MUSTAFA HAKAN ÖZER (Konya) - Burada şöyle bir şey var: Buradaki temel endişe belediyelerin kendi enerjilerini üretmekse belediyeler de -bildiğim kadarıyla- tükettiği kadardan 1 katına kadar en fazla tesis kurabilir yani sınırsız bir elektrik üretimi yapıp bunu bir gelir hâline getirmesi mümkün değil. Yani ne kadar tüketiyor, onun bir o kadarı kadar da elektrik yatırımı yapabilir; ihtiyacı karşılansın. Bununla ilgili alan var fakat şu anda sektördeki yatırımcılarla, yenilenebilir enerji üzerine yatırım yapan, tesis kuran kişilerle görüştüğünüzde diğer taraftan onların şöyle bir temel sorunu var: Özellikle yerel yönetimler veya özel idareler vasıtasıyla bu imarla ilgili konularda çok değişken tavırlar var. Dolayısıyla yatırımı engelleyen, hatta öne geçiren, keyfî, birbirinden bağımsız alanlar var ve aslında bizden Komisyonda da bunu her yerde bir denge, bir ortak matematiğe bağlamayla ilgili bir talepleri var. Burada belediyelerle ilgili olan kısma sadece yatırım penceresinden bakarsak doğru ama bunu zaten daha rantabl bir şekilde farklı alanlardan edinebilirler ama bu denetim mekanizmasının içerisine yerel yönetimleri koyduğunuzda iş ciddi yatırımcıların yatırım yapmasını önleyecek bir pozisyona doğru da gidebilir bir bakış açısı olarak. Yani kastettiğim şu: Buraya bir yatırım yapılacak, ciddi bir yatırım; işte "Diğer bütün kurumlardan, ÇED'den vesaireden tamamı var. Buradan biz de bir şey edinelim."e gidip buradaki yatırımın önüne geçecek bir noktaya gidebilir şu anki durumuyla yani işin bu tarafını da görmek lazım çünkü belediyeler kendilerinin ihtiyacı olan elektriğe zaten farklı alternatiflerle, o kapasiteleriyle ulaşabilirler, o alternatifleri var yani sadece denize bağımlı değiller bunu elde etmek için.