Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/276) ve 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/274) ile Sayıştay tezkereleri a)Millî Savunma Bakanlığı b)Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Başkanlığı |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 16 .11.2023 |
MEHMET AKALIN (Edirne) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakanım, bürokratlar, değerli milletvekilleri, kıymetli basın mensupları; bugünkü konuşmamda üç konu üzerinden değerlendirmeler yaparak bazı sorular sormak istiyorum. Bu konuların birincisi, askerî tıp akademileri ve hastaneler; ikincisi, askerî okullar ve son olarak da işgal altındaki Türk adalarıyla ilgili olacaktır.
Evet, bildiğiniz gibi Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Komutanlığı kapatılarak görevlileri Millî Savunma Bakanlığına devredilmiştir. Bu düzenleme sonucunda çeşitli alanlarda faaliyet gösteren Türk Silahlı Kuvvetleri NATO içinde askerî hastanesi bulunmayan bir ordu olarak anılmaya başlanmıştır. Askerî sağlık sisteminin değişmesi özellikle yurt dışındaki operasyonlarda ülkemizin çıkarlarına zarar veren bir dizi sorunlara yol açmaktadır. Suriye ve Irak gibi bölgelerde yaralanan askerlerimiz yurt içinde devlet hastanelerine sevk edilerek tedavi edilmektedir ancak ne yazık ki savaş cerrahisi deneyimi olmayan sivil doktorlar yaralı askerlerimize müdahale etmek zorunda kalmaktadır. Askerî hastanelerimiz askerlerin ailelerine de sağlık hizmeti sunardı, bu da askerlerimizin ve ailelerinin morali açısından çok önemliydi. Türk Silahlı Kuvvetlerine sağlık hizmeti sunan askerî hekimler ve sağlık personeli askerî akademilerde ve okullarda eğitim alırlardı. Türk Silahlı Kuvvetlerinin askerî hastanelere ihtiyacı var. Bu sistem farklı sebeplerden ötürü ortadan kaldırılmış olabilir ancak şimdi Türk Silahlı Kuvvetlerinde ihtiyaç duyulan bir sistemin kurulması elzemdir.
Geçmişten ders aldığımızı düşünerek ve öngörerek buradan soruyorum: Şimdi yapısı yavaş yavaş oturtulmaya başlanan ve öyle veya böyle zor şartlarda kurulmuş bir Savunma Üniversitemiz var ve 20 binden fazla öğrenci mezun etti. Neden bu üniversite bünyesinde askerî tıp akademisini oluşturmuyorsunuz? Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı olan askerî hastaneleri yeniden açacak mısınız?
Sonuç olarak "Şehitlik bu işin fıtratında var." gibi gayriciddi söylemlerle bu meseleye itibar suikastı yapılmamalı ve askerî tıbbın belkemiği olan askerî tıp akademileri ve askerî hastaneler en kısa zamanda yeniden açılmalıdır.
Gelelim askerî okullara; askerî okulların kapatılması ve askerî okul öğrencilerinin karşılaştığı zorluklar Türkiye'nin askerî eğitim ve savunma sistemine yönelik önemli bir gündem konusudur. Öncelikle, askerî okulların kapatılması, bu okullarda yetişen öğrencilerin yaşamlarının bir günde nasıl değiştiğini göstermektedir. Birçok öğrenci subaylık ve pilotluk gibi önemli meslekler için kendilerini hazırlarken bir anda "Mühendis olun, hayatınızı kurun." denilerek hayatları altüst edilmiştir. Bu öğrencilerin ekseri çoğunluğu yıllarını bu mesleğe adamış, vatanları için çaba göstermiş gençlerdir. Bu değişikliklerin öğrenciler üzerindeki etkisi sadece kişisel değil, aynı zamanda Türk Silahlı Kuvvetlerinin geleceğini de etkilemektedir. Askerî okulların kapatılması Türk ordusunun uzun yıllara dayanan denge ve kültürünü sarsmaktadır. Sorum şu: Askerî okulların yeniden açılması düşünülmekte midir?
Sonuç olarak askerî okulların kapatılması ve bu süreçte yaşananlar Türkiye'nin savunma sistemi ve millî güvenliği üzerinden ciddi etkiler doğurmaktadır. Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada mevcudiyetini devam ettirebilmesinin sigortası; güçlü bir orduya sahip olmasıdır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin temel unsurlarından olan askerî okulların siyasetten ari, yasama, yürütme ve yargı erkleri tarafından denetlenmesi kaydıyla tekrardan açılması gerektiğini düşünüyorum.
Evet, işgal altındaki adalar... İsrail'in Filistin'de insan haklarını hiçe sayan vahşice saldırıları ve soykırım niteliğinde yaşattığı zulmü ve işgali nefretle kınıyoruz fakat her ne hikmetse burnumuzun dibinde Yunanistan'ın işgali altında bulunan kendi adalarımız için gerekli tepkiyi veremiyoruz. Neden on dokuz yıldır Yunanistan'a nota verilmiyor? Neden bu adaların geri alınması için uluslararası platformlarda herhangi bir çalışma yapılmıyor? Bu tepkisizlikler neticesinde ise işgal altında bulunan İzmir Koyun Adası, Aydın Hurşit Adası, Aydın Eşek Adası, Küçük Çuha Adası ve Gavdos Adası'nda 8 Ekimde seçim yapıldı. Yunanistan İçişleri Bakanlığı da kendi resmî sitesinden seçim sonuçlarını yayımladı. İşgal altındaki adalarımızda 6 bin askerleri var ve geçtiğimiz günlerde üs sayısını 14'e çıkardılar. Bakanlığımızın bu konuyla ilgili görüşleri ve izleyecekleri yol haritası nedir?
Bu sebeple Millî Savunma Bakanlığının bu tür durumlar karşısında daha proaktif bir rol almasını, gereken neyse onu yapmasını ve adalardaki işgali uluslararası platformda daha etkili bir şekilde gündeme getirmesini bekliyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen toparlayalım.
MEHMET AKALIN (Edirne) - Tamamlıyorum.
Bu konunun çözümü için yapılacak tüm faaliyetleri İYİ Parti olarak destekleyeceğimizi belirtmek isterim.
Savunma Bakanlığının bütçesinin hayırlara vesile olması dileklerimle değerli heyeti saygıyla selamlıyorum.