BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Teşekkür ederiz.

Şimdi, Değerli Hocam, evvela şunu ifade edeyim: Evvela sizin ihtiyaç duyduğunuz yapılar için bunları bir liste, bir tablo hâlinde yaparsanız Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına müracaat edilip, TOKİ'ye ve Bakanlığa gönderilip öncelikli olarak kısa vadede geçici konut veya kalıcı konut veyahut da derslikler vesaire bunların TOKİ marifetiyle yapımı için gerekli bir talepte bulunursanız isabet olur. Nereye, ne istiyorsunuz acilen.

YÖK ÜYESİ PROF. DR. Ömer AÇIKGÖZ - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - İkincisi, hastanelerle ilgili olarak Sağlık Bakanlığımızın bir birimi var, geçen haftalarda sunum yaptı. Bu talebinizi de söyleyin -bu işle ilgili Bakan Yardımcısı var, Halil Erdemir- onların takip edip Hatay'daki bu hastanenin de onarımını hemen gerçekleştirmeleri mümkün. Bazı hastaneler yıkılmadı ama ufak tefek problemler var, onu hızlı bir şekilde yerine getirip faaliyete geçirmeleri mümkün olacaktır diye düşünüyorum.

Benim de burada sizden talebim şu Hocam: Özellikle bazı mühendisler var mezun olur olmaz özetle her sahada kendisi imza yetkisini kullanıyor ama bu konuda ihtisası yok, tecrübesi yok yani bu konuda Amerika'daki gibi belli bir süre eğitimden sonra böyle bir imza yetkisinin olması konusunda böyle bir talebimiz var; bu bir. İkincisi, gelen bazı arkadaşlar şunu söyledi: "Ya, falanca yerden mezun olan bir mühendis mezun oluncaya kadar özellikle bütün dersleri 3 hoca vermiş." Ya, ben de İTÜ'den İnşaat Fakültesinden mezunum, ya bizde her dersin hocası - profesör- ayrıydı. Yani bu konularda kalitenin düştüğü şeklinde bir görüş ortaya çıktı. Her yerde bölüm açma talebi var, bazen vatandaş diyor ki: "Şurada şu bölüm açılsın." Ama o bölümü açmak için gerekli hoca, gerekli donanım, laboratuvarlar vesaire var mı, yok mu bunlara bakılması talep ediliyor. Ya, bu konuda bir düzenleme yapılmasında fayda mütalaa ediyoruz.

Bir diğer husus da, evet, bazı üniversitelerde yeteri kadar hoca yok ama büyük üniversitelerimiz var. Ben hatırlıyorum, geçmişte Elâzığ'daki üniversiteye İstanbul'dan, Yıldız ve İstanbul Teknik Üniversitelerinden -hatta biz onlara "uçar hocalar" derdik- giderlerdi ve neticede bir dönem o hocalarla yeni elemanlar yetişinceye kadar eğitim öğretim iyi bir şekilde yönetildi. Hatta çok iyi hatırlıyorum, geçmişte Karadeniz Teknik Üniversitesinde o zaman da yeteri kadar hoca yoktu; İstanbul Teknik Üniversitesinden uçakla gelir, dersleri verir, dönerlerdi yani sizin de böyle bir "Nerede yeterli hoca var, yok.." Çünkü hakikaten bu elemanların çok iyi yetişmesi gerektiği kanaatindeyim.

Bakın, ben bir örnek vereyim: Bir mühendis bana şunu sordu: "Ya, kirişte niye 4 tane demir kullanıyoruz; madem ki çekme gerilmesi aşağıda, 2 tane demir koysak yetmez mi?" diye. Adam işin mantığını bilmiyor yani; mühendis olmuş, imza atıyor. Bu hakikaten çok korkunç bir durum yani Hocam, bazı yerlerde hem öğretim üyelerinde -ben eski bir hoca olarak söylüyorum- hem de öğrencilerde kalite gitgide çok düşüyor; bunu artırmamız gerekiyor. Yani binalardaki hataların kaynaklarından biri de bu; yetkin mühendis yok, ihtisas mühendisi yok. Diyelim ki inşaat fakültesinden yeni mezun olan bir delikanlı baraja da bakıyor, yola da bakıyor, yüksek yapıya da bakıyor, altyapıya da bakıyor, her şeye bakıyor ama bu bir ihtisas gerektiriyor yani belli bir dönemden geçmesi lazım. Amerika'da bu var, Hollanda'da bu var, yurt dışında bu var yani belli bir süre, iki üç sene bir yerde bir eğitimden sonra şey yapılıyor veyahut da Amerika'da bütün mühendislere merkezî bir imtihan açılıyor, onu başaranlara diploma veriliyor çünkü kalite bakımından arada dağlar kadar fark var; bunu özellikle vurgulamak istiyoruz. Yani depremde yıkılan bazı binalarda mühendislik hataları var, kontrol hataları var, denetim hataları var. Dolayısıyla, bunu özellikle vurgulayalım; sizi davet etmemizin sebebi biraz da buydu Sayın Hocam. Bu konuda görüşleriniz nedir, bir çalışma yapıyor musunuz? Onu özellikle vurgulamak istiyorum.

YÖK ÜYESİ PROF. DR. ÖMER AÇIKGÖZ - Sayın Başkanım, çok teşekkür ederim bu değerli öneriler için.

Şimdi, birincisi, bu, hocaların mobilitesiyle ilgili şu anda hâlihazırda, Başkanımızın da gündeminde olan, Kurulumuzun da gündeminde olan "Hoca Mobilite Projesi" diye yani deminki bahsetmiş olduğunuz işte, İTÜ'deki hocanın gidip Adıyaman'daki üniversitenin mühendislik fakültesinde ders vermesi, buna yönelik birtakım teşviklerin getirilmesi; bu konuda Yükseköğretim Kurulumuzun bir çalışması var.

İkinci husus, Sayın Başkanım, biliyorsunuz, hukuk fakülteleri mezunlarına yeterlilik sınavı kanunla getirildi. Dolayısıyla, aynı şekilde, bu mühendislik mezunlarına da yeterlilik sınavının getirilmesi önemli katkı sağlayacaktır ve ülkemizde bu konuda yaşanan bu tür endişelerin giderilmesine de önemli bir katkı sağlamış olacaktır.

Yeterli hocası olmayan diğer üniversitelere hoca desteği, kalitenin artırılması için fakültelerde hoca çeşitliliğinin artırılmasıyla ilgili görüşlerinizi aldık; bunları Kurulumuzda değerlendireceğiz Sayın Başkanım.

BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Kanun teklifi teklif ederseniz bu memnuniyetle geçer. Zaten biz de Komisyonun raporuna ihtisaslaşma, yetkin mühendislik veya diğer konulardaki tekliflerinizi diğer ülkeleri de inceleyerek... Hollanda'da uygulama var, Amerika'da uygulama var; oradaki uygulamalar nasılsa ona benzer bir çalışma yapılırsa YÖK tarafından, memnun oluruz.

Bir de geçmişte zaten "uçar hocalar" dediğimiz... Biz "uçar hoca" derdik yani; benim arkadaşlarım da gitmiştir ta Elâzığ'a, Trabzon'a o zaman. Şimdi onlar gelişti tabii. Bunu hemen uygulamak da çok önemli diye düşünüyorum.

Bir de Hocam, hakikaten yeteri kadar kadrosu yoksa bu şekilde çok sayıda bölüm açmak... Evet, her ile bir üniversite çok faydalı oldu ama her ile, oranın hocası ve imkânlarının müsait olması hâlinde bölüm açılmasını teklif ediyorum.

Şimdi İstanbul Milletvekilimiz Gökan Zeybek Beyefendi söz istedi.

Buyurun Gökan Bey.