökülen inşaat atıkları, molozlarla ilgili verilen cezalardaki düşüklük nedeniyle uygulamada ciddi sıkıntılar yaşanıyordu. Bununla ilgili yeni bir düzenleme getiriliyor ve ormanların korunmasına yönelik olarak ilave bir madde olarak ekleniyor. Özellikle bu mesele bizim bölgelerde çok yaşanmaktadır. İstanbul tarafındaki hafriyatların, inşaat atıklarının, özellikle işte Kocaeli tarafındaki orman alanlarına kaçak dökümleriyle ilgili, onun önüne geçilmesiyle ilgili bir düzenleme var.
Yine, orman alanlarında madenciliğe izin verilmiş olan alanların daha sonradan ağaçlandırılması için, bu bozulmuş olan alanlara atık dökülmesiyle ilgili genelde belediyelerin talebi olması hâlinde belediyelere veriliyordu, eğer belediyelerin ihtiyacı bu anlamda yoksa bunu bakanlık kendisi de dışarıya ihale edebilecek. Bununla ilgili bir düzenleme var.
Yine, orman alanlarına yapılan kaçak yapılarla ilgili orman idareleri direkt müdahale edemiyordu ve bu anlamda büyük sıkıntılar, problemler yaşanıyordu, bir sürü yasal prosedürler vardı, onlar tamamlanıncaya kadar binalar da tesis de yapılmış, bitmiş oluyordu. Şimdi, bu yapılan düzenlemede orman alanında kaçak bir yapılaşma varsa anında orman idaresi ona müdahale edecek, anında yıkabilecek, eğer bitmişse ona el koyup kendi ihtiyacı varsa kullanabilecek şeklinde düzenlemeler var.
Yine, özellikle ormanlarda yapılacak kesimlerle ilgili, nakliyelerle ilgili bir damgalama uygulaması vardı. Bunun da günün teknolojik şartlarına uygun olarak dijitalleştirilmesi yönünde birçok maddede bununla ilgili düzenlemeler var.
Yine, özellikle köylerde yaşayan vatandaşlarımızın herhangi bir felaket anında köydeki binalarının bakımı, onarımı, tamiratı ve tadilatı için ağaca ihtiyaç varsa burada o kişilerin muhtaç olup olmadığına bakılıyordu. Şimdi afet anında muhtaçlığa bakılmaksızın o köyde yaşayan her vatandaş bu haktan istifade edebilecek. Böyle bir düzenleme getiriliyor.
Yine, orman alanlarındaki kesim, çalışan orman işçileri veya orman kooperatifleriyle ilgili düzenlemeler getiriliyor. Örneğin, orman işçisi olarak köylerde çalışan vatandaşların sigortalarını yaptırmaları hâlinde orman idaresinin yüzde 5 fazla bir ödeme yapacağıyla ilgili düzenlemeler var. Yine, kooperatiflerle ilgili, özellikle sanayi ürünlerinin direkt orman idaresi tarafından satılmasıyla ilgili düzenlemeler var.
Yine, bunun dışında, bizim bölgede de Kocaeli'de de yaşadığımız ormanla ilgili çok önemli sıkıntılar vardı, mükerrer orman kadastroları vardı, özel orman konuları vardı. Bunlarla ilgili de yine burada düzenlemeler getiriliyor. Örneğin, bizim bölgede, Karamürsel Dereköy diye bildiğimiz bölgede maalesef 1954 yılından itibaren maki tefrik komisyonu çalışmaları var, 2/B çalışmaları var, orman çalışmaları var ve sınırlar birbirlerine girmiş. Birinin "okey" dediğini bir sonraki çalışma iptal etmiş. sonra normal kadastro gelmiş, tapu çıkarmış derken gerçekten içinden çıkılamayacak bir duruma dönüşmüş ve şu anda, bir öncekinde orman olduğu hâlde, sonraki çalışmalarda orman olmadığı için ne olur ne olmaz diye orman idareleri bununla ilgili davalar açıyorlar. Şu anda 3 bine yakın açılan dava var ve iki yıldan beri henüz tebligatları bile yapılamadı. Bu problemlerin giderilmesine yönelik, orada bugüne kadar yapılmış olan bütün orman kadastrolarını yok sayıp yeniden orman kadastrosu yapılıp askıya çıkarılıp ona göre de kesinleştirilmesi öngörülüyor. Dolayısıyla bu mükerrerlik de ortadan kaldırılmış oluyor. Bizim bölgeyi örnek verdim ama Türkiye'de birçok yerde bununla ilgili böyle sıkıntılar var.
Bir başka konu, yine, özel ormanlarla ilgili. Şu anda mevcut yönetmeliklerde 30 dönümün altındaki alanlarda özel orman uygulaması yok, ancak daha önceden yapılmış olan -yine bizim bölgede var şu anda- 2.500'ün üzerinde parsel var, her bir parselin büyüklüğü 250 metrekare ve bunlar özel orman statüsünde. Özel orman statüsünün de özelliği şu: Tek başınıza kullanamıyorsunuz, oradaki bütün parsellerin tamamı toplanıp bir yönetici atamaları gerekiyor, o yönetici aracılığıyla kullanabiliyorsunuz; artı, yüzde 6 inşaat hakkı var, 250 metrekareye yüzde 6 inşaat derseniz 12-15 metrekarelik bir inşaat alanı olabiliyor. Böyle sıkıntılar, problemler vardı. Bunların giderilmesine yönelik olarak Orman Kadastrosu Yönetmeliği'ndeki 30 dönümlük ölçüyü de sınır alarak 30 dönümün altındaki bu tür parsellerdeki özel orman şerhinin kaldırılmasıyla ilgili bir düzenleme var.
Yine, bizim bölgede var, tahmin ediyorum, başka yerlerde de vardır ama buradaki madde direkt bizim bölgeyle ilgili, isim olarak hitap ediliyor. Normal kadastro çalışmaları geçmiş, daha sonradan 2/B çalışması yapılırken o bölgede bilirkişilerden bir tanesi "Ya, bu bölgelerde bir yangın olmuştu." demiş ama yangınla ilgili ne Orman Genel Müdürlüğünde ne bölgedeki işletmelerde ne itfaiye birimlerinde ne belediyenin itfaiye birimlerinde, hiçbir yerde resmî bir evrak yok. Oradaki bilirkişinin "Bu bölgelerde bir orman yangını olmuştu." İfadesiyle, orada 2/B yapılamayacağı konusunda bir düzenlemeyle tutanak tutuluyor. Bununla ilgili bu bölgede bir inceleme yapılsın, eğer gerçekten kayıtlarda, Orman Genel Müdürlüğünde, itfaiyesinde, işletme müdürlüklerinde, belediyenin itfaiyelerinde herhangi bir kayıt filan yoksa burada 2/B çalışmalarının yapılmasıyla ilgili düzenleme var.
Onun dışında, yine, burada, daha önceden, kanun ilk çıktığında "Çevre ve Orman Bakanlığı" olarak geçiyordu Bakanlığın ismi, şimdi Tarım ve Orman Bakanlığı olduğu için oradaki "çevre" ifadelerinin "Tarım ve Orman"a dönüştürülmesiyle ilgili düzenlemeler var.
Evet, Başkanım, genel olarak ormanla ilgili genel konular bunlar ama daha sonra maddelerle ilgili görüşme olduğu zaman da ihtiyaç olursa, soru olursa onlara da cevap verebiliriz.
Tarımla ilgili yapılan düzenlemeleri Selahattin Bey aktarabilir.
Teşekkür ediyorum.