| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker ve Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz ile 203 Milletvekilinin; Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4972) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 08 .03.2023 |
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.
BAŞKAN YUNUS KILIÇ - Ama lütfen daha kısa.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Tabii çünkü yararlandım, benden önce konuşan vekiller gerçekten bu konuyu, benim çok az bildiğim konuyu çok etraflı biçimde açıkladılar. O nedenle Sayın Başkan, ben izninizle bir anekdotla gireceğim, çok kısa konuşacağım.
Yirmi yıl oluyor en azından üniversitede, Fransa'da dersten çıktım öğle yemeğine gitmek için. Valilik konağı lokanta ile fakülte arasında. Valilik konağı çevrilmişti, traktörler, ekli bidonlar, hortumlarla valiliğe doğru sarı su püskürtüyorlar. "Nedir?" dedim, polisi çevirdim. Polis "Çiftçiler geldiler, protesto ediyorlar üretimlerinin, ürettiklerinin değerlenmemesi şeyini." dedi. "Peki niçin müdahale etmiyorsunuz?" dedim, "Uslu duruyorlar." dedi. Yani çiftçiler protesto haklarını kullanıyorlar, hayvan sidiğini doldurmuşlar bidonlara ve onunla valilik konağını sular altında tutuyorlar. Sonra akşam duydum ki müdahale olmuş ilerleyen saatlerde, zira valilik konağının balkonlarından birine zarar verilmiş yani hasar verilmiş, çökmüş, onun üzerine. Yoksa hani köylerden gelip çiftçilerin bidonlarla, hortumlarla valilik konağını yıkaması orada herhangi biçimde yasaya aykırı değil.
Şimdi, neden bu örneği verdim, bu anekdotu gördüğüm, tanık olduğum? Şimdi, bırakın bizim çiftçilerin böyle kent merkezine, valilik konağına protesto haklarını kullanmak için gelmeleri... Otobüslerle bile gelemiyor, işçiler gelemiyor, diğer kamu görevlileri gelemiyor yani bizde toplu seyahat özgürlüğü bile sınırlanabiliyor. Bu bakımdan, ben bu maddeyi hem okurken hem de dinlerken tekrar tekrar düşündüm bu çiftçilerin örgütlenme hakkı, kooperatif yoluyla örgütlenmesi, sendikal örgütlenme hakkı ve bunların sosyal devlet çatısı altında ne tür hak ve özgürlüklere sahip olduğunu ya da çiftçilerin toplu olarak Anayasa'da yazılı olan 34'üncü maddenin öngördüğü toplanma ve gösteri özgürlüğünü ne ölçüde kullanabildiklerini. Şimdi, bu açıdan baktığımız zaman, gerçekten bütün hatiplerin yaptıkları konuşmalar aslında somut bir eşitsizlik temeline dayanıyor ve ben bunu Sayın Bakan Yardımcısının, kanun teklifi sahiplerinin -Sayın Şeker'in dışında kimse yok gibi ama- onların da dikkatine sunmak istiyorum. Bu sanki anayasal dayanağı dikkate alınmadan bir madde yazımına benziyor.
Tabii, biraz önce tartıştığımız madde 7 fıkra (2)'de ön görülen, bu Anayasa madde 48'e aykırılık da burada öngörülen sözleşme özgürlüğü ya da hakkı arasındaki çelişkiye girmiyorum fakat burada ciddi bir bu konunun sosyal devlet açısından yerli yerine oturtulması sorunu var. Sosyal devlet çünkü üreticileri korumakla yükümlüdür. Anayasa madde 171'e de girmiyorum, kooperatifçiliğin gelişmesine, devletin bu konudaki ödev ve yükümlülüklerine ama bu düzenleme tarzı kısaca... Yine, tabii ki burada yer alan ara bulucuya başvurma, madde 36 hak arama özgürlüğü, bütün bunlar tartışılabilir ama onlara girmeksizin Anayasa'nın gerek 2'nci maddesine -sosyal devlet- ve gerekse sosyal hak ve özgürlükleri düzenleyen madde 41 ve devamı ve artı 65'inci madde çerçevesinde anlamlandırmak ve onlarla bağdaştırmakta zorluk çekiyorum. Bu bakımdan ben de vekillerin önerilerine katılıyorum, bu maddenin çekilmesinde yarar var.
Teşekkür ederim.