AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Şimdi, teklif sahibinin, milletvekilimizin dediği gibi herhangi bir kamu çalışanı kendi çalıştığı kurumdan maaşının yanında herhangi bir yönetim kurulu üyeliğinden de... "10 tane yönetim kurulunda üyelik yapabilir ancak sadece 1 tanesinden huzur hakkı alır." diyorsunuz.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Evet ama kamu görevlisiyse.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Kamu görevlisiyse. Kamu görevlisi değilse her bulunduğu şeyden huzur hakkı alabilir.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Bunu da inceledim Sayın Ağbaba dediği için. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yönetim kurulu üyesi sayısı yüzde 150 artmıştı.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Yasalara göre bu serbest, bunda bir sıkıntı yok, bir problem yok.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Üst sınırların hepsini artırmışlar. Türkiye'nin en büyük bankaları 7 ve 9 kişiyle yönetiliyor, belediye şirketlerinin birçoğu 15-17 kişiyle yönetiliyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Bankaları kim yönetiyor?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ama bu sizin bahsetmiş olduğunuz şey kanunen serbest, bizim tartıştığımız şey çok daha farklı. Siz şunu söylediniz...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - İsterseniz artık karşılıklı hâlde değil de siz anlatın, diğerlerinin de konuşmaları bitince bir daha Ali Bey'e söz verelim.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamam, ben anlatıyorum.

Ve dediniz ki: "Bizim şu ana kadar tespit ettiğimiz herhangi bir olay yok, herhangi bir vaka yok; bizim tespit ettiğimiz yok, varsa da bize bildirin."

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Biz de bilelim, biz de bunları inceleyelim.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Biz de muhalefet milletvekilleri de... Bakın, bazen Mecliste Meclis araştırması önergeleri bir işe yarıyor. Bizler de muhalefet grupları Mecliste bu konuyla alakalı, halkımızda derin yaralar açan... Biraz evvel Veli Başkanımın da bahsettiği gibi bu memlekette 7.500 lira emekli aylığıyla yaşamaya çalışan insanlar varken bu iddialar yani çeşitli 4 tane, 5 tane, 6 tane yönetim kurulu üyeliğinden huzur hakkı aldığı iddia edilen kamu görevlileri iddiası var. Biz bununla alakalı araştırma önergeleri vermiştik, keşke bizim o araştırma önergelerimizi reddetmeseydiniz de bunu hep beraber Meclis olarak araştırsaydık. Hakikaten de bu durumda olan kamu görevlileri var mı diye keşke onu araştırmış olsaydık. Şu an siz de bir şey söyleyemiyorsunuz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Yokmuş.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Nasıl yok ya!

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Yokmuş!

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - O zaman suç duyurusunda bulunun.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamam, o şekilde yapalım diyorsunuz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Hep beraber yapalım hatta.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bir de şöyle bir durum var...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Başkanım, toparlıyorum, onu sormam lazım.

Bir de şöyle bir şey var: Burada "damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın" deniyor. Daha önce bir kesinti mi vardı? Bu kesinti ibaresi daha sonradan eklenmiş, daha önce başka kesintiler de mi vardı? Değil yani...

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Maliyeyle bir kez daha netleştirelim. Hiçbir değişiklik yok.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Çünkü daha öncesinde -madde 70'i tartışıyoruz- ek madde 29'da şöyle bir ibare varmış: "...damga vergisi hariç herhangi bir vergiye tabi tutulmaksızın huzur hakkı ödenebilir." Daha sonra biz buna "herhangi bir vergi ve kesintiye" demişiz yani benim aklıma şu geliyor: Daha önce kesintiler vardı, bu kesintileri de mi ortadan kaldırıyoruz dedim. Peki, neden bunu yazma gereği duyduk, "kesintiye" diye bir ibare ekleme gereğini niçin duyduk ki? Burada bir muğlaklık var. Niye yazdık biz bu "kesintiye" ifadesini, niye yazdık? Demek ki bir kesinti varmış daha evvel.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Arkadaşlar hazırlansın, bu sorulara sonradan cevap alalım.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim.