KOMİSYON KONUŞMASI

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Birkaç sorum olacak, açıklayabilirseniz de çok mutlu olacağım.

Saat 12.45 uçağıyla İstanbul'dan Adana'ya uçuş gerçekleştirdik yani İstanbul'dan 6 Şubat tarihinde kalkan 2'nci ya da 3'üncü uçakta yer bulduk ve biz Adana üzerinden Hatay'a ulaştık. Bizimle gelmek isteyen bazı milletvekili arkadaşlarımıza uçağın dolu olduğu söylendi ancak -uçak saat 13.05 ya da 13.10 gibi kalkış yaptı- uçakta boş koltuklar vardı. Ancak havaalanında bekleyen, VIP salonunda bekleyen arkadaşlarımız, maalesef, orada...

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Kaç koltuk boştu? Bazen yetişemiyor...

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Birkaç değil ama yani...

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Yani 10'dan fazla mı?

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Evet.

Onu bir belirtmek istiyorum. Yani niçin onları boş tuttunuz, son dakikaya kadar biri gelir diye sizde yedek bir rezervasyon mu vardı? "Hani acil bir ekip gelecek, yolda, bekleyin, boş tutun." muydu? Birincisi, bunu sormak istiyorum.

Bütün televizyonlarda uçaklarla ilgili altyazılarda 1 Mart tarihine kadar ücret alınmayacağı söylenmesine rağmen, havaalanlarında bunun sadece belli sayıdaki koltuk için geçerli olduğu, önceden rezervasyon yapılması durumunda bunun geçerli olduğu, geriye kalan biletlerin ise ücretlendirildiği söylendi, böyle bir yöntemle de Adana-İstanbul uçuşunu gerçekleştirdim. Yani sizin söylediğiniz gibi...

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Ücret ödediniz mi?

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Ödedim, evet.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Yani ben de ödedim.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Yani hayır, ödemekten yana itirazım yok ama açıklama metninde 1 Marta kadar tüm uçuşlar ücretsizdi. Oysa tahliye uçaklarında sadece erken rezervasyonla ya da belli sayıdaki isme bu kotanın verildiği yer hostesleri tarafından tarafımıza iletildi. Bunu belirtmek istiyorum, iki.

Üç: Size AFAD'ın bildirdiği lift yüksekliği ve palet kalınlığından kaynaklanan İncirlik Hava Üssü'ne inen kargo uçaklarındaki boşaltma işleminde altı saatlik gecikmenin temel sebebi sizden mi kaynaklandı, AFAD'dan mı kaynaklandı, İncirlik Hava Üssü'nden mi kaynaklandı? Çünkü arama kurtarma ekiplerini Adana'ya indirdiniz, kara yoluyla bölgeye ulaştırdınız ancak ekipman, araç gereç, edevat, maalesef, hem kara yolunun gecikmesi hem de İncirlik Hava Üssü'ndeki boşaltmanın gecikmesi sebebiyle ciddi bir sekteye uğradı. Burada yani bu senaryo gerçekleşmedi mi? İncirlik'teki lift yükseklikleri ve palet kalınlığından dolayı orada kargo uçaklarının boşaltılamaması ya da beklemesinin sebebi neydi, onu sormak istiyorum.

Giden uçaklarla ilgili verdiğiniz rakamlar üzerinden söylüyorum. 37.820 kilo üzerinden... Siz "Bizim kargo uçaklarımız ortalama 60 ila 90 bin kilogram arasında yük taşıyor." dediniz, verdiğiniz rakamlarda giden tonaj 37 ton 820 kilogram ve yine, bölgeye giden uçaklarda kişi başına uçak doluluk oranında 93 kişi gözüküyor yani benim söylediğimi de destekler biçimiyle. Niçin gidişlerde bölgeye çok sayıda insan gitmek isterken uçaklar daha eksik yolcuyla gitti, dönüşte de 169 bin yani neredeyse bunun 2 katı yolcuyla geldi, bunun bir açıklaması var mı? Toplam olarak da gene siz "577 sefer." dediniz, orada da sefer başına 42 tonluk bir ortalamayı görüyoruz.

Yani özellikle deprem bölgesinde en fazla hissedilen ihtiyaç kurtarma araç gereçleriydi yani makastı, keskiydi, iş makinesiydi, işte hidrolik pompaydı, jeneratördü ve benzeri biçimiyle... Erken dönemde yani benim kastettiğim 6 Şubat, 7 Şubat; zaten 8 Şubattan sonra nakliye araçlarıyla bölgeye çok sayıda transfer geldi. Yani ilk iki gün, ilk kırk sekiz saat açısından bakıldığı zaman verilerinizdeki tonajın düşüklüğünü öğrenmek istiyorum.

Türk Hava Yolları, tabii, bir dünya markası, bizim de gurur duyduğumuz; sporda olsun, başka alanlarda olsun, sponsorluk yaparak da içinde Türk ismi geçmesinden dolayı da bilinirliği son derece yüksek bir kurum. Bağış yaptığınız için sormuyorum ama sormak istediğim şu: Halka açık bir şirketsiniz, hissedarlarınız var, hisse senetleriniz piyasada dolaşıyor. Bu bağışı yapmanızdan dolayı yani sizin hissedarlarınızla aranızda hani özel bir hukuk var mı? Buna ilişkin herhangi bir hukuki davaya konu olabilir misiniz? Bunu da merak ettiğim için sormak istiyorum.

Teşekkür ediyorum.