SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Sayın Başkanım, kıymetli milletvekillerimiz; hepinizi selamlıyorum.

Birçok konu konuşuldu artık hani çok açık kapı da kalmadı ama anlaşılan o ki yani buraya gelirken de hepimizin zihninde oluşan şey, maalesef son yıllardaki uygulamalar, bir "fon" lafı önümüze geldiğinde bize irkilmemiz gerektiğini söylüyor. Dolayısıyla hepimiz böyle teyakkuzla bakıyoruz bu yeni kurulacak Fona. Varlık Fonu üzerinden yaşanan sıkıntılar malum, buradaki işte mali disiplinsizlik, denetimsizlik... Şimdi, her konuda hepimizin özellikle belirtmeye çalıştığı, ülkenin en çok ihtiyacı olan şey şeffaflık yani bütün meselelerimizde geliyoruz, dayandırıyoruz, şeffaflığa getiriyoruz.

Şimdi, burada iki alanın gerçekten sizler tarafından çok net şekilde açıklanmaya muhtaç olduğunu söylüyoruz. Birincisi, bu kriterler yani şu anda çok objektif kriterlerden bahsedilebilir ama -sayın vekilin de söylediği gibi- iş başladığında, uygulamaya geçildiğinde kayırmacılık üzerinden ciddi bir şey yapılıyor yani bu kriterler aşılmaya çalışılıyor. Bu kriterlerin gerçekten şeffaf olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının eşit şartlarda bunlardan istifade edebilecekleri noktasındaki teminatınızı anlamak isteriz.

İkincisi de Fonun yönetimi konusunda, bu hesap vermeden muaf oluşu maalesef yine içimizdeki şüpheleri artırıyor. Bunlar işte, bakanlıklardan yeni şeyler ihdas edilecek vesaire, her fon beraberinde huzur hakları denilen bir kalem açacak, yeni masraf kalemleri açmış olacak. Yani hakikaten neden bütçede düzenlenmesi düşünülmedi de yeni bir Fon ihtiyacı hissedildi? Bu konuda sizler tarafından şeffaflıkla, tatmin edici bir açıklama yapılmasını arzu ediyorum.

Yani gençlerimizin sorunlarıyla ilgili elbette çok konuşacağız, edeceğiz. Bu aile meselesi konusunda ben hiç kimsenin burada buna karşı çıkacağını... Aile kurmak isteyen bir çiftin yani 2 gencin bu talebine devletin destek çıkmak istemesine burada karşı çıkacak olan tek bir milletvekili yok yani bunu herkes arzu eder. Bununla birlikte, artık evlenme ehliyeti, aile kurma ehliyeti diye bir başlığı da bundan sonrasında düşünmemiz gerektiğine, çalışmamız gerektiğine inanıyorum. Çünkü içinde şiddet olan bir aileyi de kutsamanın asla ne bizlerin inancında ne geleneğinde ne kültüründe yeri olmadığı kanaatindeyim. Bu konunun da bir an önce çalışılmaya başlanmasını arzu ediyorum.

Teşekkür ediyorum.