BAŞKAN VEYSEL EROĞLU - Fatih Hocam, çok teşekkür ederiz.

Hakikaten bu kentsel dönüşümün önünde bazı engeller var yani dediğiniz gibi özellikle ilave kat verilmesi. Tabii, bu bazı riskli bölgelerde yapı stokunun daha da artmasına sebep oluyor zaten sıkışık. İstanbul'da bazı yerler var adım atacak yer yok zaten bir de yollar otopark olarak kullanılıyor. Dolayısıyla, burada sizin de belirttiğiniz gibi sosyal donatı alanları da olması gerekiyor; parklar, bahçeler, orada gerekli bütün ibadet yerlerinden kültür merkezlerine kadar, ticarethaneler, iş merkezleri. Bunlar olmadığı zaman oranın sosyal yaşama imkânı zorlaşıyor yani yeni bir yerleşim alanında bu sosyal donatıların olması gerekiyor yoksa eksik oluyor. Yani çok güzel ifade ettiniz, bu konuda kentsel dönüşümün önünde en büyük risk de şu: Bakıyorsunuz riskli bölgelerde bazı belediyeler kentsel dönüşüme başlamıyor, alakasız yerde başlıyor. Siz de İstanbul'da yaşıyorsunuz. Şimdi, bazı bölgelerde gerçekten zemin çok sağlam yani İstanbul'un bazı bölgeleri Türkiye'deki en sağlam kayalar üzerine, zemin yapısı üzerine oturuyor. Dolayısıyla, biz oralarda eğer kentsel dönüşüme başlarsak yanlış yapmış oluruz; demek ki burada deprem riski olan yerleri belirleyip oradan başlamak gerekiyor. Sizler bu konuda belediyeleri ikaz ediyor musunuz? Teknik üniversite olarak zaten bir çalışma yaptınız, rapor da geldi, yani siz belediyelere yol gösteriyor musunuz yani şuradan başlayın, şu şekilde başlayın diye. Tabii, İstanbul'daki en büyük sıkıntı şu: Çok sıkışık bir yer, yoğunluk var, büyük bir yoğunluk var ve kentsel dönüşüm yapılacak alanları da bulmak fevkalade zor. Bunu nasıl başarmak gerekiyor? Şimdi, belediyeler bunu en azından emsal artışıyla karşılamak şeklinde bir çözüm yoluna giriyor ki bu da tabii, özellikle nüfusun artmasına, orada park yapılacak yerlerde... İstanbul'da en büyük problemlerden biri de otopark yok, yollara park ediyorlar ve neticede bir yangında itfaiyenin geçeceği yol olmuyor. Bir yolun iki tarafına da park ediliyor her yerde yani önce bu meselenin de çözülmesi gerekir diye düşünüyorum. Ben sizden bu belediyelere bir rehber olacak şekilde -siz bu konuda tecrübelisiniz, zaten İTÜ'nün raporu da geldi bize- bu kentsel dönüşümün önünü açacak ne gibi mevzuat düzenlemesi, diğer hususlar, yönetmelik ve diğer belediyelerin uygulamalarında neler olabilir o konuda bize bir bilgi notu gönderirseniz memnun oluruz. Bir de burada çalıştığınız bir bölge varsa... Az önce Kahramanmaraş'tan bahsettiniz, hakikaten orada riskli bölge varken risk olmayan bir bölgeden başlanmış veya rezerv alan ilan etmişler. İstanbul'da da bu konuda çünkü İstanbul, Bursa, Marmara Bölgesi'nde bir depremden bahsediliyor, ne zaman olacağı belli değil, gerçi tarih verenler de var, neredeyse tarih ve saat verecekler yani. Tabii, öyle bir şey yok ilmi açıdan. Dolayısıyla, bu konuda sizin düşüncelerinizi almak isterim.