| Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
| Konu | : | Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven ve Tokat Milletvekili Mustafa Arslan ile 119 Milletvekilinin; İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4997) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 15 .03.2023 |
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Evet, Başkanım, biraz önceki maddede hızlıca oylama yaptınız, ben de araya girip insicamınızı bozmak istemedim ama o maddeyle ilgili baştan itibaren bizim oranın artırılması, yüzde 4'e çıkarılması yönünde bir önerimiz vardı.
BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Önergeyi okuttum.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Evet.
Şimdi, bu, meslek kuruluşlarından gelen bir taleptir, hassasiyet göstermek lazım. Tekrar bu maddede söz aldığımda onunla ilgili konuşma nedenim kayıtlara geçmesi ve belki Genel Kurulda insafa gelirsiniz, farklı bir şey yaparsınız diye...
BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Bütçe dedim ya, Bütçede çalışılacak.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Yüzde 4'le ilgili, şey değil.
BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Hepsi için katkı.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Tamamı için... Özür dilerim, o zaman ben eksik anlamışım sizin söylediğinizi.
BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Bir katkı için neler yapılabilir...
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Doğru, doğru.
BAŞKAN ABDULLAH GÜLER - Deprem, aynı zamanda başka hususlar.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Eğer öyleyse çok kıymetli bulduğumu söyleyeyim.
Bu maddeyle alakalı, ya, hiçbir mesleği böyle karşıya alarak konuşmak anlamında söylemiyorum, zaten bizim noterlerimizin birçoğu hâkimlikten falan emekli, birkaç yıl hâkimlik yapıyorlar, sonra, işte gidiyorlar, bazı bölgelerde hak ettikleri için orada çalışmaya başlıyorlar. Noterlerin hukuksal yeterliliği anlamında bir eleştiri değil bizim burada dile getirdiğimiz, yargılama faaliyetinin kendi minvalinden çıkarılması meselesiyle alakalı. Yargı yetkisini bizim Anayasa'mıza göre, Anayasa'mızın 138'inci maddesi ortada, bağımsız, tarafsız hâkimlerle kullanıyoruz, 9'uncu maddeye göre yargı organları tarafından kullanıyoruz. Yine, Sayın Hocam Kaboğlu burada 38'inci maddedeki hak arama hürriyetiyle alakalı da bir problem olduğunu bu anlamda dile getirdi.
Şimdi "delil tespiti" diye başlarsanız bu işi masumlaştırırsınız, delil tespitiyle alakalı ben Sayın Antmen'den azıcık daha farklı anlatacağım bunu. Herhangi bir delil tespiti için çağırılan noter, takdiri bir delil başlangıcı anlamında bu işi yapsın, buna hiç kimsenin bir şey söylediği yok; bu, dönem dönem zaten uygulamada noterlerden isteniliyor, işte deniliyor ki: "Evimin çatısı akıyor, tespit yapar mısınız?" İhtilaf hâlinde olunacak çünkü yargılama maliyetleri yüksek -bilmem ne- bir an önce yapılması lazım, beklemek istemiyor insanlar. Delil başlangıcı anlamında bu anlamda bir tespit istenebilir, işte gayrimenkulün şusu busu, falan filan; delil olarak değil, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda başka delillerle desteklenmek kaydıyla delil başlangıcı olarak. Ama işin içerisine siz tanık dinlemeyi, bir kişi tayin etmeyi, keşif yapmayı, falanı filanı koyarsanız bu yargılama faaliyeti olur. Tekrar ediyorum: Bazen kanunları şirinlik için çıkarıyoruz. Yani ben Noterler Birliğinin yerinde olsam ısrarcı olmam bu kanun teklifiyle ilgili. Bu, Anayasadan dönecek. Hepsinin iyi hukukçu olduklarını biliyorum, kendileri de biliyor, her meslek hukuku tağyir etme anlamında burada talepte bulunursa biz bunun altından kalkamayız, hukuk devletinin gereklerini bozdurmamamız gerekir. Eğer noterlere bir kazanç sağlama anlamındaysa bu, ya, bırakın Adalet Bakanlığını biraz az çullansın noterlerin üzerine, oransal olarak gelirlerini artırsın, başka seçenekler işletin burada. Ya, hukuk devletinin ilkelerini, anayasal ilkeleri bozacak işlerle uğraştırmayın bizi burada. Tekrar ediyorum: Bu, Anayasa Mahkemesinden -adım gibi eminim- dönecek. Olmaz, bu saydığım maddeler bir defa bu işin engeli. Ama siyaset uğruna şirinlik yapılmaz ki. Ya, biz burada şunu söylemeyi bilmiyor muyuz: "Sizin parmaklarınız kalkacak, bu kanun geçecek." Bunu biliyoruz, biz de şirinlik yapabiliriz burada. Deriz ki: "Tamam ya, noterlerimiz yapsın falan filan, iyi de bilmem ne..." Geçer gider. Arkadaşlar, hukukçu samimiyeti taşımamız gerekiyor, olmamalı bu. Bu kanunla ilgili tekrar söylüyorum; noterlerin yeterliliğiyle ilgili hiçbirimizin kuşkusu yok, en az hâkimler kadar bu konuda yeterli olduklarına eminiz, birçoğu kıdemli hâkimlikten gelmeler. Ama biz burada hâkim adaylarının soruşturmada bazı işlemleri yapmasına da aynı şeyi söyledik, dedik ki: "Olmaz. Bağımsız ve tarafsız hâkimler bu işi yapar. Anayasa'da tanım var. Hâkim adaylarına yaptıramazsınız, soruşturma sırasında keşfe gönderemezsiniz, otopsi yaptıramazsınız, tanık dinletemezsiniz. Olmaz." Aynı şeyi söylüyoruz, aynı samimiyetle söylüyoruz ki burada Sayın Antmen'in söylediği gibi noterden çıkmış, yeminli kâtibine kadar, stajyerine kadar götürülmüş konu. Ya, o zaman ben şunu anlıyorum: Noterler para kazansın, başka bir amaç yok burada. Öyle ya, noterin de çok fazla buna ayıracak vakti yok, yanındaki de yapabilir, sorumluluğu ona da yıkabiliriz. Çocuk oyuncağı mı bu ya? Böyle bir şey yapmayalım. Tekrar ediyorum: Noterler talep hâlinde gitsinler, bazı tespitleri yapsınlar, buna açabilirsiniz alan. Bunlar takdiri delil olsun, delil başlangıcı olsun. Herhangi bir şey gibi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda herhangi bir yazı, çizi, bilmem ne, şu, bu, nasıl delil niteliği taşıyorsa farklı delillerle desteklendiği zaman anlam taşısın ama yargılama faaliyetiyle yapılacak olan bir tespiti, tanık dinlemeyi, bilirkişiyi, keşfi veremeyiz noterlere ya. Ya, bunu siz de biliyorsunuz, bırakın şirinlik yapmayı.
Teşekkür ederim.