AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Sayın Başkan, ben de çok teşekkür ediyorum.

Bu, 27'nci Dönemin son Dışişleri Komisyonu toplantısı olacak gibi gözüküyor; bilmem bir daha acil bir şey girer mi araya.

Tabii, Türkiye tarihi ortada, cumhuriyet tarihi ortada. Burada bir kısım arkadaşların ifade ettiği gibi, ifadelerinin tutanaklarda olmasını bile bir zül sayıyorum ben, fazla da girmek istemiyorum zaten.

Türkiye doğu-batı-güney-kuzey eksenlerini bir tarafa bırakıp kendisi bir eksen ortaya koyma ve dünyaya bir teklifle, eksen teklifiyle, son yirmi yılında, dış politikasındaki son yirmi yılında dünyaya yeni bir eksen teklifiyle tarihe geçmiştir; bu çok önemlidir. Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye iradesi, idaresi, milletiyle... Türkiye aynı zamanda milleti ile devletinin en çok örtüştüğü bir süreci yaşamaktadır yirmi yıldır. Daha önce böyle bir şey yoktu; edilgen, başka eksenlerin etrafında pervane olmuş bir Türkiye vardı. Şimdi "Eksen burasıdır." diye başkalarının çizdiği, etinin de budunun dışına çıkarak, zorlayarak bir iddia ortaya koymuştur efendim. Ben umuyorum ki diliyorum ki 28'inci dönemde bu çok daha ileri noktalara gidecektir, bu dış politikadaki, iç politikadaki... Burada konuşulan her şeyin, her şeyin demeyeyim de bir kısım arkadaşların konuştukları şeylerin gerçekten tutanaklarda bile yer tutmaması gerektiğini düşünerek diliyorum ki 28'inci Dönemde Ankara'dan, İstanbul'dan dünyaya bakabilen, değerlendirebilen insanların, arkadaşların burada bizlerin yerine oturmasını, buralarda oturmasını; buraların dışından değil de dünyanın değişik eksenlerinden ülkesine bakıp ülkeyi değerlendiren arkadaşlardan çok, dile getirdiğim gibi, daha çok buradan, Ankara'dan ve İstanbul'dan bakan arkadaşların buralarda olmasını diliyorum.

Bu son toplantımızda da bütün arkadaşlarıma, efendim, geçirdiğimiz dönemlerdeki katkılarından dolayı size, Komisyonumuza katılan bürokrat kardeşlerimize ve milletvekillerimize teşekkür ediyorum.