KOMİSYON KONUŞMASI

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Bence yetmiyor. Yetmiyor Başkanım.

BAŞKAN DERYA YANIK - Nasıl bir öneriniz var?

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Yani burada tek bir yerde dünyadaki nefret söylemleri... Biz, burada, Komisyonun nefretle ilgili asıl iç niyetine, ulaşmak istediği hedefe ulaşamamış olacağız. Yani ben burada o Komisyonda bulunan bir arkadaşınızım, o dönem başka hangi arkadaşlarımız vardı bilmiyorum ama Fransa'da yaşadık. Oradaki arkadaşlarımız "Fransa'da genellikle Müslümanlara yönelik olan bu nefret söylemleri artık Türkofobi şeklinde." dediler. Çünkü oradaki Müslüman Cezayirliler mevcut olan sistemle kaynaşmış durumda ve Müslümanlarla ilgili bir sorun olduğu zaman Fransa devleti oradaki Cezayir camisinin müftüsünü, cami hocalarını, din insanlarını esas alıyor; Türk imamlarını ve Türk Müslümanları orada esas almıyorlar. Yani biz orada eğer sadece "Müslüman" kavramıyla bunun üzerine gidersek...

BAŞKAN DERYA YANIK - Irkçılık ve nefret söylemi...

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - ..biz asıl hedefimiz olan bu nefret söylemi ve ırkçılık üzerine gidememiş oluruz. Biz bunu Fransa uygulamalarında yaşadık, oradaki Müslüman kardeşlerimiz de bize onu söylediler. Artık burada Fransız devleti, Paris'te yaptığımız gibi... Hatta Paris Büyükelçisi de bu konuya tanıktır, Paris Büyükelçisiyle de irtibata girebilirsiniz. Bizim buradaki asıl hedefimiz İslamofobiyi gerçekten en aza indirmek hatta gönül ister ki bitirebilelim bu nefret söylemlerini, ırkçılığı vesaireyi. Yani bana sorulsa aslında burada, nefret söylemi sadece bir örnek. Bazen "dünyadaki nefret söylemleri" diye geçiyor; bu bizim asıl muradımızı sona erdirmeyecek ama bence bu tartışma da biraz yersiz. Yani orada "İslamofobi, ırkçılık ve nefret söylemi" kavramları alt komisyonda başta, hepimizin derdini, meramını bence bitirir. Yani bu kavrama -ne olur, benim diğer Komisyon arkadaşlarımdan, siz değerli Başkanımdan istirhamım- buna şey kalmayalım.

BAŞKAN DERYA YANIK - Ben sizin hassasiyetinizi çok iyi anlıyorum ve katılıyorum. Nitekim, konuşmanın en başında ben de ona işaret etmeye çalıştım. Şimdi, tabii, birleştirilmiş bir önerge bu. Gerekçe de doğal olarak -her iki önergenin- İslamofobiyle alakalı kısmı ve İslamofobi alt komisyonuyla ilgili gerekçe. Irkçılıkla alakalı -hemen devamında- zaten Amerika Birleşik Devletleri'ndeki siyahların tarihsel arka planına işaretten Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ne kadar devam eden bir şey var; artı, nefret söylemleri; nefret söylemi ırkçılık ve İslamofobinin daha üstünde. "Daha üstünde" derken şunu ifade etmeye çalışıyorum, onlarla ilişkili ama onlardan bağımsız, ayrı bir kavrama işaret ediyor, bunu da kapsayacak şekilde bir değerlendirme yaptık. Ben bu gerekçenin ve komisyonun çalışma biçiminin, aslında buradaki heyetin tamamının hassasiyetlerini ve beklentilerini karşılayacak ve kapsayacak biçimde olduğu kanaatindeyim.

Bence kifayetimüzakere...

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Valla, özür dilerim tüm üye arkadaşlarımızdan, 2021 yılında nefret alt komisyonunun kurulması yönünde bir dilekçemiz var, o dönemde vermişim. Hatta bunu derken nefret söylemi, Her Türlü Irk Ayrımcılığını Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme var, biz bunu da imzalamışız, tarafız arkadaşlar.

BAŞKAN DERYA YANIK - Evet, evet; ırkçılıkla mücadele.

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Hatta isterseniz biraz daha öteye gidelim, bilemiyorum ama "nefret" kavramı eğer sizler için sıkıntı yaratıyorsa o zaman "her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması alt komisyonu" deyin...

BAŞKAN DERYA YANIK - Yok, hayır, hayır. Hiçbir sıkıntı yok, tam tersi.

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - ...bence daha rahat ederiz yani kalabilir sizde. En azından yani bilmiyorum Başkanım...

NACİ ŞANLITÜRK (Ordu) - Kelimelere takılmamak lazım Sayın Başkanım.

BAŞKAN DERYA YANIK - Ben şimdi, şöyle, biraz hukuk... Nitekim aramızda...

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Diyarbakır) - Bir cümle...

BAŞKAN DERYA YANIK - Bunu bir tamamlayayım, ondan sonra size söz vereyim.

Aramızda bulunan arkadaşlarımızın pek çoğu hukukçu. Dolayısıyla hukuk mantığı üzerinden baktığımızda, kavramların ya da başlıkların olabildiği kadar kapsayıcı, genel olması, içeriğin çalışmalarla ve uygulamalarla doldurulması esastır hukukta. Yani kazuistik sistem değil, daha çok çerçeve sistemi benimseriz, doğru mu? Dolayısıyla burada da başlığa bütün beklentilerimizi yığmak yerine kapsayıcı, genel bir başlık oluşturur, daha sonra çalışma içerisinde... Nitekim, ırkçılığı konuşurken, ırkçılığı araştırırken nefret söyleminden bağımsız kalabilir misiniz? İslamofobiyi araştırırken ırkçılıktan ve nefret söyleminden bağımsız kalabilir misiniz? Kalamazsınız çünkü birbiriyle çok içi içe, bazı yerlerde birbirinin yerine geçen, neredeyse sebep-sonuç ilişkilerini oluşturan bir silsileden bahsediyoruz.

Bence kifayetimüzakere müsaade ederseniz...

Pardon, siz bir şey söyleyecektiniz.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Diyarbakır) - Son paragrafa da nefret söylemiyle ilgili bir cümle eklenirse...

BAŞKAN DERYA YANIK - Var, hemen hatırlatayım: "Kurulması durumunda alt komisyon yukarıda anılan İslamofobik ve ırkçı uygulamalar ile nefret söylemlerinin..."

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - "Ve ırkçı uygulamalar ile" orada bahsettiğiniz "ve" her türlü ayrımcılığın... Uluslararası sözleşme var ya..

BAŞKAN DERYA YANIK - "...nefret söylemlerinin neden olduğu insan hakları ihlalleriyle ilgili yerinde incelemeler yapmayı, bu konuda çalışan ırkçı uygulamalar..."

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - "Ve her türlü ayrımcı"...

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Aslında "nefret ve ayrımcılık" konulması lazım.

BAŞKAN DERYA YANIK - Şöyle diyelim, bir saniye: "İslamofobik, ırkçı uygulamalar ve her türlü ayrımcılık ile nefret söylemlerinin neden olduğu insan hakları ihlalleriyle ilgili yerinde incelemeler yapmayı, bu konuda çalışan uluslararası kurum ve kuruluşlarla..." diye biraz önce arkadaşımızın okuduğu gerekçeyi oluşturmuş olduk.

Gerekçeyi bu şekilde oylayayım artık çünkü oylamam gerekiyor. Oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.

Hayırlı olsun.

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Bir dakikanızı alabilir miyim? Bu bitti, başka bir konu.