Komisyon Adı | : | AVRUPA BİRLİĞİ UYUM KOMİSYONU |
Konu | : | Dışişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Kemal Bozay'ın, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri ve Filistin meselesi hakkında sunumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 25 .10.2023 |
OĞUZ ÜÇÜNCÜ (İstanbul) - Teşekkür ederim Başkanım.
Toplantımızın hayırlı olmasını diliyorum. Özellikle göstermiş olduğunuz bu hedefler doğrultusunda bu Komisyonun ilerlemesi için gayret sarf edeceğimizi umuyorum. Bizim destek vereceğimizi şimdiden bildirmek istiyorum.
Başta Bakanımıza ve gelen heyete hoş geldiniz diyorum.
Cengiz Bey'in bıraktığı noktadan ben almak istiyorum. Neticede, eğer tartıştığımız konuları işte, Avrupa Birliğiyle ilgili bir noktaya getirmek istiyorsak özellikle fasıl açmama tutumunda değişme ya da değişiklik eğilimi görüyor musunuz, görmüyor musunuz? Netice itibarıyla, insan hakları ve benzer meselelerin tartışılmasının en kolayının fasıl açarak hem gündeme getirilebileceğine hem tartışılabileceğine, aynı zamanda da bir ilerleme kaydedilebileceğine dair bir inancım var. Ancak Avrupa Birliği yetkilileriyle, büyükelçilerle yapmış olduğumuz görüşmelerde fasıl açılmayacağına hatta Gümrük Birliği noktasında da bir adım atılmayacağına dair bir endişe taşıdıklarını ancak Borrell'in işte, sizin de biraz önce bahsetmiş olduğunuz -Yüksek Temsilcinin- Türkiye'ye bir teklifle gelebileceğine dair, bir çalışmayla görevlendirildiği bizlerle paylaşıldı. Bu çalışmayla ilgili acaba bir gelişme oldu mu? Bunu şunun için merak ediyorum Başkanım: Avrupa Birliğiyle ilişkilerimizi biz canlandırmak istesek bile yani karşı tarafın böyle bir niyeti var mı yok mu; onu doğrusu sizden bu vesileyle öğrenmek istiyorum.
Bir diğer husus, onu da şuraya bağlamak istiyorum: Bizim de ilk toplantımızda vizeyle ilgili, vizedeki sıkıntılarla ilgili yapmış olduğumuz mütalaalardan hareketle... Ankara Anlaşması'nda tanınmış olan "standstill"le ilgili işte, normalde Türkiye'nin hakkı olan şeyleri bu süreçte "Avrupa Birliği sürecini baltalamasın, sıkıntı çıkmasın." diye geride bırakmış olduğumuz haklarımız, özellikle vize serbestliğiyle ilgili, işçilerin ve meslek gruplarının Avrupa'da serbest dolaşımını normalde garanti altına alan maddelerle ilgili acaba Ankara Antlaşması'na dönme gibi bir stratejimiz var mı? Eğer fasıl açılmayacaksa, eğer gümrük birliği noktasında müzakere dahi başlatılmayacaksa -ki eğilim öyle gözüküyor- bunun dışında, bizim var olan haklarımızla ilgili yeni bir strateji belirleme gibi bir niyetimiz var mı?
Teşekkür ediyorum.