Komisyon Adı | : | (10/ 5,6,8,22,58) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Su Yönetimi Genel Müdürü Afire Sever'in, yürüttükleri su yönetimi faaliyetleri, bu faaliyetlerin balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği sektörüne etkileri, gözlemledikleri sorunlar ve çözüm önerileri hakkında sunumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 09 .11.2023 |
OTURUM BAŞKANI NAZIM ELMAS - Su Yönetimi Genel Müdürümüz Afire Sever'e çok çok teşekkür ediyoruz sunumlarından dolayı.
Ben bir soruyla başlamak istiyorum arkadaşlarımız sorularını hazırlarken.
Şimdi, toplam nüfusa göre tarımda çalışan nüfusun daha az olduğu "gelişmiş ülkeler" dediğimiz bir ülke grubu var. Burada, bu ülkelerde tarıma ayrılan su oranı ne kadar? Bizde yüzde 77 ama bu gelişmiş ülkelerde daha az kişi tarımda çalıştığı hâlde, aynı ürünü aldığı hâlde su kullanım oranında bir farklılık var mı, bunu öğrenmek istiyorum.
Teşekkür ederim.
SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRÜ AFİRE SEVER - Sayın Başkanım, şöyle arz edeyim efendim: Su kullanım oranını etkileyen birçok faktör var. Örneğin, Kuzey Avrupa ülkeleri zaten üretimi yağışla yapacağı için su kullanım oranı ona göre düşük olabilir ya da ürün deseni, çeşitliliği de farklılık arz eder. Şu kadarını söyleyeyim: Biraz önce dünyada zaten suyun yüzde 69'unun tarımda kullanıldığını arz ettim. Bununla beraber, İtalya ve İspanya belki bize örnek olabilir Sayın Başkan; yüzde 80 oranında tarımda su kullanılıyor. Neden? Çünkü biz onlarla aynı iklim kuşağını, Akdeniz iklim kuşağını paylaşıyoruz; sulama yapmadan ürün elde edemezsiniz. Çalışan kişi sayısına gelince, eğer modern sulama sistemleri kurduysanız, otomasyona da bağladıysanız zaten uzaktan bunu takip edebilirsiniz. Büyük işletmelerinizde zaten 2 tane... Nihayetinde bunu su ürünleri yetiştiriciliğinde de görüyoruz Sayın Başkanım. Ben daha önce Deniz ve Kıyı Yönetimi Dairesi Başkanıydım Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızda. Orada özellikle 2006 yılı ve öncesinde -burada kıymetli hazırun varsa su ürünleri yetiştiriciliği yapanlar- baraka tarzı, küçük kafes işletmelerinde su ürünleri yetiştiriciliği, balık yetiştiriciliği yapılırken özellikle bunların en az 30 metre derinliğe, açığa, açık denizlere alınmasıyla, ötrofikasyonun önlenmesi vesaireyle beraber kafesler modernize edildi, uzaktan yemleme sistemleri kuruldu, kapasite de arttı ama siz orada 2 kişiyle bunu yine yapabilirsiniz Sayın Başkan. Dolayısıyla, bizde şu anda sulama randımanı -DSİ Genel Müdürlüğümüzün verisidir, beni doğrulasınlar- yüzde 50, değil mi Sayın Genel Müdürüm?
DSİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI BÜLENT SELEK - Yüzde 51.
SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRÜ AFİRE SEVER - Yüzde 51, evet, biz bunu tabii ki modern sulama sistemleriyle yukarıya çekmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla burada ürün miktarı, suya göre tarımda bir planlama yapılmalı ki biliyorsunuz Tarım Orman Kanunu kapsamında bu geçti ve Sayın Tarım Orman Bakanımın liderliğinde yönetmeliği de planladılar ve suya göre planlama yapıyoruz. Yani bulunduğunuz ekolojik ortam, iklimsel şartlar, ürün deseniniz, kullandığınız sulama sistemi suyun giderini, oranını, kullandığınız su miktarını değiştirebiliyor.
Arz ederim.
OTURUM BAŞKANI NAZIM ELMAS - Çok teşekkür ederim.
Komisyon üyelerinden arkadaşlarımıza sırayla söz vereceğiz ama bir de şunu merak ediyorum: Az önceki konuşmalar sırasında zaman zaman "Kafes balıkçılığına şöyle şartlarda 'evet' diyoruz, şöyle şartlarda 'hayır' diyoruz." şeklinde bir ifadeniz oldu. Hangi şartlarda "evet" hangi şartlarda "hayır", hangi şartlarda bu gerekli, hangi şartlarda zararlı; buna ait bir açıklamayı biraz daha genişletirseniz... Ülkemizin bazı bölgelerinde bu tür gündemler var, özellikle Giresun'da da bu tür bir gündem var. Bu konuda daha bilinçli ve isabetli gitmekte fayda var diye düşünüyoruz.
Teşekkür ederim.
Buyurun.
SU YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRÜ AFİRE SEVER - Şimdi, Sayın Başkan, şunu ifade etmek isterim ki Su Yönetimi Genel Müdürlüğü olarak biz kıyı suları ve iç sularla ilgili görüş verebiliyoruz. Mevzuat kapsamında bizim görev ve sorumluluk alanımız biraz önce bahsettiğim 1.300 tane "durgun sular" dediğimiz sularda ve kıyı sularında eğer bir yetiştiricilik söz konusuysa bize soruluyor. Açık deniz kafes balıkçılığı konusu Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığımızın Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğümüzün uhdesinde olan bir konu. Bu noktada özellikle Durgun Yerüstü Kara İç Sularının Ötrofikasyona Karşı Korunmasına İlişkin Tebliğ'miz var, Yerüstü Su Kalitesi Yönetmeliği'miz var üst çatıda da. Bu 2 mevzuat kapsamında görüşlerimizi oluşturuyoruz. Bu görüşleri oluştururken de biraz önce yine arz ettiğim üzere durgun sularımızda biz özümleme kapasitesini belirliyoruz, modelle beraber ortaya koyuyoruz. Derinlik yani batimetrik özellikleri, azot ve fosfor durumu yani ötrofikasyonu -ki biz buna suyun kalite durumu, bu noktada trofik durumu diyoruz- trofik durumu ne; bunları ortaya koyuyoruz. Münferit bir başvuru geldiği zaman da modeli üretilecek tonaj olarak miktardan kaynaklı azot ve fosfor miktarını koyuyoruz. Eğer ki su kalitesine olumsuz etkisini belirlersek yine modelle olumsuz görüş veriyoruz elbette çünkü zaten orada ötrofikasyona yatkın bir durum var. Oraya geldiği zaman artı bir kirletici kaynak olacağından dolayı diğer kafesleri de olumsuz etkileyecek. Bununla beraber, eğer ki o alanda bizim bir modelleme çalışmamız yoksa yine Durgun Yerüstü Kara İç Sularının Ötrofikasyona Karşı Korunmasına İlişkin Tebliği'mizin ekinde azot ve fosfora ilişkin birtakım parametre değerlerimiz var; sudan numune alınması, bu kapsamda kalitesinin ortaya konması ve bir matematiksel modelimiz var, o hesaplamalarla yine "evet" veya "hayır" diyoruz.