KOMİSYON KONUŞMASI

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Teşekkür ediyorum.

Aslında şimdi siz anlatınca konuyu böyle biraz daha iyi anladık ama ben hâlâ aynı şeyde ısrar ediyorum bu madde dışında da Bakanlık yetkililerine. Yani üniversiteler bile dediniz. Türkiye'de herkesin, nasıl bir eğitim verecekse, hangi kurumsa o kurumdan onay alması lazım ve onay almak yetmiyor, denetlemek de lazım. Yani şimdi "sertifika" diyoruz, belki de eğitime hiç gitmiyor ama asıyor. Bu, özellikle son dönemde tamamlayıcı tıpta veya alternatif tıpta çok yaygın oldu; insanlar para verip alıyorlar.

Bir de onun dışında "katılım belgesi" diye bir şey var. Antalya'da otelde deniz kenarında oturuyor, çıkışta katılım belgesini alıyor, asıyor.

Bir diğeri, eğitim var, sertifika lisansı almış veya verme yeteneğini almış ama yok. Diyor ki: "Ortodonti eğitimi veriyorum." veya -Ali Bey'in söylediği- "Endoskopi eğitimi veriyorum." Onu da asıyor. "Katılım belgesi aldım..." Veya reklam veriyor veya tanıtım yapıyor; bunlar tümüyle boşluk kalıyor. Yani sonuçta, sağlık sektöre dönüştürülüyor, eğitimi de sektöre dönüştürülüyor, kötü amaçla kullanılıyor. Alan da kötü niyetli olduktan sonra... Veren de buradan nemalanıyor.

BAŞKAN RECEP AKDAĞ - Necdet Bey, aslında bu kanun, bu madde tam da bunu sağlamaya yönelik.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Burada katılım belgesiyle ilgili bir şey var mı? Yok.

SEFER AYCAN (Kahramanmaraş) - Katılım belgesinin geçerli bir anlamı yok zaten.

NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Asıyorlar ya, duyuruyor.

SEFER AYCAN (Kahramanmaraş) - Assın.