KOMİSYON KONUŞMASI

SADETTİN HÜLAGÜ (Kocaeli) - Tabii, hocamız bahsederken ben de iç hastalıkları uzmanı, üstüne gastroenteroloji, Amerika'da da nakil merkezinde çalışmış ve yöneticilik yapmış bir hekim olarak, tabii ki belki bizim kadar yoğun olmasa da tıbbın genel kuralları herkesi ilgilendiren bir konu. Bu yan dal eğitimini yapmadan... Bunun örnekleri, daha önce maalesef belgelendirmek suretiyle "Ben şu kadar yan dal romatoloji hastasına baktım." deyip... Çok eski bir uygulamaydı yani on yıl burada süresini geçirenler ama... Bununla ilgili, yan dal eğitimiyle ilgili yasada değişiklikler, yönergeler, hepsi yapıldıktan sonra böyle hiçbir uygulama olmadı, zaten olması da mümkün değil, hani böyle bir kavram kargaşası olmasın.

İkincisi, acildeki en önemli sorunlardan bir tanesi şu: Bizde hakikaten -biraz önce vekilimin söylediği gibi- her akşam mutlaka bir taciz oluyor iki üç hasta. Burada biraz hekim arkadaşlarımızın da yanlış uygulaması var, onu da maalesef söylemek lazım. Bir şekilde sorumluluktan kurtulmak, hastayla çok fazla meşgul olmamak için "Bu yoğun bakım olan bir yere nakledilse iyi olur..." Bu biraz kendimizin de eleştirilmesi gereken noktada maalesef yaşadıklarımız içerisinde ama yoğun bakımdaki en büyük sıkıntılardan bir tanesi şu: Oraya gelen hastalar maalesef sahipsiz kalıyor yani yoğun bakımda üç gün, dört gün, beş gün "triyaj"a uğrayamamış hastaların olduğunu biliyoruz; Mühip Hoca da var, beraber çalıştık.

Bence buradaki en önemli sorunlardan bir tanesi şu: Bu acil tıptaki arkadaşların yoğun bakım bilgisi eğitiminin almasının çok faydalı olacağı kanaatindeyim çünkü hakikaten yoğun bakım şartlarını taşıdığı hâlde, müdahale edilmesi gerektiği hâlde orada üç gün, beş gün "triyaj"a uğrayamayan hastalar var yani o gözle bakmak lazım ama dediğiniz gibi, göğüs hastalıklarına gitmeden yoğun bakım yan dal eğitimini tamamlıyorsa oradaki yöneticilerin hatası çünkü yasal olarak bunların süreleri, hepsi belli ama kâğıt üstünde "yapılmış" şeklinde imzalanıyorsa ona yapacak bir şey yok yani yine kendimizin eleştirilmesi gereken nokta. Onun için bu acil tıpta yan dal uzmanlığından ben öyle çok kaçış olacağını sanmıyorum, zaten onun içinde yaşadıkları bir tablo yani olumlu olacağı kanaatindeyim; böyle çok olumsuz bakmamak lazım, sahadaki bilgiler öyle söylemiyor çünkü bu insanlar çok çaresiz kalıyorlar. Enfeksiyoncu geliyor, bakıyor "Şu ilacı kullan." diyor, Göğüscü diyor "Şu..." Ama hasta nereye gidecek? Hiç kimse kendi kısmına almak istemiyor. Zaten bildiğim kadarıyla üniversitelerde ana bilim dallarının içerisinde yoğun bakım bölümleri yok. Eskiden ben Gülhane'de dâhiliye ihtisası yaparken kendi içimizde bir yoğun bakım kısmımız vardı veya bunun eğitimlerini alıyorduk. Biraz önceki o söylenen terminal döneme girmiş özellikle kanser hastalıklarındaki hastaların öyle palyatif merkezlere nakledilmesi de çok ciddi bir hem yasal sorumluluk hem de hekim-hasta ilişkilerinde çok ciddi sonuçlar doğuracak bir tablo yani bunların iyice tartışılması lazım ama hülasa, acildeki arkadaşlarımızın da sesini duymak lazım yani bence onlara böyle bir eğitim imkânı vermenin çok olumsuz olmayacağı kanaatindeyim.