BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Komisyon üyeleri, misafirler; toplantımızı açıyorum.

Arkadaşlar, devam etmeden önce, geneli üzerinde konuşma sürecimiz devam ediyor ancak ondan önce, önceki toplantımızda istenmeyen ifadeler, karşılıklı atışmalar ve hakaretlere varan cümleler kullanıldığını arkadaşlar iddia ettiler; biz de stenograflardan kayıtları aldık. Şimdi, isterseniz, öncelikle onlarla alakalı bir tespitler yapalım.

Tamamını değil, İlhami Bey'in konuşmalarından alıyorum:

"Yunus Kılıç - Hocam, konumuza dönelim.

İlhami Özcan Aygun - Ahmet Bey, topu değiştirme, kendine bak. Sizin Cumhurbaşkanı dahi yalan söylüyor, yalan, yalan, yalan."

Sonra devam ediyor Bekir Bey: "Adıyaman'a müjde verdi."

İlhami Bey: "Müjde verdiniz. Bırakın, imar affı varmış, şey varmış; yalan söylüyorsunuz bize." gibi bir kısım var.

Öncelikle, bununla alakalı tabii, Cumhurbaşkanımızın, devlet büyüklerimizin, hatta Genel Başkanlarımızın hakkında konuşurken bu tür ithamlar kırıcı; ne size ne bir milletvekiline ne de bir vatandaşa yakışmadığını düşünüyorum. Öncelikle sizi bu sözlerinizi geri almaya davet ediyorum.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, şimdi, öncelikle... Bir küfür var. Yani...

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Ona da geçeceğiz, sırayla.

ORHAN SARIBAL (Bursa) - Bütününü...

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Yo, hayır, bütünü değil, sırayla, sırayla gidelim arkadaşlar.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, şimdi, sizler de dinlediniz -her neyse, sıkıntı değil- bizim burada söylemek istediğimiz, Cumhurbaşkanımız Cumhuriyet Halk Partisini ve Cumhuriyet Halk Partisi illerinde o şeylerle beraber, kentsel dönüşümle, imar affıyla beraber suçladığı şeyleri gördük. Doğru söylemediğini ifade etmeliyim çünkü geçtiğimiz günlerde de Sayın Tarım Bakanı hiçbir barajda sorun olmadığını ifade etti, hiçbir barajımız depremden... Evet, etmedi ama biz o tespitleri yaptık.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Olabilir.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Yanlış bilgilendirme, yanlış yönlendirmeyle... Sayın Cumhurbaşkanının da doğru ifadeleri söylemesi konusunda bizim söylemimiz burada.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Ha, şöyle, İlhami Bey, gayet net. Yalan söylemediği...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Doğru söylemediğini ifade etmek anlamında kullandım.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Yani kastını aşan bir ifade olmuştur. Ben de bunu geri almanızı...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, doğru söylemediğini ifade etme anlamında, ben o andaki şeyle beraber doğru söylemediğini ifade ettim; bunun ötesinde bir şey yok, doğru söylemediğini ifade ettim.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Yalan söylemek ayrı bir şey, yanlış bilgi vermek ayrı bir şey. Bu "Yalan söyledi." ifadenizi geri alırsanız... Lütfen, ben rica ediyorum. Bu "Yalan söyledi." ifadesini...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Doğru söylemediğini ifade ediyorum Başkanım; bu aynı şey....

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Cümle, bak, burada kayıtlarda olduğu için, bunu okudum, aynen okudum size. Siz onu...

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bakın, şimdi...

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Bakın, şöyle olabilir İlhami Bey.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bakınız, şeyi söylemeye çalışıyorum.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - O anki gergin ortamda istemediğimiz şeyler hepimizin ağzından çıkabilir.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bakınız, bir şey söylemeye çalışıyorum. Sayın Cumhurbaşkanı zaman zaman çıkıyor, gene grup toplantılarında da videolarla bir şeyler gösteriyor ve kendisinin de önündeki okuduğu şeyler -bazen kendisinin de yanıltıldığını da söylüyorum, bakınız- yanıltılmış bilgiler.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - O ayrı bir şey İlhami Bey.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Kastımızı aştıysak ayrı ama benim burada söylemek istediğim Cumhurbaşkanının da doğru söylemediği konusunu ifade etmeye çalışıyorum.

BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Bakın, tekrar ediyorum. Yalan söylemek ayrı bir şey. "Kastını aşan bir şey olmuştur, geri alıyorum." deyin lütfen.