UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, Plan ve Bütçe Komisyonunun değerli üyeleri, Millî Savunma Bakanlığının değerli bürokratları, değerli komutanlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben de sözlerimin başında öncelikle bu toprakların yetiştirmiş olduğu en büyük devrimci, ezelî ve ebedî Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve şehitlerimizi saygıyla, rahmetle, minnetle anıyorum.

Yine 27'nci Dönemde beraber milletvekilliği yaptığımız Sevgili Doğan Kubat Beyefendi, Meclisin beyefendi milletvekili bugün -biraz önce öğrendik- annesini kaybetmiş, ona da Allah'tan rahmet diliyorum.

Değerli arkadaşlarım, tabii, burada birkaç kere daha bu sorun diğer milletvekili arkadaşlarımız tarafından da dile getirildi, Sayın Bakan, özellikle emekli binbaşılara ilişkin olarak genel bir talep var, emekli binbaşıların yaşamış olduğu özlük haklarındaki sorunlara ilişkin; iyileştirme isteyen, makam ve görev tazminatları ve emekli maaşlarında iyileştirmeye ilişkin talepler var. Bunlar bizdeki rakamlara göre belki doğru olmayabilir ama 3-4 bin kişi civarında. Özellikle albaylar ve yarbaylarla arasındaki bu maaş farklılığının bir an önce giderilmesini, yaşadıkları özlük haklarına ilişkin sorunlar konusunda gerekenin yapılmasını ve Bakanlığınızın gerekli dikkati göstermesini özellikle istirham ediyorum.

Bunun dışında... Başka bir kapsamda konuşma yapacaktım ama sunumunuzu yaparken -sunumunuzun özellikle 11'inci sayfasında- şöyle bir şey söylediniz: "Suriye ve Irak harekât alanlarında görevli birliklerimize yönelik taciz ve saldırı girişimlerine de misliyle karşılık vermekte, gerekli tedbirleri almaktayız." dediniz. Amerika Birleşik Devletleri'nin... Biliyorsunuz ABD tarafından SİHA'mız 5 Ekim günü düşürüldü ve Pentagon yapmış olduğu açıklamada "Biz düşürdük, tehdit gördüğümüz için düşürdük. F-16 uçaklarıyla vurarak düşürdük." demiştir. Önce bunun üzerinden yirmi dört saat boyunca Hükûmet tarafından herhangi bir şekilde herhangi bir açıklama yapılmamış, aradan belli bir zaman geçtikten sonra Dışişleri Bakanlığı aynen şu açıklamayı yapmıştır: "Operasyon esnasında üçüncü taraflarla işletilen çatışmazlık mekanizmasındaki farklı teknik değerlendirmeler nedeniyle bir SİHA kaybedilmiştir." denilmiştir ve arkasından da Sayın Erdoğan "NATO'da beraber olduğunuz Türkiye'nin SİHA'sını nasıl düşürürsün? "Görmedim, bilmedim, farkında değilim." demiştir.

Değerli arkadaşlarım, Sayın Bakan; Amerika Birleşik Devletleri "Ben bunu yanlışlıkla düşürdüm." filan demiyor, "Ben Türk SİHA'sını bir hedef gördüm." diyor ve "Bilerek, F-16'lar açısından tehdit gördüğüm için gerekeni yaptık." diyor. Şimdi 11'inci sayfadaki iddianıza göre "Bize karşı yapılan her türlü taciz ve saldırı girişimlerine karşı gerekli çıkışı yapıyoruz." diyorsunuz. Şimdi soruyorum: Ne yaptık biz bu SİHA düşürüldükten sonra? Bu mahcup açıklamaların dışında herhangi bir açıklama yaptık mı yapmadık mı? Amerika Birleşik Devletleri'nin bize karşı yapmış olduğu bu saldırgan tavra karşı herhangi bir şekilde caydırıcı bir önlemde bulunduk mu? Bunun dışında ne yaptık? Bunu eğer açıklarsanız çok memnun oluruz.

Geçtiğimiz aylarda yine size bir soru sormuştum, Korgeneral Zekai Aksakallı'nın Ardan Zentürk'le yapmış olduğu röportajda özellikle Genelkurmaydaki FETÖ yapılanmasına ilişkin olarak -Semih Terzi'nin- kimler tarafından kurulduğunu, sizin de o dönemde buna, gerçekten de yapılan atamalara karşı çıktığınızı, özellikle Semih Terzi'ye ilişkin yapılan atamalara karşı çıktığınızı, Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Salih Zeki Çolak ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanı Tümgeneral Şevki Gençtürk'ün de bu atamalara karşı geldiğine ilişkin Korgenaral Zekai Aksakallı açıklamalar yaptı. Demek ki siz o tarihlerde buna ilişkin tehdidi görmüşsünüz, o anlamda da sizi kutluyorum ama Genelkurmay yapılanması içerisinde bazı unsurların bunların yolunu açtığını görüyoruz yani o akşam 250 şehidin verilmesi, oradaki bazı komutanlar tarafından bu FETÖ'cü generallerin yolunun açıldığını gösteriyor. Ben bunların kim olduğuna ilişkin bir soruşturma yapılmış mıdır yapılmamış mıdır diye zatıalinize 7 maddeden oluşan sorular sordum. "Bunlar kimdir? Kimler tarafından korunmuştur? Ne zaman korunmuştur? Özel Kuvvetleri ele geçirme girişimindeki Semih Terzi'nin arkasındaki manevi güç kimdir? 15 Temmuz hain darbe girişiminde Genelkurmay karargâhını ele geçiren ekibin başında yer alan Albay Fırat Alakuş'un ve Albay Fatih Yarımbaş'ın FETÖ mensubu oldukları belirtilmişken bu atamaları kimler yapmıştır?" diye 7 madde hâlinde ayrıntılı sorular sormama rağmen siz sadece iki satırlık bir cevap verdiniz; dediniz ki: "FETÖ'yle mücadele azim ve kararlılıkla sürdürülmektedir, bundan sonra da tespit edilen bilgi ve belgeler ışığında FETÖ'yle mücadele tavizsiz şekilde sürdürülecektir." Bu dediğinizin altına ben de imza atıyorum ama ben bir milletvekili olarak, somut olarak o tarihteki Mustafa Kemal'in ordusunu ele geçirmeye çalışan bir yapının nereden kaynaklandığını... Düşünün ki biraz önce yapmış olduğunuz sunumda 24 bin kişilik bir iltisaktan bahsediyorsunuz. Siz daha önce, bu görevden önce de Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı yaptınız, Kara Kuvvetleri Komutanlığı yaptınız, yanılmıyorsam Jandarma Genel Komutanlığı yaptınız ve bu yapı ne yazık ki bir kentin nüfusunu alabilecek kadar. Benim mensubu olduğum ilin nüfusu 25-30 bin, 25 bin FETÖ mensubu Mustafa Kemal'in...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Başkanım, bitiriyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika uzatıyorum.

UĞUR BAYRAKTUTAN (Artvin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

25 bin kişilik güç, az bir güç değil. Yani, bu ordunun içerisinde bir yapı Mustafa Kemal'in, Atatürk'ün ordusunu ele geçirdi ve 15 Temmuz gecesi Mustafa Kemal'in Meclisini bombaladılar. O gece Mecliste ilk olanlardan biriydim, her zaman derim sabaha kadar bomba yedik. O nedenle, bu yapılanmaya ilişkin, şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde buna ilişkin iltisaklı unsurlar var mıdır, yok mudur; döneminde kimler tarafından bunlar kayırılmıştır, bunların somut gerçekleriyle beraber, sorularımıza da yalın cevaplar vererek açıklanmasını istirham ediyorum.

Bütçenizin hayırlı uğurlu olmasını diliyor, hepinize saygılar sunuyorum.