KOMİSYON KONUŞMASI

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Teşekkür ederim Başkanım.

Ben de saygıyla selamlıyorum tüm üyeleri ve katılan bütün bürokratları.

Evet, şimdi, Plan ve Bütçeye gelen kanun teklifi -bu da muhtemelen, umuyoruz ki son olacak- geliş şekli ve bugün teklif sahibi Sayın Elitaş'ın da sunuş konuşmasında belirttiği gibi, Cumhurbaşkanının bir televizyon programında atıf yapmasıyla bir kanuni hazırlık ama kendilerinin daha önceden böyle bir hazırlık yaptığını belirtti. Bu, yönetimsel ve bu sistemin bir sorununu aslında bu kanun teklifi yine, bir kez daha ortaya çıkarttı. Bir parti Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanının bir seçim propaganda döneminde deklare etmesi, bir propaganda aracı olarak kullanması özellikle emekli maaşlarını ya da farklı alanlarda -ki belki önümüzdeki günlerde tekrar bu tür açıklamaları olacak- ve hızlıca bir kanun teklifinin de Komisyona getirilmesi, yönetimsel ve kurumsal sorunu bir kez daha ortaya çıkarttı. Kanunun içerisindeki düzenlemelerde tabii tali komisyonlar var, bizim grubumuzun değerli üyeleri, bu komisyonun üyeleri buradalar; işte, Sağlık Komisyonu, Adalet Komisyonu üyeleri. Yani, kendilerine tali komisyon olarak -resmî- deklare edilmesine rağmen üyelerimize bu kanun teklifi gitmiyor. Sağlık alanının ve adalet alanının ciddi tartışması gereken önemli maddeleri varken bu yapılmadı; yine bu da temel bir sorun olarak ortada.

Yargıyla ilgili düzenlemelerde şunu söylemek istiyorum: İşte, 7'nci mi, 8'inci mi, bir reform paketi şu an Genel Kurulda görüşülmeye başlandı ama yargı alanında yargının tarafsızlığı, bağımsızlığı sorununu, hâkim atamalarını, işte bir parti genel merkezinde hâkim atamalarını görmüşken, işte, üst düzey yargı mensuplarının özlük haklarının düzeltilmesiyle ilgili kanun teklifinin gelmesi ciddi bir çelişki olarak ortada duruyor.

İşte, keza üstün hizmetlerinden, fedakârlıklarından dolayı devlet nişanı ya da bir madalya verilmesi de; yine deprem bölgesinde kurumsal çok ciddi bir sorun alanı varken; ciddi arama, kurtarma, işte, bildiğimiz o süreçlerdeki kurumsal bir eksiklik varken bizim fedakârlıktan dolayı madalyayı konuşmamızı da o vatandaşlarımız açısından ciddi bir sorun olarak görüyorum yani bugünün gündemi olmamalıydı bu. Çünkü biz ciddi bir sorun yaşadık orada, kabul edelim veya etmeyelim. Bu varken bir fedakârlıktan dolayı madalya tartışmalarını gündeme getirmek bence ciddi yaralayıcı bir durum olarak ortada.

Emekli maaşlarına geldiğimiz zaman... Şunu da söyleyeyim öncelikle, en son emekli maaşlarına değineceğim: Gazilerle ilgili biz, Cumhuriyet Halk Partisi grubu olarak -ben kendim, bizzat- Sayın Kuşoğlu'nun atıf yaptığı çok sayıda kanun teklifi vermiştik ve zamanında bunları gündeme almadınız. İşte, bu, SGK'yle bağlantısının kesilmesi, muharip gazilerin hak ettiği özlük haklarına kavuşması, o ciddi adaletsizliklerin ortadan kaldırılması; madem bu sistemde milletvekilleri halkın taleplerini gündeme getiriyor, neden bunlar Komisyon gündemine alınmadı zamanında? Şimdi bir seçim propaganda aracına dönüştürüldü ve gazilerimiz, şehit yakınlarımız gibi çok önemli, kutsal bir alanı dahi seçim propagandası dönemine sıkıştırdınız. Bizim kanun tekliflerimizi gündeme almadınız. Hâlâ sorun var; Sayın Kalaycı söyledi, terörle mücadelede yaralanıp gazi sayılmayanlar sorunu ortada duruyor, onların bu hakları verilmiyor. Şimdi burada çok geç kalınmış bir düzenlemenin gündeme getirilmesi ve propaganda döneminde getirilmesi yine bence gazilerimizi ve şehit yakınlarımızı yaralayıcı bir düzenleme olarak ortada.

Emekli maaşları... Bu Komisyona bu dönemde gelen bütün kanun teklifleri bu yönetim sisteminin ekonomik anlamdaki ciddi başarısızlığını ve sorunlarını telafi etmek için getirildi. Ciddi bir alım gücü sorunu var, reel ücretlerde ciddi bir sorun var.

Sayın Elitaş, maaşları ne kadar artırırsanız artırın, bu ekonomi modelindeki; bu enflasyon, işsizlik, üretim modelindeki sarmalı siz kıramadığınız sürece reel ücretlerde bir artışa yansımayacak. İşte, açlık sınırı açıklanmış, 9.500'e gelmiş; yoksulluk sınırı 30 bini aşmışken vatandaşa 8.500 lira en düşük emekli maaşını teklif etmek, bu kanunu görüşmek dahi bence ciddi bir sorun olarak ortada duruyor. Yoksullaşma var, ciddi bir refah kaybı var ve gerçekten ekonomi politikalarında bu yönetim sisteminin bu bireysel, kurumsuzlaşma, kuralsızlaşma modelinin tahribatını yaşıyoruz ve bu modelin ciddi anlamda revize, reforme edilmesi; tekrar yeni bir ekonomi modelinin... İşte dış açık -siz Bakanlık yaptınız- dış ticaret verileri, cari açık verileri, üretim verileri, sanayi endeksi, faiz oranları; bunların hepsi çok ciddi sorunlar olarak ortada duruyor.

Ve kadro sorunu... Bakın değerli milletvekilleri, Meclis çatısı altında dahi ciddi bir kadro ve özlük hakları sorunu var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SİBEL ÖZDEMİR (İstanbul) - Bitiriyorum Başkanım.

Her alan için ciddi bir kadro sorunu var. Özlük haklarında ciddi adaletsizlikler var ve kadroların gerçek anlamda hak ettikleri özlük haklarına kavuşturulmasını... İşte, binlerce mesaj geliyor ki Meclis çatısı altında dahi bunu yaşıyoruz biz. Bu kadro modelini ve kamuda ciddi bir istihdam reformunu... Çünkü bunun aynı zamanda özel sektöre de yansıması oluyor. Ve ciddi bir gelir adaletsizliği, motivasyon kaybı ve çalışma barışını bozan bir süreçle karşı karşıyayız.

Sizin getirdiğiniz bu kanun teklifleri bu sorunların hiçbirine çözüm üretmeyecek, aksine, daha büyük adaletsizlikleri -emekliler, kadro- büyük beklentileri daha da çok ortaya çıkaracaktır diyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.