| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/529) ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/297) ve Sayıştay tezkereleri a) Adalet Bakanlığı b) Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu c) Türkiye Adalet Akademisi ç) Anayasa Mahkemesi d) Yargıtay e) Danıştay f) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu g) Kalkınma Bakanlığı h) Türkiye İstatistik Kurumu ı) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı i) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı j) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı k) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 15 .02.2016 |
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli milletvekili arkadaşlarım, kıymetli hazırun; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakanım, biraz önce arkadaşlarım konuşurken ben maziye gittim, 3 Nisan 1977'ye. O gün ortaokul üçüncü sınıf talebesiydim. "Yedi küpeli gelin"e izafeten yedi temel atılmıştı.
MEHMET HABİB SOLUK (Sivas) - Yedi gerdan mıydı, küpe miydi?
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Evet, "yedi küpeli gelin" deniyordu. Ben ortaokul 3 öğrencisi olduğum için kimse beni arabaya da almıyordu, birkaç temel arasında koşarak gittim. Temel atılırken büyüklerimiz ağlamıştı, biz de ağlamıştık çünkü.
Ben yaşadım Sayın Bakanım, bir köye gittiğimde su içmek isterken bana dediler ki: "Dur." Bir tülbent getirdiler, kurtlar ağzımıza girmesin diye tasın üstünü örttüler. Yine o çorak topraklarda çok yürüdük. Ayaklarımız susuzluktan çatlamış topraklara batmasın diye dikkatli yürümeye çalışıyorduk. Hamdolsun devletimiz gerçekten dünya misali bir projeye temel attı. O temelin atıldığı günden bu güne kadar işçisinden, memurundan, mühendisinden, bakanından, başbakanına ve reisicumhuruna kadar emeği geçmiş sağ veya vefat eden bütün emeği geçenlere ben şükranlarımı arz ediyorum memleketim adına, toprağım adına.
GAP, yine bir büyüğümüzün huzurunda geçenlerde de kullanmıştım, bölgenin sigortasıdır Sayın Bakanım. Eğer bugün GAP olmamış olsaydı, siyaseten ve coğrafik olarak bölge belki çok farklı olacaktı. Evet, GAP'a bu nazarla bakmamız gerekiyor, bölgenin coğrafyası.
Evet, Sayın Bakanım, Plan Bütçenin değerli üyeleri, değerli bürokratlar, kıymetli basın mensupları; konuşmama başlarken tekrar saygıyla selamlıyorum. Kalkınma Bakanlığı ve GAP İdaresi üzerinde söz almış bulunuyorum.
Öncelikle, ülkemizin ilk göz ağrısıdır GAP. Gerçekten ilk göz ağrısı ve şu anda sizin Bakanlığında bulunduğunuz birçok proje devrede. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin sahip olduğu su ve toprak kaynaklarının geliştirilmesine dayalı bir program olarak planlanan, daha sonra entegre bir bölgesel kalkınma projesine dönüşen GAP, bugün çok sektörlü, sürdürülebilir, insanî gelişmeye dayalı, bölgenin rekabet gücünü artırmayı hedefleyen ve sağlayan, ülkemizin ve milletimizin büyük bir başarısıdır. Merkezi Şanlıurfa'da olması nedeniyle Şanlıurfa için de GAP ayrı bir önem, onur ve gurur vesilesidir. Bugüne kadar yapılan yatırımla GAP'ın kilit yatırımları bir bir tamamlanmış, eğitimde, kültür ve turizmde, sağlıkta, şehirleşmede, ulaştırmada, tarımda, toplu konutta, gerçekten altyapı projelerinde bölgemiz ve Şanlıurfa büyük mesafeler almıştır. Onu bizatihi yaşayarak gelen birisi olarak gören birisiyim. Hani, bir söz var Sayın Bakanım, diyor ya: "Ne oldum değil, ne olacağım demeli." Ben o gün temeller arasında koşturan biri olarak bugün Plan ve Bütçede GAP'ın üzerine konuşuyorum ve bu noktada da Allah'ıma şükrettim.
Evet, bölgenin çehresi değişmiştir ancak henüz katedilmesi gereken çok mesafe var Sayın Bakanım.
GAP faaliyete girmesinden itibaren anne ve bebek ölümlerinde gerçekten ciddi manada düşüşler olmuştur ki bölgemiz, ilimiz, özellikle Şanlıurfa, Türkiye'nin nüfusunun en fazla arttığı bir il, o noktada rekor bizde hamdolsun fakat buna rağmen gerek sağlık alanında gerek eğitimde gerekse ulaştırmada yapılan çalışmalar bebek ölümleri oranını ciddi manada azaltmıştır. Gerçi, şu anda 520 bin civarındaki Suriyeli kardeşimizin de gelmesiyle nüfusumuz 2,5 milyon civarına tekabül ediyor, 2 milyon 300 bin civarında.
Evet, tabii, baktığımızda, bölge ile Türkiye'yi kıyas yaptığımızda, Türkiye yüzölçümünün 9,7'si, Türkiye nüfusunun yaklaşık 10,6'sı bizim bölgemizde. Dolayısıyla, coğrafyamıza göre nüfusumuz daha da yüksek.
Evet, GAP, Türkiye'nin yaklaşık yüzde 10'una tekabül ediyor fakat aynı tabloda yıllık nüfus artışına bakıldığında bölgemiz ciddi manada nüfus artışının olduğu bir il.
Ülkemizin en temel ihtiyaçlarından biri olan enerji GAP'ın kilit unsurlarındandır. Bölgenin enerji üretim değeri tüketim değerinden de daha büyüktür. Bunu devam ettirmek için stratejik öneme sahip birçok proje uygulandı ve uygulanmaya devam edecek.
Tabii, baktığımızda, gerçekten, atılan temellerin getirisi şu anda ciddi manada kendini gösterdi, bunun daha da artırılması gerekiyor. Sizler de ifade buyurdunuz, temeli atıldığı günden bugüne kadar GAP bölgesinde 412,1 milyar kilovatsaat -ne yapılmış- elektrik üretilmiş. Bunun parasal değeri de 24,7 milyar dolara tekabül ediyor. 1 kilovatı herhâlde 6 sent olarak hesaplamışlar.
Tabii, bölgede bulunan Fırat ve Dicle'nin su potansiyeline baktığımızda Türkiye'nin yüzde 28'ine tekabül ediyor. Fırat yüzde 17, Dicle ise yüzde 11'ini oluşturuyor ki bu da çok ciddi bir potansiyel. Oysa, zannedersem, bunun Arap atasözü olduğunu söylüyorlar: "Dicle, Fırat akar, Türkler onlara bakar." Hamdolsun, artık bakmıyoruz ve bizim bereketli topraklarımızı, bereketli hilali sulamaya devam ediyor.
Evet, Türkiye'nin 25 havasında toplam su potansiyeli 86 milyar metreküp. Bunun 32 milyar metreküpü Fırat, 21 milyar metreküpü de Dicle'de bulunuyor. Toplam 53 milyar metreküp su ediyor. Ancak yıllık kullanılabilir su potansiyeli, 14 milyar metreküpü yer altı suyu olmak üzere toplam 112 milyar metreküpe tekabül ediyor. Kısacası, bunu, 14 milyarı 112'den çıkardığımızda, hâlen, sulanması gereken ve değerlendirilmesi gereken 88 milyar metreküp su mevcut.
Güneydoğu Anadolu Projesi bölgemizin ama en önemlisi ülkemizin istikbali olan gençlerimizin geleceğine yapılan bir yatırımdır. GAP'a yapılacak yatırımlar 21'inci Yüzyıl'da Türkiye'nin dünyada rekabet gücünü artırması ve kendine yeterli anlamında öne geçmesini sağlayacaktır. GAP, sadece Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne değil, tüm Türkiye için başarı, kalkınma ve zenginlik sağlayacaktır ancak daha katedilmesi gereken birçok mesafe bulunmaktadır. Yani, GAP Eylem Planı'yla modern sulama tekniklerinin uygulanması gerekmektedir ki geçmişte yaşadığımız o salma sulamayla ciddi manada, özellikle Harran ilçemizde tuzlanma oranının yüksek olduğunu siz de biliyorsunuz Sayın Bakanım.
AHMET YILDIRIM (Muş) - Pardon Hocam, ne oranı?
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Çoraklanma, tuzlanma ki ona artık vahşi sulama...
KALKINMA BAKANI CEVDET YILMAZ (Bingöl) - Tuzlanmayı çözecek ciddi bir projeyi, Drenaj Projesini hayata geçirdik.
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Çok şükür.
Evet, GAP'ın sulama faydasına baktığımızda 2,1 milyar dolar/yıl, enerji faydası 2,2 milyar dolar/yıl, ulusal ekonomiye katkısı 10,1 milyar dolar/yıl, istihdama katkısı 3,8 milyon, kişi başına gelir yüzde 209 civarında artış olacaktır.
Evet, şimdi o bölgede daha da çok sulanması gereken alanlarımız var Sayın Bakanım. Hilvan, Viranşehir, Siverek, Haliliye ilçeleri arasındaki bölgeler sulanmayı bekliyor. Bozova ile Şanlıurfa, Karaköprü bölgesinde özellikle o bölgede ve Akziyaret'te çok ciddi bir fıstık ve badem potansiyeli var ve oradaki çiftçileri de ben yakinen tanıyorum; bilinçli çiftçilerimiz, fıstıkların sulanması gerekiyor. Tabii, pompalı sulama olduğu için biraz maliyetler yüksek ama inanıyorum ki eğer o fıstık alanları sulanabilirse, damlama veya diğer tekniklerle, ciddi manada üretimde bir artış meydana gelecektir, bir hasıla artışı meydana gelecektir.
Yine, hakeza, Karaköprü bölgesindeki Akziyaret ki benim köyümün de bulunduğu yer, P3 bölgesi, orası da eğer sulanabilirse ki orada da çok ciddi manada hem fıstık bahçeleri vardır hem de verimli araziler vardır, ben bunların bölge ekonomisine çok ciddi manada bir katkı sağlayacağını düşünüyorum çünkü henüz şu anda bizim sulanabilir arazilerimizin yüzde 25'i -gerek GAP bölgesinde ve gerek Şanlıurfa'da- ancak sulanabiliyor. Ceylanpınar Devlet Üretme Çiftliğinin 1 milyon 700 bin dekar arazisi var, Kızıltepe'ye giden kanal oradan geçmesine rağmen henüz Ceylanpınar ve Viranşehir ovaları sulanamıyor. Bunların da ciddi manada sulamaya açılması gerekiyor çünkü çok önemlidir. O bölgede sizler de çok iyi görmüşsünüz ve biliyorsunuzdur ki çok mümbit bir arazi, çok düz bir arazi ve orası sulandığında da ciddi manada bir katkı sağlayacaktır çünkü TİGEM şu anda kendi çapında sulamaya çalışıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Ek süre veriyorum Sayın Cevheri.
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Evet, burada tabii, kurum olarak hakkınızı teslim etmek zorundayım. Yine o bölgede daha önceden o bölgelerin konutlaşma noktasında izin GAP bölgesindeydi, sonradan vilayet veya mahalli idarelere verilince orada ciddi manada bir konutlaşma meydana geldi. Ben önce bizim Çevre Bakanlığı noktasında da konuştum, 40 bin dekarın üzerinde bir arazinin konuta açıldığı söyleniyor ki şu anda bu rakam çok daha yükseğe gitmiştir. Eğer bir akşam, gerek Viranşehir veya Harran'dan o bölgeye geldiğinizde veya uçakla o bölgenin üzerinden uçtuğunuzda sanki bir şehrin üzerinden uçuyorsunuz, her taraf ışıl ışıl. Oysa çok mümbit arazilerdi, o bölgenin konuta açılmaması gerekiyordu ama maalesef o noktada ciddi bir yıkım meydana geldi.
Sayın Bakanım, toprak koruma kurulunun muhakkak kurulması ve acilen devreye girmesi gerekiyor ve yaptırımlarının olması gerekiyor, yoksa bölge elden gidiyor.
BAŞKAN - Toparlayabilir misiniz Sayın Cevheri.
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - Peki, teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Ben 2016 bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.