VEYSAL TİPİOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, saygıdeğer milletvekilleri, Sayın Bakan Yardımcılarım, Emniyet Genel Müdürüm, Jandarma Genel Komutanım, Sahil Güvenlik Komutanım, AFAD Başkanım, birlikte mesai yaptığımız, mensubu olmaktan da onur duyduğum İçişleri Bakanlığının çok değerli mensupları, bürokratları, basınımızın güzide temsilcileri; sizleri saygıyla selamlıyorum.

İçişleri Bakanlığı, ülkemizin iç güvenliğini sağlama, kamu düzenini koruma, vatandaşlarımızın güvenliğini sağlama görevi taşıyan hayati bir kurumdur. Bu nedenle, Bakanlığımızın bütçesi bütün vatandaşlarımız için büyük önem arz etmektedir. Sayın Bakanım, inşallah, cumhuriyetimizin 100'üncü yılında, özellikle Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, güven ve istikrardan vazgeçmeden İçişleri Bakanlığının başarılarına yeni başarılar ekleyeceksiniz.

Ülkemiz için, aziz milletimiz için şehadet şerbeti içen, kanlarıyla şanlı bayrağımızı bayrak yapan, canlarıyla toprağımızı aziz vatan toprağı yapan bütün şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum. Ayrıca, vatanımızın dört bir yanında, sınırlarımızın içinde ve dışında terör örgütlerine karşı, bütün suç mahfillerine karşı üstün bir vazife anlayışıyla görev yapan, bir anlamda ülkemizi koruyan, kollayan kahraman güvenlik güçlerimize üstün başarılar diliyorum, Allah ayaklarına taş değdirmesin diyorum.

Sayın Bakanım, değerli milletvekilleri; bizler ülke olarak çok zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Jeopolitik ve jeostratejik açıdan coğrafyamızın önemi çok büyüktür. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifadesiyle, Türkiye'nin tarihî ve coğrafi olarak zayıf olma şansı bulunmamaktadır. Güçlü bir duruş sergileyemezsek bizi bu coğrafyada bir gün bile barındırmazlar. Ülkemiz, üç tarafı denizlerle çevrili, dört tarafı düşmanlarla çevrili bir konumdadır; o yüzden, çok güçlü, iri ve diri olma mecburiyetindeyiz, bir ve beraber olma mecburiyetindeyiz. Çok iyi bilmeliyiz ki bizler bu bölgede, ülkemizde Alevi'siyle Sünni'siyle, Kürt'üyle Türk'üyle, Laz'ıyla Çerkez'iyle; velhasıl bütün dinî ve etnik yapılarımızla bu ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde inşallah kıyamete kadar hep birlikte bir ve beraber olarak yaşayacağız. Anayasa'mızda olduğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş felsefesinde olduğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes, etnik kökeni, milliyeti, mezhebi ne olursa olsun bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır. Ancak şartımız, bu ülkenin bölünmez bütünlüğüne, kanunlarına saygılı olmaktır. Bütün dünyada olduğu gibi, bütün dünya devletlerinde olduğu gibi her devletin kendi vatandaşlarını, milletini ve kendi geleceğini korumak gibi bir hakkının olduğunu da unutmamak lazım.

Şimdi, burada çok saygıdeğer milletvekilleri, uyuşturucuyla ilgili -haklı olarak- ülkemizdeki durumla ilgili konuşmalar yaptılar. Ben içinden gelen bir kardeşiniz olarak, uyuşturucu... Türkiye Cumhuriyeti devleti önce transit güzergâhta bulunan bir ülkeydi ama son dönemde hedef ülke durumuna düştük. Ama takdir edilmesi gereken bir hadise var ki bu hadise, uyuşturucuyla mücadele sadece kamu gücüyle, kolluk gücüyle, güvenlik kuvvetleriyle yapılacak bir mücadele değildir; uyuşturucuyla mücadele toplumun bütün katmanlarının, devletin bütün katmanlarının el birliğiyle yapması gereken bir çalışmadır. Özellikle, yakalamaya yönelik "torbacı" dediğimize ya da transit geçişe yönelik çok üstün bir vazife anlayışıyla çalışan Emniyet teşkilatı, Jandarma teşkilatı, Sahil Güvenlik, Gümrük Muhafaza var; çok ciddi yakalanmalar yapılıyor ancak bunun bir de diğer bir boyutu var, önleyici olarak tedbirlerin alınması gerekiyor. İçişleri Bakanlığımızın geçmişte uygulamaya koyduğu "En İyi Narkotik Polisi; Anne" uygulamamız var; bu uygulamanın devam etmesi gerekiyor. Bizim toplumumuzda, biz biliyoruz ki Sayın Bakanım, bütün iyi alışkanlıklar da kötü alışkanlıklar da arkadaşla başlıyor ve bütün kötü alışkanlıkları, iyi alışkanlıkları da ilk öğrenen annedir, dolayısıyla annelerin eğitimine, önleme noktasında ağırlık vermemiz gerektiğini bir kez daha ifade ediyorum ve bu 'En İyi Narkotik Polisi; Anne" uygulamasının desteklenerek devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sayın Bakanım, Sayın Başkanım; özellikle terörle mücadelede Türkiye, bulunduğu konum gereği bütün terör örgütlerinin hedefi durumdadır. Özellikle bölücü bölgeci terör örgütlerinin; Marksist, Leninist ideolojiye inanan terör örgütlerinin, dinî motifli fundamentalist terör örgütlerinin ortak amacı kandır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Tipioğlu, toparlayın lütfen.

VEYSAL TİPİOĞLU (Kocaeli) - Toparlıyorum Sayın Başkanım.

Ben bu vesileyle de bu uğurda çalışan bütün arkadaşlarıma başarılar diliyorum ve suçun, dünyanın hiçbir sisteminde, hiçbir zaman diliminde sıfır olduğu ne bir ülke var ne bir zaman dilimi var. Dolayısıyla suç fıtridir, Rabb'im bizleri yaratırken insanların mayasına bunu da koymuştur. Esas olan, suçun kamu vicdanını rahatsız edecek boyuta gelmemesidir. Bizim ülkemizde, Allah'a şükür, kamu vicdanını rahatsız edecek boyuta gelmeden müdahale edilebiliyor. Ben bu uğurda çalışan, gece gündüz gayret eden, mesai mefhumu demeden çalışan bütün güvenlik kuvvetlerimize huzurlarınızda teşekkür ediyorum, şükranlarımı ifade ediyorum.

Tekrar, sizleri burada ağırlamaktan dolayı memnun olduğumuzu ifade ediyor, hoş geldiniz diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.